Değerli okurlarım,

Öncelikle Milletimizin başı sağ olsun! Kötü günler geçirmekteyiz ve bir daha yaşanmaması en büyük temennimiz. Bu zor günler nedeni ile sizler için yazmaya bir süre ara vermek zorunda kalsam da bugün itibarıyla her hafta hukukun kritik ve bilinmeyen noktalarını sizlere aktaramaya devam edeceğim.

Daha önce sizlere nafaka davaları hakkında bir kısım bilgi vermiş idim. Ancak, bu yazımda nafaka yükümlüsünün ihlali durumunda tazyik hapsinin uygulanabilme koşullarından bahsedeceğim.

Boşanan birçok erkeğin kanayan yarası haline gelen nafaka yükümlülüğünü yerine getirilmemesinin son aşaması 3 aya kadar tazyik hapsidir.

Son birkaç yıldır nafaka yükümlülüğüne kanunla sene sınırlaması getirileceğine ilişkin haberler nafaka yükümlülerinin umudu oldu. Ancak, gelinen noktada boşanan kadınlar veyahut müşterek çocuklar lehine hükmedilen nafaka sanki mağduriyetmiş gibi algı oluşturulmaktadır. Aslında, nafaka yükümlüsünün ödemesine hükmedilen nafaka miktarının amacı boşanan kadının veyahut müşterek çocuğun yoksulluğa düşmesini engellemektir. Aile mahkemeleri hakimleri nafaka yükümlüsünün ödeyeceği nafaka miktarını belirlerken de nafaka ödeyecek tarafın maddi gelirine göre ve nafaka alacaklısının  ya da müşterek çocuğun zorunlu giderlerini oranlayarak her iki tarafı da maddi olarak zor duruma düşürmeyecek şekilde karar vermektedir.

Nafaka borçlusu/yükümlüsü ödemesi gereken meblağın neye hizmet ettiğinden daha çok kendisinin mağduriyete uğratıldığı yönündeki tepkileri toplumumuzda nafaka hükmüne karşı olumsuz tepkilerin nafakanın gerçek ve zaruri gereksinimini sorgulamadan doğmasına sebep olmaktadır.

Peki nafaka alacağını tahsil edemeyen alacaklının izlemesi gereken hukuki süreç nasıl olacaktır ?

Açılan nafaka davasında hakim dosyayı karara bağlamadan geçen yargılama sürecinde nafaka alacaklısının zor duruma düşmesini engellemek için tedbir nafakasına hükmedebilmektedir. Bu aşamadan itibaren her ay düzenli olarak nafaka alacaklısına ödenmesi gereken nafaka miktarı borçlunun ödeme insiyatifine bırakılmamalıdır. Ancak, uygulamada nafaka alacaklılarının eksik bilgilendirilmeleri neticesinde nafaka hükmünün birçok kez icra takibine konulmadığını görmekteyiz. Nafaka alacağının teminatı hapis cezasıdır. Ancak, nafaka borçlusunun yükümlülüğünü yerine getirmediği takdirde hapis cezası ile karşı karşıya kalabilmesi için bir takım usuli işlemlerin başlatılmış olması gerekmektedir.

Bir örnekle açıklamamız daha anlaşılabilir olacaktır;

Örneğin; ilgili Aile Mahkemesi 01.01.2023 tarihinden itibaren nafaka ödenmesine hükmetti. Bu aşamadan itibaren nafaka borçlusu kişi her ay düzenli olarak ödemekle yükümlü olacaktır. Ancak, nafaka borçlusunun ödeme ihlali durumunda icra ceza mahkemesinde hakkında dava açılabilmesi için verilen nafaka kararının icra müdürlüğü nezdinde icra takibine konu edilerek nafaka borçlusuna icra emrinin tebliğ edilmesi gerekmekte olup nafaka ihlali nedeni ile ilk şikayetin yapılabilmesi için de icra emrinin tebliğinden itibaren 30 gün geçmiş olması gerekir. Aksi takdirde icra ceza mahkemesinde yargılanacak olan borçlu sanık beraat edecektir. Ayrıca, unutulmamalıdır ki şikayet edilebilecek nafaka alacağı  geriye dönük olarak en fazla 3 ayı kapsamaktadır. Yani, Ocak 2023 tarihinde ödenmesi gereken ancak ödenmeyen nafaka alacağı için en geç Nisan 2023 sonuna kadar şikayette bulunmak gerekmektedir. Üç ayı geçen nafaka alacaklarının şikayeti mümkün olmayıp bu alacaklar için yalnızca haciz yolu ile tahsilat mümkün olacaktır.

