"Anayasa Meydan Muharebesi" devam ediyor.

Koca koca insanlar...

Çocuk gibi...

Yok yok...

Bu çok basit kaçıyor...

Neyse...

Biz bir şey yazmayalım...

Vekil seviyesine düşmeyelim.

Zaten herkesin bu konudaki görüşü aynı...

İster AK Partili, ister CHP'li, ister MHP'li olsun.

Vatandaş bu kavgaları göstermelik buluyor.

İnanmıyor.

Ve çok...

Diye başlayan cümleler kuruyor.

[*] [*] [*] [*]

Bunlar kimin vekili?

Zonguldak'tan bakalım.

Beş milletvekilimiz var.

Çok şükür sayı az.

Keşke daha da düşse...

Mesela, bir milletvekilimiz olsa...

Ne güzel olur.

Hiç kavga olmaz.

İşler tıkır tıkır yürür.

Kendine çalışsa...

Onun işleri tıkır tıkır yürür.

Şimdi beş milletvekili var.

Üçü iktidardan...

İkisi muhalefetten.

İktidardakiler bir araya gelemiyor.

Dolayısıyla...

İşler yürümüyor.

Ne kendine çalışan rahat...

Ne de millete çalışmak isteyen rahat.

Hepsi rahatsız.

Bir çalışma yapamıyorlar.

[*] [*] [*] [*]

Başka bir açıdan bakalım.

Vekilleri kim seçti?

Tabi ki genel başkanlar...

Bunlar, o zaman onların vekili...

Onlar ne derse, onu yapacaklar.

[*] [*] [*] [*]

Genel başkanlar neden vekil seçtiler?

Zonguldak'ın...

Ya da hangi ilden, beldeden geldilerse, "oranın sorunlarını çözsünler" diye...

En azından genel başkanın izin verdiği ölçüde...

Yetki verdiği ölçüde...

Sonuç...

Son örnekten gidelim.

Hastane yeri...

Ankara'dan insanlar geliyor.

Yetkililer...

Uzmanlar...

Zonguldak'ta hastane yeri arıyorlar.

Bir türlü bulamıyorlar.

Mümkün mü?

Elbette mümkün.

Ancak işin daha kolayı var.

Zonguldak'ı kim daha iyi bilir?

Zonguldaklılar mı?

Ankara'dakiler mi?

Elbette biz...

Ne olmalı?

Biz birkaç yer tespit edeceğiz.

Milletvekilleri...

Beşi bir yerde...

İl-ilçe yöneticileri...

Tüm partilerin...

Sivil toplum örgütleri...

[*] [*] [*] [*]

Bürokrasi, zaten bu işin baştan sona içinde...

Sadece yetkileri yok.

Ama para ile satın alınamayacak değerleri var.

Nedir bu?

Elbette bilgi...

Tecrübe...

[*] [*] [*] [*]

Gelelim bir araya...

Yerleri tespit edelim.

Vekillere verelim görevi...

Onlar, Ankara'da bunu söylesinler.

O zaman işin uzmanları gelsin...

Mevcut şıklardan birini değerlendirsinler.

Ve gereği yapılsın.

[*] [*] [*] [*]

İşler tıkır tıkır yürüsün.

Mümkün mü?

Elbette...

Ancak bu işler, araç kullanmak gibidir.

Debriyaj, gaz, fren, vitesi bilirsin.

Ama aracı kullanmak için beceri gerekiyor.

Sorun burada başlıyor.

Teorik, pratiğe dökülmüyor.

Ya beceri yok...

Ya da başka amaçlar öncelik alıyor.

Başka işlerin muharebesi yapılıyor.

Sonuçta bizim işlerimiz yürümüyor.

Zonguldak, olduğu yerde saymıyor artık.

Geri gidiyor.

Hem de istikrarlı bir şekilde...

Vekil sayısı 600 olacakmış...

50 vekil geliyor.

"Bizim vekil sayımız aynı kalır" diye tahmin ediyorum.

İnşallah artmaz.

Artarsa...

Neyse...

Bugünlük bu kadar...

Biraz zorlama bir yazı oldu...

Allah yardımcımız olsun.