CHP&[#]8217;de hafta sonu yapılan kurultayla Kemal Kılıçdaroğlu dönemi başladı.
Hayırlı olsun diyoruz ama Deniz Baykal dönemi bitti diyemiyoruz çünkü kaset olayının komplo olduğu anlaşılırsa durum değişir.
O zaman büyük bir mağduriyet ortaya çıkar ve bu da Baykal&[#]8217;ı yeniden partinin başına getirecek sürecin başlaması demek olur.
İşin bu tarafı başlatılan soruşturmanın sonucunda belli olacak.
Şimdiden belli olan bir şey varsa o da partililerin bu süreçte iyi bir sınav veremediğidir.
Baykal&[#]8217;ın istifasından sonra yaşananları gelin birlikte hatırlayalım;
CHP Genel Merkez Yönetimi ve yurt çapında parti teşkilatlarının büyük çoğunluğu kaset olayının komplo olduğunu söyleyip Genel Başkanlarının arkasında duracaklarını ve kurultayda aday olmasını isteyeceklerini açıkladı.
Aynı şekilde Bartın İl Başkanı Selim Karakaş da Baykal&[#]8217;ın istifasının ardından birçok il başkanı gibi &[#]8220;genel başkanımıza komplo yapıldı. Biz kendisinin arkasındayız. Kurultayda aday olmasını ve yeniden partimizin başına geçmesini istiyoruz&[#]8221; demişti.
CHP Gençlik Kolları Üyeleri otobüslerle Ankara&[#]8217;ya gidip Baykal&[#]8217;a geri dön çağrısı yaptı.
Gençlik kolları üyesi bir grup partili Baykal&[#]8217;ın evinin karşısında çadır kurup açlık grevi başlattı.
Baykal&[#]8217;ı isteyen İl Başkanları ve diğer parti yöneticileri ile gençlik kolları üyeleri aradan bir hafta geçmeden bu sözlerin ve eylemlerin tam tersi yönünde hareket etti.
Ankara&[#]8217;da kurultaydan kısa bir süre önce yapılan ve 77 il başkanının Kılıçdaroğlu&[#]8217;nu isteyen açıklamasıyla sonuçlanan İl Başkanları toplantısında yeni genel başkana destek verenler arasında Bartın il başkanı da yer aldı.
CHP&[#]8217;liler Baykal&[#]8217;a komplo yapıldığına inanıyorlardı ise ilk başta verdikleri destek mesajlarının sonuna kadar arkasında durmalıydılar.
İl Başkanlarının tavrı siyasi ahlaka uygun olmadı.
Partililer de İl Başkanlarına tepki göstermediklerine göre demek ki onlarda aynı görüştelermiş.
Bu tablodan şu sonucu çıkarabiliriz; Partililer bu olayın komplo olduğuna inanıyor ama Baykal&[#]8217;ın da gitmesini istiyorlardı ve kurultaylarda bu işi yapamadıkları için bu olayı fırsat bildiler.
CHP&[#]8217;liler keşke açık ve net olabilseydiler.
Kemal Kılıçdaroğlu ile çıktıklarını iddia ettikleri iktidar yürüyüşünün temelini o zaman daha sağlam atmış olurlardı.
Muhasebeciler Odası&[#]8217;nda yeni dönem
Hafta sonu Ankara&[#]8217;da CHP&[#]8217;lilerin yaşadığı genel kurul heyecanını, o kadar olmasa da Bartın&[#]8217;da muhasebeciler ve mali müşavirler yaşadı.
Yapılan seçimin sonucunda CHP&[#]8217;de Kılıçdaroğlu ile yeni bir dönem başlarken, Bartın Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası&[#]8217;nda da Aykut Oktay Ulu dönemi başladı.
Tesadüfe bakın ki iki seçimde iki gün sürdü.
İlginç bir ayrıntı da Aykut Oktay Ulu&[#]8217;nun aynı zamanda Bartın&[#]8217;da CHP&[#]8217;nin önemli isimleri arasında olması.
Ulu&[#]8217;nun siyasi bir kimliğinin olması başkanı olduğu meslek örgütüne siyaset sokacağı anlamına gelmez.
Nitekim önceki başkan da bir partinin belediye başkan adayı olacak kadar siyasetin içine girmiş birisiydi.
O da buradaki göreviyle siyaseti birbirine karıştırmadı.
Daha önce Özgürlük ve Demokrasi Partisi ile CHP&[#]8217;de Merkez İlçe Başkanlığı görevini yürüten, halen CHP adına Belediye Meclisi&[#]8217;nde görev yapan Aykut Oktay Ulu, genç yaşta önemli görevler üstlendi.
Üstlendiği görevler ona yöneticilik tecrübesi kazandırdı.
Gazetecilik tecrübesi de var.