Yukarıda da belirttiğim gibi, uygulamada birçok nafaka alacaklısı şikayet şartı olarak icra takibi başlatmış olması gerektiğini bilmemeleri neticesinde  aylarca tahsil edemediği nafaka miktarları için sonrasında şikayette bulunarak nafaka borçlusunu hapis cezası tehditi ile karşı karşıya bırakmak istese de icra iflas kanunu açısından bu mümkün olamamaktadır. Bu sebepledir ki hükmedilen nafaka alacağının beklenilmeksizin icra takibine konularak borçluya tebliğ edilmesi ve her 3 ayda bir de geriye dönük olarak ödenmeyen nafaka alacakları için icra ceza mahkemesinde şikayette bulunulması nafaka alacaklısının menfaatini koruyacaktır. Aksi takdirde, üzerine hiçbir kayıtlı menkul ya da gayrimenkulü olmayan ve resmi bir geliri de olmayan nafaka borçlusundan alacağı tahsil edebilmek mümkün değildir.

Nafaka hükmünün icraya konularak borçluya/nafaka yükümlüsüne tebliği ile birlikte  - 30 gün geçmesi şartıyla -  nafaka alacaklısının şikayet hakkı doğmuş olmaktadır. İcra ceza mahkemesinde nafaka alacağının ihlaline ilişkin yapılan şikayet üzerine açılan dava sürecinde nafaka borcunun tamamını ödemeyen borçlu hakkında Türk Medeni Kanunu’nun 344. Maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına karar verilmektedir. Bu karar ertelenemez ve nafaka yükümlüsü bu 3 aylık süreyi kapalı ceza infaz kurumunda geçirecektir.

Uygulamada en çok karşılaşılan sorulardan biri de “ceza infaz kurumunda cezamı çekince borç sonra eriyor mu?” . Hakkında nafaka ihlali nedeni ile hapis cezasına hükmedilen ve bu süreyi cezaevinde geçiren borçlu hakkında şikayet edilen aylara ilişkin borç miktarı silinmez ve borç haciz yolu ile tahsil edilebilir nitelikte devam eder. Ancak, borcun ödenmesi neticesinde hapis cezası hükmü düşer ve ceza infaz kurumunda bulunan borçlu tahliye olabilir.

Nafaka ihlali nedeni ile hükmedilen tazyik hapsi şartı ile ilgili asıl bilinmeyen bir husus ise ; nafaka ihlalinde verilen tazyik hapsi kararının kesinleşmesinden itibaren 2 sene içerisinde yakalanmayan nafaka borçlusu hakkındaki infaz kararı düşer ve 2 sene geçtikten sonra yakalansa dahi ceza infaz edilemez. Yani, nafaka borçlusu aleyhinde hükmedilen tazyik hapsinin kararın kesinleştiği tarihten itibaren uygulanması şarttır. Aksi takdirde 2 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra ceza resen düşmektedir.

Sonuç olarak, nafaka alacaklısının mağduriyet yaşamaması ve alacağını eksiksiz tahsil edebilmesi için ilgili Aile mahkemesince nafaka hükmünün gecikmeksizin icraya konulması ve nafaka borçlusuna icra emrinin tebliğ edilmesi ön şarttır. Akabinde de 3 aylık şikayet hakkı süresinin geçirilmemesi şartı da zorunlu bir şart olup bu süre geçirildikten sonra yapılacak olan şikayetlerde nafaka yükümlüsü aleyhinde tazyik hapsi kararı verilemeyecektir.