Geçen hafta içinde Hattat Holding&[#]8217;in önemli isimlerinden biri olan Tolga Tonguç ile bir telefon görüşmemiz oldu.


Holdingin Kurumsal İletişim Müdürü ve Yeni Projeler Direktörü olan Tonguç, termik santral bilmecesi ne zaman çözülecek başlıklı yazım için aradı, değerlendirmelerime katıldığını söyledi.


Dedim ki; &[#]8220;Sizin beğendiğiniz yazıyı çevreciler beğenmiyor, sizin beğenmediğiniz yazıyı çevreciler beğeniyor&[#]8221;


&[#]8220;Sizin işiniz de zor&[#]8221; dedi.


Zor ki ne zor. Ne İsa&[#]8217;ya ne Musa&[#]8217;ya.


Bizim meslek böyledir işte. Bunun ortası yoktur.


Böyle konular da yazdığınız yazı birini memnun eder, diğerini etmez ve kızdırır.


O nedenle muhataplarla aramızda çok gel-gitler olur.


Santral olayında olduğu gibi.


Tolga Tonguç ile görüşmemizde Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) sürecinin halkın katılımı toplantıları aşamasında yaşananları ve sonrasında meydana gelen gelişmeleri, bakanların ziyaretini, termik santralı ve kömür üretimini konuştuk.


Karşılıklı fikir alışverişinde bulunurken bazı konularda da bilgilenmiş olduk.


İşte konuşmamızdan bazı notlar:


Tarlaağzı ve Gömü köyü mevkileri kabul görmeyince bakanlık Delikliburun ve Filyos önerisi yapmış.


Şirkete iki yerden birini tercih edin demişler.


Şirket de Delikliburun&[#]8217;da karar kılmış.


Bu tercihle birlikte şirket için Filyos defteri kapanmış.


Delikliburun&[#]8217;da iki tane santral yapılacakmış.


Tolga Tonguç, Delikliburun için sürecin işlediğini söylüyor.


Enerji Bakanı Taner Yıldız ile Çalışma Bakanı Ömer Dinçer&[#]8217;in yeni yılın ilk günü Tarlaağzı&[#]8217;nda bulunan kömür kuyusuna inerek yerin 600 metre altında incelemeler yapması da şirket için önemli bir gelişme olmuş.


Bu sayede yapılan yatırımların büyüklüğü görülmekle birlikte kömür üretiminde yönelik devasa çalışmalar ithal kömür iddialarını da boşa çıkarmış.


Tolga Tonguç&[#]8217;un verdiği bilgiye göre çalışmaları tamamlanan iki kuyu arasında galeri açma işlemleri devam ediyor.


Üçüncü kuyu olan Kazpınarı kuyusunda ise çalışmalar 1000 metreye kadar ilerleyerek devam ediyormuş.


Kuyular galerilerle yer altından birbirine bağlanacak ve burada kömür üretimi yapılacak.


Tolga Tonguç, &[#]8220;enerji yeşil el ele&[#]8221; sloganından söz etti, bunun dünyada örneklerinin bulunduğunu söyledi.


Santral, daha doğrusu santraller kurulmaya doğru gidiyor.


Hem de koşar adım.


Çevre ve Orman Bakanı Bakan Veysel Eroğlu&[#]8217;nun Milletvekili Rıza Yalçınkaya&[#]8217;nın önergesine verdiği cevaptan da bu anlaşılıyor.


Telefon görüşmemiz sırasında holding merkezindeki mesai arkadaşları ellerinde pastayla içeri girip Tolga Bey&[#]8217;e doğum günü kutlaması yaptı.


Tolga Tonguç&[#]8217;un doğum günü sevincini biz de &[#]8220;yeni yaşının hayırlı olması&[#]8221; dileğiyle paylaştık.


Görüşmemiz verimli geçti.


Hem bazı konularda bilgilenmiş hem de karşılıklı görüş alışverişi yapmış olduk.


Gelişmeleri dikkatle izliyoruz.



Memleketimden gazetecilik manzaraları (XXXXII)



Hattat Holding Amasra&[#]8217;da buldu madeni, biz de burada bulduk, işlemeye devam ediyoruz.


Mevkutelerimiz haberciliğe vermedikleri önemle resmi ilan almak için kurulduklarını her fırsatta gösteriyorlar.


Bakın cumartesi günkü sayılara Pusula hariç hepsinde tekrar haber var.


Üstelik tekrar edilen haber bir gün önce yayınladıkları bir haber.