Yerel Televizyonda başarılı programlar yaptı.
Başkanlığını yapacağı Oda önde gelen sivil toplum örgütleri arasında.
Bu işin üstesinden de başarıyla gelecektir.
Muhasebecilik-Mali Müşavirlik çok önemli bir görev.
Meslek mensupları ne kadar bilgili olursa, doğru, düzgün ve titiz çalışırsa mükellefi o kadar çok vergi verir.
Muhasebeci ve mali müşavirlerde yeni dönem hayırlı olsun.
Aykut Oktay Ulu&[#]8217;ya başarılar diliyoruz.
Elektrik kesintilerine tazminat
Elektrik kesintileri bütün hızıyla devam ediyor.
Kent merkezi, köyler, beldeler, ilçeler, kooperatifler, siteler, fabrikalar bakım ve onarım adı altında saatlerce elektriksiz kalıyor.
Bu kesintiler işleri durdurduğu için maddi kayıplara neden oluyor.
Dolayısıyla en büyük zararı işyerleri görüyor.
Bakım ve onarım çalışmaları Eylül ayına kadar devam edeceği için bu sıkıntıyı, bu zararı 4 ay daha çekeceğiz.
Bakım onarım, tesis yenileme için yapılan kesintiler programlı kesintiler.
Bundan haberdar olduğumuz için en azından elektriklerin ne zaman kesileceğini ve ne zaman geleceğini biliyoruz.
Bir de programsız kesintiler var.
İşin en can sıkıcı yanı da bu.
Arıza nedeniyle aniden kesiliyor ve ne zaman geleceği belli olmuyor.
Elektrik kesen şirketin, aboneye tazminat ödemesiyle ilgili bir düzenleme var.
Bir okurumuz bu düzenlemeyi hatırlatıyor.
Tüketici Hakları Merkezinin internet sitesinde Zaman´da yayınlanmış bir haberi alıntı yapmışlar.
Haberde elektrik dağıtım şebekesi özelleştirmeleri doğrultusunda önemli adımlar atılırken, tüketicinin mağdur edilmemesi için şirketlere bazı yaptırımlar getirildiği belirtiliyor.
Buna göre Ocak 2007&[#]8217;den itibaren 48 saat öncesinden haber vermeksizin yıllık toplam 14 saatten fazla kesinti yapan elektrik dağıtımcısı, vatandaşa tazminat ödemek durumunda. Düzenlemede tazminat tutarının, bir ay sonraki faturadan mahsup edileceği ifade ediliyor.
Sınır miktar, kademeli olarak düşecek. Mesken için 2007&[#]8217;de 14 saatle başlayan süre, 2010&[#]8217;da 11 saate iniyor.
Bu sürenin üzerinde elektrik kesintisi yapan şirket tazminat ödeyecek. Söz konusu sınırlar sanayi için 2007&[#]8217;de 8 saat, 2010&[#]8217;da ise 5 saat şeklinde uygulanıyor.
Bu tutar, kesintinin tekrarına göre kilovatsaat başına 0,37 ile 1,11 yeni kuruş arasında değişen bedellerin çarpılması ile belirleniyor.
Bartın&[#]8217;da haberli kesintiler gibi habersiz kesintilerin sayısında da artış var.
Bir de programlı kesinti olup da akımların belirtilen saatte veril(e)memesi durumu var ki buna da herhalde haberli habersiz kesinti demek gerekiyor.
Kesintiler bıktırıyor.
Vatandaşların haklarını araması durumunda şirket işin içinden zor çıkar.
Başkent Elektrik çalışmalarını sürdürürken bu düzenlemeyi dikkate alırsa iyi eder.
Dualarımız tuttu
Güzel Bartın&[#]8217;ımızı yaşanmaz hale getiren sorunlardan biri olan polenlerle ilgili yazımda; &[#]8220;Etkilenen çok insan var. Toplumsal bir sorunla karşı karşıyayız.
Bütün kavakların başına naylon torba geçiremeyeceğimize göre mutlaka hepsi kesilmeli.
Eğer bu sorun çözülemeyecekse Belediye Başkanımıza buradan bir proje sunayım; Polen festivali yapalım, ünlü sanatçılar getirelim, bir güzel eğlenelim.
Ya da en iyisi bu sorunun çözümünü takdiri ilahiye bırakmak.
Dua edelim de yağmur yağsın&[#]8221; demiştim.
Yağmur yağdı, hem de bir haftada üç kere.
Yağış sayesinde biraz olsun rahat nefes aldık.
Anlayacağınız dualarımız tuttu.
Polenler geçici bir süre de etkisiz hale geldi.
Allah&[#]8217;a havale ettiğimiz başka sorunlar da var.
İnşallah onlar için yaptığımız dualar da tutacak.
