Halit Paşa 1890'da Harbiye ye girmiş 1903'de piyade ast teğmeni olarak yirmi yaşında
genç bir zabit hüviyetiyle orduya intisap etmişti. 1908'de üstteğmen olarak Yemen'e gösterdiği
inanılmaz yiğitlikler göstermiştir. 1908 inkılabını yapmış olan ordunun genç unsurları, şahsi
müdahalelere karar verdiler. Trablusgarb'a giderek çarpışmaya başlamışlardı elbette harekatın
fiili lideri olan Enver ve Mustafa Kemal bu kahraman zabitide yanlarına almışlardı.
Bu esnada Rus Planı Çanakkale zorlanırken Karadeniz'de kati bir deniz hakimiyeti
kurarak. Boğazları Karadeniz tarafından tazyik etmekti. Başkumandanlığımız bunu bildiği için,
Karadeniz kıyılarına, gerilla savaşlarında mahir kumandalar gönderiyordu. Halit Bey'de bunlar
arasında olarak Çoruh müfrezesine kumandan olmuştu. Halit Bey Çoruh cephesinde
kendisinden beklenenleri fazlasıyla verdi ve bizzat Enver Paşa'nın ilgilenmesiyle kaymakamlığa
terfi etti. Sınıfı içinde Orduda bu rütbeyi ilk alan Halit Bey'di.
Halit Bey, 10 Mayıs 19172de Dersim kumandanı olarak atanır. Dersim halkıyla çok iyi
münasebetler kuran Halit Paşa, Koçkiri aşiretinin ünlü lideri Seyit Rıza&[#]39;yı, kendisine muavin
yaptı. Halit Bey burada, bir sene iki aylık hizmeti içinde, Birinci Dünya Harbinin en mühim milis
kuvvetlerini kurdu. Sonrasında derhal ihtiyaç duyulan üçüncü fırkasına kumandan atandı. Halit
Bey fırkasını Batum'da teşkilatlandırdı ve Bolşevik ihtilalinin ilk günlerinde burasını, İngilizlere
karşı olduğu kadar Ruslara karşı da müdafaa etti. Batum'dan sonra ani yürüyüşten Ahıska'yı
muhasara etti. Burası düşmanın en kuvvetli yığınak ve dayanma noktası idi. Bu üstün
muvaffakiyetle Kafkas cephesini almış olup dünyada geniş yankı yapmıştır.
Bu sırada imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşmasıyla İngilizler Anadolu da daha söz
sahibi olmuşlardır. İngiliz dışişleri bakan Lord Gürzonun kayın biraderi miralay Lawrinson,
Damat Ferit Paşaya Şarktaki kumandanların hepsinin değiştirilmesi ve Ordunun tüm silahlarının
teslim edilmesini istedi. Halit Bey 27 Eylül 1920 de Ardahan ı düşmandan kurtarır bu esnada, bu
zaferle miralay (Albay) rütbesini alır. Sonrasında Mustafa Kemal'in emriyle Kocaeli Grubu
Kumandanlığına tayin edilir ki bu esnada Halit Paşa kurnazlık yapmıştır ki, M. Kemal Paşa
süvari kolordusu kumandanı Fahrettin Paşa dan, sahil boyunun kıtalarımız tarafından tutulduğu
haberini aldığı zaman, iftiharla tebessüm etmiş; "Bu Deli Halit Paşa'nın işidir" demişti.