Zonguldak Belediyesi’ne ait hayvan barınağındaki bir köpeğin, Veteriner Rıza Akçay tarafından öldürülmesi kamuoyunda büyük tepki oluşturdu.
Veteriner lugatına göre "uyutulma", kamuoyunda "öldürülme" olarak bilinen olay, köpeğin bir personeli ısırmasından sonra yaşanıyor.
Hayvanseverlerin dediği, köpeğin karantinaya alınmadan önce asla uyutulamayacağı yönünde...
Kaç yıllık veteriner, bunu bilmiyor mu?
Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem, duyduğumuza göre, bu olayı öğrenince çıldırmış!
Çünkü bütün tepkiler ona gelecek!
Çünkü CHP'lilerin hayvanları koruma politikalarına uymadığı gerekçesiyle Tahsin Erdem eleştirilecek!
"Bir personeline laf geçiremiyor" diye dünyanın lafını işitecek!
Başkan Erdem, hayvanseverlerle bir görüşme yaparak, Veteriner Rıza Akçay'ı gönderemeyeceğini söylemiş!
Sadece uyarı yapabileceğini, üzerinde baskı oluşturulduğunu söylemiş!
Biz de "ne baskısı?" diye araştırdık...
Yani Belediye Başkanı Tahsin Erdem, Rıza Akçay'a dokunamıyor!
Sanki Valiliğin personeli?
Biz de diyoruz ki...
"Belediye dokunamıyorsa, Valilik dokunsun!"
Ben, kendimi bildim bileli Rıza Akçay'dan şikayet var!
Görev yaptığı tüm belediye başkanları döneminde birçok şikayet gelmiş ama belediye başkanları bir şey yapamamıştır!
"Belediye bünyesindeki kedi evinde yaptığı bütün işlemlerden para alıyor" diye şikayetler yağıyor.
Hayvanlara yanlış işlemler uyguladığı ve bazı işlemleri işine gelmediği için yapmadığı söyleniyor.
Bunları biz değil, halk söylüyor...
Hem de uzun bir süredir.
Buna rağmen bu veterinere bir yaptırım uygulanmıyor!
Kim tarafından korunuyor?
Merak ediyoruz...
1 Mayıs Komitesi...
Türkiye Kamu-Sen'e bağlı Türk Eğitim-Sen Zonguldak Şubesi Başkanı Şahin Ören, "Zonguldak 1 Mayıs Ķomitesi"ne alınmadıklarını söyledi.
Bu durumdan rahatsızlığını dile getiren Başkan Şahin Ören, komiteye neden alınmadıklarını merak ediyor.
Türkiye Kamu-Sen'in "1 Mayıs Komitesi"ne alınması için sanırım önce Zonguldak Demokrasi Platformu üyesi olması gerekiyor!
Sokak eylemleri, alanlara çıkmak, basın açıklamaları yapmak, solculara has bir durumdu!
Solcu olmak ve sosyalizm, sokakta hak aramayı gerektirir.
Bu kültür, 2000'li yıllarda sağ partilere de bulaştı. Artık onlar da sokaklara çıkıp eylemler yapıyorlar ve haklarını bir takım tepkilerle arıyorlar.
Ancak bazı platformlarda sağ-sol örgütler bir araya gelse de; aynı mutfakta, aynı yemeği maalesef pişiremiyorlar!
Vardır solcuların bir bildiği...
Ancak artık bu kavgayı "değişik görüşlere de kucak açarak büyütmek gerekiyor" diye düşünüyorum.