Adamın biri, kötü yoldan para kazanmış.

Bu para ile inek satın almış.

Sonra pişman olmuş.

İnekten kurtulmak istemiş.

Bunu yaparken de iyi bir yol aramış.

Almış ineği...

Gitmiş Hacı Bektaşi Veli'nin dergahına...

İneği bağışlamak istemiş.

O zamanlar dergahlar aşevi görevi görüyor.

Hacı Bektaşi Veli, "helal değil" diye ineği kabul etmemiş.

Adamın aklına bu kez Mevlana Hazretleri gelmiş.

Götürmüş onun dergahına...

Başından geçen olayı da anlatmış.

İneği bağışlamış.

Mevlana Hazretleri de bağışı kabul etmiş.

Bu sefer adamın aklına soru takılmış.

Hacı Bektaşi Veli ineği kabul etmedi.

Bunu Mevlana hazretlerine sorar:

- Biz karga isek, Hacı Bektaşi Veli şahin gibidir.

Öyle her leşe konmaz.

O yüzden biz senin hediyeni kabul ederiz.

O etmeyebilir.

Adam cevaptan hoşnut...

Ancak Hacı Bektaşi Veli'nin tavrını da merak eder.

Üşenmez, tekrar yola koyulur.

Varır Hacı Bektaşi Veli'nin dergahına...

Mevlana Hazretlerinin hediyeyi kabul ettiğini anlatır.

Sebebini bu kez Hacı Bektaşi Veli'ye sorar.

Ve alır cevabını...

- Bizim gönlümüz bir su birikintisi ise, Mevlana'nın gönlü okyanustur.

Bir damla ile bizim gönlümüz kirlenir.

Onun engin gönlü kirlenmez.

Onun için hediyeni kabul etmiştir.

[*] [*] [*] [*]

Sevgi, saygı...

İman, amel...

Güven, tasavvuf...

Ya da güncel konulara çekin.

Nereye isterseniz, orasından bir ders çıkar.

Bal gibi ince bir hikaye...

[*] [*] [*] [*]

Geçenlerde bir bal, bakraç (bakır) hikayesi yazdık.

Üzerine alınanlar olmuş.

Cahile laf anlatmak zordur.

Siz ne anlatırsanız anlatın...

O sadece aklının çalıştığı yönde anlar.

İşine geldiği gibi davranır.

Bu köşenin yazarı Bayram Tomakin'dir.

Önünde "Hacı"sı yok.

İnşallah nasip olursa, muradımız var.

Kabul ederse, Hacı Bektaşi Veli yolunun talibiyiz...

Cürmümüz ufaktır.

Pislik ile uğraşamayız.

İki sütunluk yazımız var.

Arsızların, hırsızların, eski bakracı ile kirletemeyiz.

[*] [*] [*] [*]

Bu konunun deryası belli...

İster, batırıp-çıkarıp yıkar.

İster, kalaylar, öyle temizler.

O, zaman zaman bizim bahçemize girse de...

Biz onun yüzdüğü denizine girmeyiz.

Bu iş büyük ustalık ister.

Görev verirse, buradayız.

[*] [*] [*] [*]

Konumuz arı...

"Alınmasınlar" diye hatırlatalım istedik.

Müfettiş çocuğa sormuş.

- Adın ne evladım?

- Fatih...

- Oku bakalım Fatiha'yı...

Başka çocuk...

- Senin adın ne yavrum?

- Yasin, ama siz bana kısaca "İhlas" diyebilirsiniz.

Bizimkisi o hesap...

Kısa ve öz...

Alınan olursa da, canımız sağ olsun.

Üç "İhlas" bir "Fatiha"...

Allah affeylesin.

[*] [*] [*] [*]

Genç Çiftçi Projesi...

Arıcılık...

Rica ettik.

Heves ettiler.

Yazıldılar.

Çıktı.

Nasip...

Sonra arı almaya sıra geldi.

Para yok.

Malzeme yok.

Arı yok.

Hadi kurun projeyi...

Çek isteyenler...

Para isteyenler...

Geçtik hepsini...

Umudumuz Arıcılar Birliği...

Çok çalışıyorlar.

Takip ediyoruz.

Talebi karşılayamadılar.

Cuma günü toplantı vardı.

- Arı ihtiyacını biz karşılayalım.

Öyle dediler.

Zamanında karşılayamadılar.

İnşallah bu sefer hazırlanırlar.

Zonguldak'a başka bölgeden arı gelmez.

Gelince, sorun oluyor.

Ne yapmak lazım?

İlk projeydi...

Hazırlıksız yakalandılar.

Şimdi zaman var.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ile Arıcılar Birliği...

Hatta Valilik bu işe el atmalı.

Sorun neredeyse, tespit edilmeli.

Gerekirse, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na bildirilmeli.

Bu yıl yapılacak "Arıcılık Projesi"nde elimizdeki arılardan faydalanmalıyız.

Bizden bu kadar...

İşin derin tarafını uzmanlarına bıraktık.

Allah kolaylık versin.