Abdestini alır.
Seccadesini serer.
Huzura durur.
Allahu ekber.
Kıyam...
Kıraat...
Rüku...
Tüm samimiyetiyle kapanır secdeye.
Tahiyyat...
Önce sağa...
Sonra sola...
Esselamü aleyküm verahmetullah.
Açar ellerini...
- Elhamdülillah.
Allahümme salli ala seyyidina ve nebiyyine muhammed...
Yarabbi...
Şükür ki beni huzuruna kabul ettin.
Geldim.
Herkes sevdiğinin yanında.
Sevdiği yerde.
Ben sana geldim.
Başladı zikre...
Derken...
Gönlü yumuşadı.
Ruhu hafifledi.
Üzerindeki ağırlık...
Kalktı gitti.
Derken...
Daldı uykuya.
[*] [*] [*] [*]
Bir hırsız girdi evine.
Onu seccade de görünce irkildi.
Sessizce yaklaştı.
Kontrol etti.
Uyuduğundan emin oldu.
Kısık sesle seslendi.
Kıpırdamadı.
Biraz daha sesini yükseltti.
Yine tık yok.
Emin oldu uykunun ağırlığından.
Torbasını açtı.
Etrafı kolaçan etti.
Pek bir şey yoktu.
Ama boş çıkmak da olmazdı.
Birkaç parça eşya koydu torbasına.
Kapıya yöneldi.
Kapı bir anda kayboldu.
Etrafa bakındı.
Evden çıkış yok.
Torbayı yere bıraktı.
Her şey normale döndü.
Yeniden torbasına sarıldı.
Çıkışlar yine kayıp.
Üçüncü tekrarda bir nida.
- Ey hırsız!
Seven uyuyor.
Sevilen hep uyanık.
[*] [*] [*] [*]
Hikaye bu ya...
Böyle bitiyor.
Esasında seven uyuyor.
O sevdi ki...
Huzuruna kabul etti.
Sevgiyi yaratan, onun kalbine sevgi yerleştirdi.
Sevmese kulunu.
Milyonlarca nimet verir mi?
Hayata bir de bu pencereden bakmak lazım.
[*] [*] [*] [*]
Duaların kabul olduğu en güzel saatlerde...
Mübarek gün ve gecelerde.
Rahmetin sağanak olarak yeryüzüne indiğini anlarda...
Biz ne yapıyoruz?
Neredeyiz?
Ne hatalar yaptık ki huzurda değiliz?
Niye rahmet sağanağında ellerimizi açıp, avuçlarımızı doldurmuyoruz?
Hatta sırılsıklam ıslanmıyoruz?
Daha sade bakalım...
İnsanlar huzura çıkarken, biz niye bu dünyadan giderken yanımızda götüremeyeceğimiz işlerin peşinde veya başındayız?
Başkasının namazı, duası, durumu...
Bizi ilgilendirmez.
Biz kendimizden sorumluyuz.
Biz önce sevelim.
Sevgiyi yaratana sığınalım ki...
Sonra bekleyelim.
O ne büyüktür ki...
İnsanın tüm hatalarına rağmen tövbe kapısını kapatmaz.
Ve ömür bitmeden yargılamaz.