CHP içinde ki sıkıntı, başıbozukluk tırmandıkça tırmanıyor. Ormanlı belediye başkanının ardından dünde Nebioğlu Belediye Başkanı Ertan Aydoğan gönülden bağlı olduğu (!) partisinden istifa etti. CHP’nin yerel seçimlere sıkıntılı gittiğini, elinde ki mevcut belediyeleri bile muhafaza etmesinin zor olduğunu yine bu köşeden yazmıştık.

Ama bu sefer istifa eden ismin farklı bir özelliği var. Kimdir Ertan Aydoğan? Özel hayatı beni ilgilendirmez; ben siyasetini bilirim. Ertan Aydoğan 2007 genel seçimlerinde yanına CHP’li iki belediye başkanını alıp CHP Genel Merkezine giden ve orada ‘Ali İhsan Köktürk ilk iki sırada olmazsa CHP’den istifa ederiz’ tehdidini savuran Nebioğlu Belediye Başkanıdır. CHP’den çok Ali İhsan Köktürk’e bağlıdır sizin anlayacağınız.

Peki, bugün niye istifa etmiştir? İnanın beni zerre kadar ilgilendirmiyor. Beni ilgilendiren, Ereğli’de meclis üyelerinin istifasıyla başlayan yaprak dökümünün ne zaman son bulacağı. Esas merak ettiğimde Ali İhsan Köktürk’ün parti sorumluluğunun ne zaman farkına varacağı. İstifalar dibine kadar gelmiş, hala neyin peşinde belli değil. Onun peşindekilerin de nereye koştukları belli değil. İlçe Başkanıyken de CHP’li Karapınar Belediyesi geçivermişti AKP’ye. Seçimler yapılırken partiden çok kendi geleceğinizi düşünmeye devam edildiği sürece bu koca çınarda inanın yarın yaprak falan kalmaz.

CHP’YI YAZIYORUM

Durmadan eleştiri alıyorum Sürekli CHP’yi yazıyorum diye ama yazmaktan vazgeçmeyeceğim. En azından emeğin başkentinde bu parti düzgün yönetilene kadar yazmaya devam edeceğim.

Meclis üyeleri, belediye başkanları istifa ederken, ilçe başkanı görevden alınırken, milletvekili sessiz kaldığı sürece yazmaya devam edeceğim.

Parti yöneticileri altı oktan birinin milliyetçilik olduğunu unutup, ulus kavramının tartışıldığı günlerde lay loy lom peşinde olduğu sürece yazmaya devam edeceğim.

Partinin genel başkanı layıkıyla karşılanmadığı sürece yazmaya devam edeceğim.

İl başkanı halkçılık ilkesini unutup, elit tabakayı ağzına doladığı sürece yazmaya devam edeceğim.

İlçe örgütleri Prof. Dr Mehmet Haberal’a, yani bizlerin iradesine sahip çıkana dek yazmaya devam edeceğim.

Parti menfaatleri yerine kendi geleceklerini düşünenler var olduğu sürece yazmaya devam edeceğim.

Bu partide kendine yakın olmayana tu kaka deme anlayışı bitene kadar yazmaya devam edeceğim.

Emek en yüce değerdir diye dağa taşa yazdığımız bu memlekette, partide emeği geçene, çalışana haksızlık yapıldığı sürece yazmaya devam edeceğim.

Bir şeyleri düzeltmek adına göreve talip olup, yapılan her türlü eleştiride kendinden önceki yönetimleri örnek gösterip, kötüleyen anlayış var olduğu sürece yazmaya devam edeceğim.

Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlar söz sahibi olduğu sürece yazmaya devam edeceğim.

Parti içerinde saygı ve vefa kavramları oturana kadar yazmaya devam edeceğim.

Siz beni bu partinin ilkelerini, tüzüğünü, tarihini eleştirirken gördünüz mü hiç? AKP’yi eleştirmiyorum ama korkudan değil. CHP Zonguldak örgütleri kaygılarından, korkularından sıyrılıp AKP’yi ama bilhassa yerelde AKP’yi eleştirene, bu konuda duruş sergileyene kadar da ben Zonguldak CHP’yi yazmaya devam edeceğim