Dik yamaçlar, gür ağaçlar.
Gürgen, meşe, avu (zakkum), tafnal.
Karaağaç.
Bu türün önce dal uçları kurudu.
Sonra yaprakları.
Derken hepsi kurudu.
Nesli tükendi.
&[#]8220;Karaağaç hangisi?&[#]8221; dese çocuklar.
Bulup gösteremem.
Çam, köknar, ıhlamur.
Kestane.
Kestaneler de karaağaçlar gibi.
Şimdilerde dallarının uçları kuruyor.
Pelit, kiren başlıcaları.
Akasya son zamanlarda girdi.
Orman İşletme önce biçti, doğradı.
Sonra akasya, ceviz dikti.
Onbeş sene oldu.
Cevizlerden eser yok.
Akasyalar gürledi.
Köklerden fışkıran diğer çeşitler yine orman oldu.
[*] [*] [*]
Ağaçların kucağa gelmediği zamanlar.
Altında keçiler, koyunlar otlardı.
Ormanın altı temiz.
Açık alanlar yemyeşil.
Sarmaşıkların boğduğu ağaçlara acırdım.
Melocan (Eşek Dikeni) dikenlerinin kökün keserdim.
Zamanla kurur, dökülürdü.
[*] [*] [*]
Ufacık kiraz fidanı gördüm.
Dedem&[#]8217;e gösterdim.
- Kuş kirazı.
- O nasıl oluyor?
- Ham kiraz, aşısız. Herhangi bir kuşun ağzından çekirdek düşmüştür. O da burada bitmiştir.
Söktük fidanı.
Açık alana, bir pınarın ayağına diktik.
Hem güneş görüyor.
Hem de pınardan sulanıyor.
- Dede her taraf ağaç. Buraya neden fidan diktik?
- Bu ağaç büyür. Meyve verir. Kuşlar kurtlar yer. Sevap kazanırız.
Hep böyleydi.
Ondan gördüm, çok severim fidan dikmeyi.
Dünyada dikili bir ormanım olsun isterim.
Eğitim ile ilgili de hayalim var.
Bu yazının konusu değil.
Dedemin evinin etrafı meyve ağaçlarıyla dolu.
Erik, incir, beyaz dut, kara dut, töngel, tafnal, beyaz kiraz, kara kiraz, elma, armut, ayva, kiren ilk aklıma gelenler.
Ihlamur, fındık, ceviz gani.
[*] [*] [*]
Değişen iklimler.
Erozyon.
Kuruyan su kaynakları.
İlmi olarak derine inmeye gerek yok.
Sebebi, ağaçların kesilmesi.
Kabul ediyorum.
Planlama yok, alt yapı yok.
Hep kesiyoruz!
Bari arada bir fidan dikelim.
Bina yapmak için ağaç kesen müteahhit her ağaç için on fidan diksin.
Hem sevaptır, hem hayır.
[*] [*] [*]
Kozlu&[#]8217;da kesilen ağaçların yerine fidan dikilsin.
Zonguldak çöl olmasın.