Son zamanlarda oldukça faal olan ve Gazhane&[#]8217;deki harita konusunda yaptığı çıkışla dikkatleri üzerine çeken Alperen Ocakları&[#]8217;ndan Cuma günü yapılan basın açıklaması ile Muhteşem Yüzyıl isimli diziye tepki gösterilmişti ya bu açıklama bizimki de dahil olmak üzere günlük çıkan gazetelerin hepsinde ertesi günü (cumartesi günü) yayınlandı.


Alperen Ocakları cumartesi günü diziye karşı imza kampanyası başlatarak, tepkisini göstermeye devam etti.


İmza kampanyası sırasında konuşma yapan Alperen Ocakları İl Başkanı Murat Demirel&[#]8217;in konuşma metni yazılı olarak basına dağıtıldı.


İmza kampanyasını takip eden arkadaşlarımızın getirdiği açıklamaya göz gezdirince bunun bir gün önce yapılan açıklama ile aynı olduğunu fark ettim.


Dolayısıyla biz bu açıklamayı gazetemizde kullanmadık.


Kullansaydık kendimizle ters düşmüş ve gazetecilik ilkelerine aykırı hareket etmiş olurduk.


Diğer gazeteler bu açıklamayı bir gün arayla iki kere kullanmış oldu.


Olmadı. Yanlış yaptılar.


Bu hatayı bilmeden yapmış olmalarına imkan yok çünkü aynı şeyleri daha bir gün önce yazdılar.


Buna rağmen bilmeden yaptık diyenler varsa onlar da demek ki ne yaptıklarını bilmiyorlar.


Kuvvetle muhtemel bilerek yapıldı.


Dolayısıyla yer dolduruldu. Haber tekrarlarının üç günde bir, haftada bir, ya da ayda bir yapıldığını görüyorduk ama bu kadar çabuk olanını ilk kez görüyoruz.


Anlayacağınız işin şeyi çıkmış durumda.


Nasıl olsa bir şey diyen yok. Resmi ilanı haber tekrarı yapan da alıyor, yapmayan da.


Daha önce de dediğim gibi bu sorunun tek bir çözümü var; oda da haber tekrarı yapan gazeteye ilan kesme cezası vermektir.


Kes bak ilanını bir daha yapıyor mu?


Ödü patlar, haber tekrarının t&[#]8217;sini yapamaz.


Kontrol Kurulu bu konuyu İstanbul&[#]8217;a sorup akıl danışsa iyi eder.


Belki benim dediğim yaptırım uygulanır da bu komedi sona erer.


Birisi gazetesinde yer alan gazetecilik ayıplarını yazmamdan duyduğu rahatsızlığı her fırsatta belli ediyor.


Halbuki buna iyilik yapıyorum, gazetesi hatasız olursa daha iyi olacak ama farkında değil.


Bana nağme yapacağına gazetene çeki düzen versene.


Bak Cumartesi günü yayınladığın Alperen Ocakları açıklamasının aynısının tıpkısını pazartesi günü tekrar yayınlamışsın.


Pazartesi günü yayınladığın Ulupınar haberinin aynısının tıpkısını Salı günü yine vermişsin.


Sen bırak kitap mitap işlerini de önce gazeteni gazete yap.


Denetim yaklaşıyor.


Gazeteler bu vasıfsızlıklarıyla nasıl vasıflı olacaklar, doğrusu çok merak ediyorum.


Vasıflı denetiminde en önemli konulardan biri kadro.


Vasıflı olabilmeniz için 12 aylık kesintisiz gazeteci sigortası bulunan veya iletişim mezunu en az 5 kişilik bir kadronuz bulunması gerekiyor.


Gazeteleri resmi ilan sürecinde başından beri izliyoruz.


Hemen hepsi kadro konusunda sıkıntı yaşıyor.


Bu sıkıntı giriş çıkışlardan da belli.


Künyeler o kadar çok sık değişiyor ki sanki yol geçen hanı.


Kadrosunda giriş çıkış olmayan tek gazete bizim gazetemiz.


Daha doğrusu çıkış oldu da giriş olmadı.


Aramızdan birkaç arkadaş ayrıldı.


Onlar da ekonomik nedenler yüzünden.


Arkadaşlarımıza sarkanlar, çeşitli vaatlerle akıllarını çelip kendilerine çekmeye çalışanlar, bu şekilde bize zarar vereceklerini zannedenler olduysa da bunları yapanlar hayal kırıklığına uğradı, avucunu yaladı.


Kadromuz Bartın&[#]8217;ın en sağlam kadrosudur.


Arkadaşlarımız nerede soyunduysak orada giyiniriz düşüncesiyle kendilerine yapılan ahlaksız teklifleri her defasında ellerinin tersiyle ittiler.


Pusula sadece yayınlarıyla değil, ekibinin karakteriyle de örnek bir gazete.