"Ünlü spor yorumcusu ve eski hakem Erman Toroğlu, geçtiğimiz günlerde el ele görüntülendiği kendisinden yaşça küçük sevgilisi 39 yaşındaki Ezgi Yavuz ile evlendi. 73 yaşındaki Erman Toroğlu'nun evliliği sosyal medyada günün en çok konuşulan konusu oldu."
Haber böyleydi!
AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu Demokrasi ve Etik Kurulu Üyesi, 25 ve 26'ncı Dönem AK Parti Zonguldak Milletvekili 71 yaşındaki Hüseyin Özbakır, 38 yaşındaki Deniz Oklu ile evlenmişti!
Hüseyin Özbakır'a haksızlık yapmışız!
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı ve Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı Ersan Saner'in görüntüleri sosyal medyada yayıldıktan sonra Gökçebey Belediye Başkanı Vedat Öztürk'e de haksızlık yaptığımı anladım!
Başbakanın yaptığı şeyi Belediye Başkanının yapmasını yadırgamışız!
Bize de yazıklar olsun!

İneğine yeşil camlı gözlük takmış!
"Uyanık bir köylü, ineğine yeşil camlı gözlük takmıştı, 'buğday samanını yonca sansın da daha iştahlı yesin' diye..."
Zonguldaklılara yapılan da o!
Karadeniz'de balık çıkıyor, Ankara bizden ucuza yiyor!
Karadeniz'de gazımız çıktı!
En pahalıyı biz kullanıyoruz!
Termik santralimiz var, elektriği az kullanıp çok ödüyoruz.
Suyumuz var, kaçağını da biz ödüyoruz!
Kömürümüz var, ithalini getiriyoruz! Yetmiyor daha kötüsünü Şırnak'tan getirip şehrin havasını kirletiyoruz.
En güzel sahiller bizde, çöplüğe çevirip, kanalizasyonu denize boşaltıyoruz!
En güzel mağaralar bizde, foseptik çukuru olarak kullanıyoruz!
En güzel dereler bizde, kanalizasyona çevirdik!
En güzel köyler bizde! Mezar yeri kazacak genç kalmayacak köylerin yollarını asfalt yaptık!

Buna ne olur?
70'ler ve kısmen 80'lerin çocukları bilir bu soruyu. Küçücük bir para ile bakkala gider ve "Buna ne olur?" derdik. Olana razı olunan, onunla mutlu olunabilen yıllardı.
Ve bakkal amcaların hep olandan fazlasını sevgiyle verdiği yıllardı, aynı zamanda o yıllar. (Alıntı)

Günün Fıkrası: Ne vergisi koyalım?
Vezirler, padişahın huzura çıkmışlar:
"Padişahım, hazinede para kalmadı, yeni vergilere ihtiyacımız var."
Padişah, kavuğunun altından kafasını kaşımış, "Eeee! Ne vergisi koyalım?" demiş.
Vezirler:
"Köprülere adam koyalım, geçenden bir akçe alsınlar!"
Padişah, "Tamam" demiş.
Aradan bir süre geçtikten sonra sormuş vezirlerine padişah:
"Tepki var mı?"
"Hiçbir tepki yok!" demiş vezirler...
Padişah, "İyi o zaman, köprünün diğer tarafına da adam koyun, çıkandan bir akçe alsın!"
Aradan bir süre geçmiş, padişah sormuş:
"Var mı şikayet?"
Vezirler, "Yok padişahım" demişler
Halkının tepkisizliğine kızan padişah, gürlemiş:
"Köprülerin ortasına da adam koyun, gelip-geçeni becersin!"
Aradan birkaç gün geçmiş, halktan bir tepkinin olmamasına içerleyen padişah, çağırmış vezirlerini, "Halkı dinleyelim hele bir" demiş.
Padişah ve vezirler gitmişler köylere...
Padişah sormuş:
"Var mı şikayet?"
Ses yok...
Padişah tekrar, "Var mı şikayet? Şikayeti olan söylesin!" diye gürleyince, arkalardan cılız bir ses duyulmuş:
"Padişahım, o köprünün ortasındaki adam var ya..."
"Eeee!," demiş padişah bir umutla...
Köylü:
"Akşamları çok kalabalık oluyor. Sıra uzuyor, eve geç kalıyoruz. Bir adam daha koysanız..."