Çiftçilik konusuna merak sardık.
Fırsat buldukça; kenarından, köşesinden yazmaya çalışıyoruz.
Hibe konusu bizi heyecanlandırmıştı.
Önceki yazılarımızda hibeler, destekler, krediler…
Hibe konusunda yazdığımız yazının altına “Gerçek Zonguldaklı” rumuzlu bir okurumuzdan yorum geldi:
“Bu hayvancılık işinde çok kişi battı.
Çok zor bir iş, 30 değil, 300 koyup batan tanıyorum.
Çünkü ‘hayvanı aldınız’ diyelim; ‘yem parası, veteriner masrafı, pazar zorluğu, ahır masrafı, hastalık, yardımcı parası, mera azlığı’ derken, bir bakmışsın sermaye uçmuş gitmiş.”
Bu çok doğru bir tespit…
Besicilik için ahır lazım…
Yem üretmek lazım…
Kaba yem üretmek lazım…
Sütçülük için de öyle…
Bunun içinde tarla lazım.
Ekipman lazım.
Hesap yapalım.
7 besi danası…
Günde 2 çuval yem yer.
2 balya saman…
Günlük 120 lira…
Aylık 3 bin 600 lira…
Yıllık 43 bin 200 lira…
Birde ahır yapmaya kalkarsanız…
Hibeyi hak eden, varsayalım ki ahır ve ekipmanı da olsun.
Eğer kendi yemini ve samanını üretemezse, batar.
Elindeki sermayesini de kaybeder.
Bugünden itibaren yem üretmeye başlasa, en az 4 ay sonra ektiğini biçer.
Bu da 14 bin 400 lira parası olması lazım.
Bunun haricinde hayvanlarının sigortasını yapacak yaklaşım 3 bin lira ve 30 bin liranın KDV’sini ödeyecek nakdi olması lazım.
Yaklaşık 20 bin liranız olması lazım.
Özetle; 30 bin liralık hayvancılık hibesi alabilmeniz için en iyi şartlarda 20 bin liranızın olması gerekir.
En önemli şart yemi kendiniz üretmelisiniz.
Besilik danaları seçerken önümüzdeki yıl kurbanlık olacak yaşta olmasına dikkat etmelisiniz.
Bakarsınız.
Zamanı gelince satarsınız.
Olmazsa, batarsınız.
Öbür türlü…
20 bin lira ahır masrafı…
3 bin lira sigorta…
43 bin lira yem masrafı…
1-4 bin lira KDV…
Elektrik, suyu saymıyoruz.
Etti mi size; 65-70 bin lira masraf…
Önümüzdeki yıl çekersiniz 7 kurbanlığı pazara…
Üstü üstüne 10 bin liradan satarsınız.
Elinize alırsınız 70 bin lira…
Borçlarınızı ödersiniz.
Ahıra bağlayacağınız 7 danayı nereden ve nasıl alırsınız?
Orasını siz düşünün.
30 bin lira böyle hiç olur.
Bu hesap, diğer hayvancılık konusunda da yakındır.
Tavukçuluk hesabını bilmiyorum.
Arıcılığı bizim Akköy’deki arkadaşlar biliyor.
Onlar umutlu.
Sebze konusunda böyle büyük zarar edemezsiniz.
Her halükarda bahçe elinizde kalır.
En çok beğendiğim konulardan birisi, seracılık…
Hibe, Eylül-Ekim’e kalsa…
İçine ıspanak eksen…
Kışta parasız kalmazsın…
Bin metrekare sera yapsan…
Ortalama 20 ton salatalık satarsın.
Karda göçse, fırtınada brandası yırtılsa…
Taksitle 4 bin liraya brandaları alır, yeniden başlarsın.
Ektiğin sebzeler tam verim zamanı hastalanıp ölse, temizler, iki ay sonra yeniden verim alırsın.
Tabi arazin olacak.
Suyun olacak.
Çalışacaksın.
En önemlisi pazara çıkaracaksın.
30 bin lira almakla bu iş çözülmez.
Vatandaş hibeye başvurmadan önce iyi araştırmalı.
Yetkililer de bu konuda bölgesel yönlendirme yapmalı.
Böyle başarılı olunur.
Çünkü örnekleri var.
Böyle batılır…
Onun da örnekleri var.
Yoksa 30 bin lira hibe verirsiniz.
Vatandaşın 60 bin lirası hiç olur.
Üç sene sabredip 30 bin lira sermaye elde etmek isteyenler akıllı davranmazlarsa, hem kendilerini batırırlar…
Hem de devletin parasını hiç eder.
Ziyan oluruz…
En kötüsü de, kötü örnekler yeni yatırımcıların girişimcilerin ve yöneticilerin hayalleri, inancı yıkılır.