Bir başka deyişle hatlarımız, yani şehrimizin elektrik tesisatının kavak pamukçuklarına (polen) karşı alerjisi olabilir mi?


Böyle dememizin sebebi geçen Perşembe akşamı saat 20.00 civarında meydana gelen kesinti sırasında havanın açık ve sakin olmasıdır.


Biliyorsunuz bizim hatlar rüzgar, esinti, fırtına, yağmur, kar, aşırı sıcak, gök gürültüsü, şimşek ve yıldırıma karşı çok hassas.


Bu kadar narin bir enerji tesisatı başka bir ülkede var mıdır bilmiyorum.


O nedenle polenlerden etkilenmiş olabilir diye düşünmeden insan kendisini alamıyor.


Malumunuz şu sıralar kentimiz polen sorunu yaşıyor.


Her yıl bu dönemde bu sorunu mutlaka yaşıyoruz.


Sokaklar polenle doluyor, tabi ki evlerin ve işyerlerinin içi de.


Polen alerjisi olan insanlar solunum yolu şikayetleriyle hastanelik oluyor.


Perşembe akşamı elektrikler kesildiği zaman havada hiçbir olumsuzluk yoktu.


Bizim hatlar da polenlerden etkilenip rahatsızlık geçirmiş olabilir diye düşünmemiz bundandır.


Evet. Bugün de elektrikleri yazmaya devam ediyoruz.


Son üç haftada bu üçüncü yorum. Kaçıncı elektrik kesintisi derseniz, o da 10&[#]8217;a ulaştı.


Bulduk madeni işleyip duruyoruz.


Perşembe günü bizim (Kırtepe Mahallesi Çıkrıkçı Sokak) elektrikler kesildiği zaman Kemerköprü mevkiindeki Belediye Sosyal Tesisleri&[#]8217;nde o sırada konferans vardı.


Çok sayıda davetlinin katıldığı konferansın konuşmacısı Mehtap TV&[#]8217;de Küçük Adımlar programını hazırlayıp sunan Psikodrama terapisti uzman psikolog Ferhat Çelik&[#]8217;ti.


Ailenin önemi, ailede zamanında paylaşım ve sorumluluk, anne-babanın davranışlarının çocuk üzerindeki etkileri ve anne-baba hakkı konularında konuşan Çelik yaklaşık 300 kişinin katıldığı konferansta sinevizyon gösterisi eşliğinde sunum yaparken elektrikler kesildi.


Konferansı izleyenler il genelinde çok sık elektrik kesintisi yaşanmasına tepki gösterdiler ve haklı olarak, &[#]8220;Fırtına yok, kar yok, yağmur yok. Şimdi ne oldu da elektrikler kesildi&[#]8221; diye sordular.


Acaba direğe araba mı çarptı diye düşünmüşler ama bu konuda bir bilgiye ulaşamamışlar.


Sorunun çözülmesi her zaman ki gibi yine uzayınca haliyle tepkiler daha da arttı.


Konferansın konuşmacısı bu mağduriyeti ilk kez yaşıyor.


Biz son aylarda defalarca elektrik kesintisine maruz kaldık.


Hadi bakım onarım ve tesis yenileme çalışmaları nedeniyle yapılan haberli ve programlı kesintilere çok fazla bir şey dediğimiz yok.


Belki buna bir nebze olsun katlanabiliriz.


Ancak arızadan dolayı meydana gelen ani kesintilere katlanmak biraz zor.


Arıza kısa sürede giderilse yine bir şey demeyeceğiz.


Vakit kaybediyoruz, işimizden gücümüzden oluyoruz, gazetemizi baskıya vermekte, baskıdan çıkarmakta geç kalıyoruz.


Sanayicilerin üretimi azalıyor, verim düşüyor.


Elektrikler olmayınca hayat duruyor.


Önlem alınması, daha hassas olunması gerekiyor.


Şirketin fatura tahsil ederken gösterdiği titizliği hizmeti verirken de göstermesini beklemek vatandaşın hakkı.


Bu arada konferans sırasında elektriklerin kesilmesi Belediye Sosyal Tesislerinde jeneratör sisteminin kurulmasını da gündeme getirdi.


Perşembe akşamının ardından Cuma günü öğlen saatlerinde elektrikler bir kez daha kesildi.


Gazetemizi yaparken artık elektrikler kesilmesin diye dua ediyoruz.


Böyle giderse herkes çareyi jeneratörde bulur herhalde.


Sık yaşanan kesintiler insanın aklına ister istemez Amasra&[#]8217;ya yapacağı termik santrali savunurken her fırsatta elektrik açığından ve bu alanda dışa bağımlılıktan söz eden Hema&[#]8217;yı getiriyor.


