Küçük kasaba...

Tek caddesi var.

Caddenin iki tarafında iki tatlıcı...

Birinin işleri bozulur.

Kasabanın yaşlı, güngörmüş kişisine gider.

İşlerinin bozulduğunu anlatır.

- Dükkanı kapatıp başka bir kasabaya gideceğim.

- Neden kapatacaksın?

- Karşımdaki dükkan çok iş yapıyor?

İnsanların çoğu ondan alışveriş yapıyor.

- İnsanlar neden onu tercih ediyor?

- Gayet basit.

Dükkanımın kapısından onu gözlüyorum.

Dükkana giren herkes elleri dolu çıkıyor.

Benim dükkana gelen yok.

- Senin bütün sorunun bu...

Onun dükkanını gözlemek için harcadığın vakti işine harca...

Kendi işlerini geliştirmek için kullan.

Böylece sen de başarılı olursun.

Başkalarının yaptıklarını takip edenler, başarısızlığa mahkumdur.

[*] [*] [*] [*]

Örnek...

Her alanda yaşıyoruz.

Çalışmak...

Bu yolu tercih etmeyenler...

İkinci yolu buluyor.

Çalmak...

[*] [*] [*] [*]

Sonra...

Hedef saptırıyorlar.

Çalışanı karalamak.

Kendi başarısızlığına...

Kıskançlığına...

Tembelliğine...

Art niyetine...

Başka kılıflar bulmak.

Sadece...

Neyse...

Hikaye bu...

Gerisi nasip.

Kardeş bulmak...

Yavuz Sultan Selim...

Mercidabık Savaşı'nı kazanır.

Memlüklüler'den üç esir alır.

Onları Antep'e kadar getirir.

Sabah olur.

İdam sehpaları kurulur.

Halk toplanır.

Tam bu sırada...

Nefes nefese kalmış bir kadın, topluluğu yarar.

Padişahın huzuruna kendini atar.

Sarılır eteklerine...

Yalvarır.

Perişan halde...

Nefes nefese...

Gözleri yaşlı.

- Bunları asmayın!

Kilis'ten buralara yürüyerek koştum.

Geldim.

Acıyın halime!

Nasıl olsa savaşı kazandınız.

Büyüklük yapın...

Sultan Selim heybetle sorar.

- Bre kadın!

Bunlar senin neyin olur?

Kadın gözyaşlarını siler.

Hem ağlar...

Hem yalvarır şekilde cevap verir.

- Biri kardeşim...

Biri kocam...

Biri oğlum...

- Bunlar benim çok askerimi şehit etti.

Affedemem.

Ama madem bu hallere düştün.

Yollar aştın.

Per perişan karşıma çıktın.

İçlerinden birini seç...

Bağışlayalım.

Kadının yüreği sızlar.

Gözleri ağlamaktan kan çanağına dönmüş...

Titrek bir sesle...

- Kardeşim...

Bir kenara çekilir.

Padişah merakına yenik düşer.

Sorar.

- Neden kardeşini seçtin?

Kadın, kardeşini kurtarmanın...

Evladını ve kocasını kaybetmenin verdiği üzüntü ile...

- Padişahım!

Halen evlenebilecek yaştayım.

Eğer istersem.

Bir kocam olur.

Çocuğum da olur.

Ama bir kardeşi nasıl bulurum?

[*] [*] [*] [*]

Kardeş bulmak.

Kaybedenler bilir...

Ölüm ile kaybedenler...

Ayrılık ile kaybedenler...

Kavga ile kaybedenler...

Hepsi bilir.

Üzüntü vardır.

Kin vardır.

Öfke vardır.

Ama ne olursa olsun.

İçinde hep bir kardeş boşluğu vardır.

Varken kıymetini bilmek lazım...