İranlılar'ın emperyalist siyaseti, imparatorluklarını, bütün komşu kavimleri
altına almak suretiyle doymaz bir şekilde genişletmek ve yanı sıra dayattırdığı
dinsel baskılarını kabul ettirebilme sevdasıdır ki maalesef zamanemizde de
sürdürmektedirler. Tarihte incelediğimiz zaman, kudret sağladıklarında bunu
sürdüremeyip za'fa uğradıkları görülür. Hakimiyetleri altına aldıkları
ülkelerden ve savaş meydanlarındaki ganimetlerden gelen zenginliklerin verdiği
lüks içinde boğulmakta ve savaşçı geleneklerini çok çabuk unutmaktadırlar.
İranlılar, savaş sahasında hiçbir kuvvetin kendilerine karşı koyamaması
sayesinde Asya'ya ve bu Mısır'a hakim olmuşlardır. Bu derecede
azametli bir genişleme karşısında artık onları durduracak. hatta yenecek
kuvvetin nereden geleceğini kendi kendimize sormamız yersiz olmaz.
M.Ö 525 senesinde İran ordusu ile Mısır kuvvetleri arasında Nil deltasındaki
Pelüz şehri yakınlarında cereyan eden savaş, Mısır kuvvetlerinin bozgunuyla
sonuçlanmıştır. İmparator Kambiz'in idare ettiği İran ordusu, III. Psammetik'in
başında bulunduğu Mısır ordusunu anında dağıtmıştır. Tuhaf olanı ise birkaç
aydır Mısır tahtında olan III. Psammetik savaş alanında ölü bulunduğudur.
Kambiz M.Ö 558'de öldürülünce, 6. Pers Kralı olarak oğlu Kurus geçmiştir.
Kurus'un ilk işi Başkenti derhal Sus'tan Pazargrad'a nakletmiştir. Kral
Adreste'nin öldürülmesi ile 180 yıldan beri Anadolu'nun batısında ve ortasında
hüküm süren Frikya devleti M.Ö 620'de ortadan kalkmış yerine Lidya devleti
geçmişti ki, M.Ö 546'da Lidya Kralı Krezüs ve hazinesi Kurus'un eline geçti.
Kesin ve ağır yenilgiye uğrayan Lidya Krallığı bundan sonra İran
imparatorluğunun bir eyaleti olmuştur.
İran'ın büyük Pers imparatoru Kurus, yeni bir savaşa girişmek üzere iken
bilinmeksizin ansızın ölmüştür. M.Ö 546'da Lidya'yı, 539'da da Babil'i almış
olan Kurus'un genç yaşta ansızın ölümüyle, yerine büyük oğlu Kambiz geçmiştir.
Kambiz, Kurus'un sevgili eşi Ahemenis Prensesi Kasan'dan olma oğludur..
Kurus'un diğer oğlu Bardiya, Doğu İran genel valisidir. Kurus, yalnız büyük
savaş adamı, devlet adamı idi. Kurus'un vasiyeti gereğince, mezarına şu
mısraları konmuştur.
''EY SEN Kİ GEÇİYORSUN, KİM OLURSAN OL, NEREDEN GELİRSEN GEL VENEREYE GİDERSEN
GİT, BİL Kİ BEN KURUS'UM, İRAN İMPARATORLUĞUNU KURAN KURUS. VÜCUDUMU ÖRTEN BİR
AVUÇ TOPRAĞI ÇOK GÖRME.''