Aklımıza bir şey daha geliyor, o da şu; İyi ki eski Milletvekilimiz Zeki Çakan&[#]8217;ın Enerji Bakanlığı yaptığı dönemde (2001-2002) Bartın&[#]8217;a elektrikle konusunda bazı yatırımları yapılmış.


Çakan bakanlıkta biraz daha kalsaydı, hükümet seçim kararı almasaydı, hiç şüphe yok ki daha çok yatırım olurdu.


Çakan yine de o döneme elektrik, taşkın koruma, ırmak ve dere ıslahı gibi birçok proje sığdırdı.


Bunlar da olmasaymış halimiz nice olurmuş.




Polen rezaleti



Şu soruna yıllardır bir çözüm bulunamadı.


Nisan ayının son haftası Mayıs ayının ortaları her yıl bu vakitler kavak ağaçlarının üretip etrafa yaydığı pamukçuklar (polen) yüzünden birçok insan perişan oluyor.


Sanırsınız ki kar yağıyor.


Sokaklar ve binalar şu sıralar polen çöplüğü gibi.


Açık buldukları kapıdan ve camdan içeri giriyor, evlere ve işyerlerine doluşuyorlar.


Havada uçuşan polenler sokakta insanın ağzından burnundan içeri giriyor.


Astım bronşiti olanlar hastanelik oluyor.


Alerjisi olanlar nezle grip oluyor.


Solunum yolu hastalıklarında bu dönemde bu nedenle kayda değer bir artış görülüyor.


Özellikle polene alerjisi olan insanlar bu gidişle sokakta artık maskeyle dolaşmak zorunda kalacak.


Sorun öncelikle belediyeyi ilgilendiriyor.


Sağlıkla ilgili yönünden ötürü tabi Sağlık Müdürlüğünü de.


Diğer ilgili kurumlar Çevre ve Orman İl Müdürlüğü ile Orman İşletme Müdürlüğü.


Kadroya Tarım İl Müdürlüğünü de eklersek tam olacak.


Tabi bütün bu kurumların başı olarak Valiliği de dahil etmemiz gerekiyor.


Aslında konu çevre kirliliği de yarattığı için Çevre Meclisini de ilgilendiriyor ya neyse.


Onlar şu sıralar çok meşgul.


Gözleri termik santralden başkasını görmüyor, polenle molenle ilgilenecek durumda değiller.


O kadar kurum ve kuruluş saydık.


Bunların hepsi bir araya gelip bu sorunu çözemiyor.


Bu sorunu kim çözecek, gazeteciler mi?


Sorun çözme, icraat yapma, hizmet etme görevinde olanlar ne yapıyorlar?


Sayın Başkan ortalığın yapılacak işten, yani projeden geçilmediği bir kentte gazetecilerle proje toplantısı yapıyor.


Sanki gazeteciler akıllarına gelen çözüm önerilerini, yapılması gereken işleri, uygulanmasını istedikleri projeleri gazetelerinde yazmıyorlarmış, televizyonlarında, radyolarında söylemiyorlarmış, saklıyorlarmış gibi hadi bana proje verin diyor.


Alın size proje Başkan Bey. Hadi çözün bu sorunu.


Öyle birkaç yerde 50-100 kavak kesmekle bu işler olmuyor.


Kavak cenneti bir şehirde yaşıyoruz.


Dört bir yanımız kavak ormanı.


Tabi bu daha çok geçmişte uygulanan yanlış tarım ve ormancılık politikalarının sonucu.


İnsanlar tarımı bıraktı, verimli topraklar sebze meyve yerine kavak ağaçlarıyla doldu.


Sorunun çözümü için ırmak kenarlarındaki bütün kavakları kesmek, şahıslara ait kavaklar için de girişimde bulunmak gerekiyor.


Vatandaşlarla toplantı yapın Sayın Başkan.


Onları kavakları kesmeye ikna edin.


Yanlış hatırlamıyorsam bu konuda İl Hıfzısıhha Kurulu kararı var.


Olmazsa Sayın Valimiz İller İdaresi Kanunu&[#]8217;nun kendisine verdiği yetkiyi kullansın.


İnsan sağlığını tehdit edip tehlikeye düşüren bu soruna acil müdahale edilsin.


Toplumsal bir sorunla karşı karşıyayız.


Polenden etkilenen insan çok.


Bütün kavakların başına naylon torba geçirilemeyeceğine göre mutlaka hepsinin kesilmesi sağlanmalı.


Eğer bu sorun çözülemeyecekse Belediye Başkanımıza buradan bir proje sunayım; Polen festivali yapalım, ünlü sanatçılar getirelim, bir güzel eğlenelim.


Ya da en iyisi bu sorunun çözümünü takdiri ilahiye bırakmak.


Dua edelim de yağmur yağsın.