"Açık öğretim okullarında okurken, aynı zamanda meslek sahibi olmak ister misiniz?

Mesleki eğitim merkezlerinin ustalık programlarına kayıt olursanız;

Meslek öğrenirken ücret alırsınız.

İş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı sigortalanırsınız.

Açık öğretimde aldığınız dersleri saydırarak meslek lisesi diploması alırsınız ve teknisyen unvanına sahip olursunuz.

4 yıl sonunda ustalık belgesi alarak, kendi işyerinizi açabilirsiniz.

İşyerinizi açarken KOSGEB'den 50 bin TL hibe ve 100 bin TL de faizsiz kredi desteği alabilirsiniz.

Mesleğinizi edinin, geleceğinizi garanti altına alın."

Sitenin girişinde bu açıklama yazıyor.

Çok güzel...

Eğitim var.

Meslek var.

Meslek öğrenirken, para kazanmak var.

İş kurarken, KOSGEB'den kredi var.

Kim için?

Herhangi bir liseye yerleşemeyen...

Açık liseye kayıt yaptırmak zorunda olan...

Öğrenciler için...

Halk dilinde "Çıraklık Eğitim Merkezi"...

Yeni adıyla "Mesleki Eğitim Merkezi"...

Bu okula kayıt yaptırırsanız...

Haklarınız bunlar.

[*] [*] [*] [*]

Öğrenciler neden açık liseye kayıt yaptırmak zorunda kalır?

İstisnalar azdır.

Hastalık nedeniyle merkezi sınava girememiştir.

Girmiştir.

Olağanüstü durum olmuştur.

Bildiği soruları yapamamıştır.

Vesaire...

Geri kalanların çoğu...

Bu sınavları kazanamayan öğrencilerdir.

Özetle...

Tembel öğrenciler.

Ya da herhangi bir liseye yerleşmiş...

Burada tembellik yapıp...

Okuldan kaydı silinmiş öğrencilerdir.

Bunların bir kısmı açık liseden devam eder.

Bir kısmı...

Toparlanma yolunu seçer.

Bakarlar hayat ciddi.

Yeniden başlamak isterler.

Tam onlara verilen büyük bir fırsattır bu okullar.

Velinimettir.

Şartları da güzel...

Çalışırsan...

Buradan üniversiteye bile gitme imkanın var.

[*] [*] [*] [*]

Sistem nasıl işliyor?

Öğrenci kayıt oluyor.

Haftada bir gün okul...

Diğer günler okulun anlaşma yaptığı bir esnaf...

Sabah sekiz buçuk...

Akşam yedi buçuk...

Hafta tatili yok.

Yemek yok.

Asgari ücretin üçte biri maaş...

Her ay hesaba yatıyor.

Yarısı elden geri alınıyor.

Bu öğrencileri kim kontrol ediyor?

İşyerindeki durumuna kim bakıyor?

Bilen yok...

Öğrenciye soruyoruz.

- Koordinatör öğretmenimiz var.

- Geldi mi?

Gören yok.

Biz buna, "Milli Eğitim eliyle okumayan çocukları arsız esnaflara köle olarak pazarlama" diyoruz.

Lise öğrencisi...

Günde on bir saat mesai...

İtilip-kakılma...

Hor görülme dahil...

Öğlen yemek yok.

Akşam mesai var.

Yemek yok.

Üç kuruş para ver.

Yasa öyleymiş...

Sonra onunda yarısını elden geri al.

Almasan ne olur?

Yol parası...

Günde iki öğün yemek parası...

Zaten ona yetmez bu para...

Birde hafta tatili yok.

Okula gittiği güne say...

El insaf...

Bunu sömürü ve kölelik dışında daha hafif yazacak bir kelime bulamadım.

Bu olay nerede?

Bildiğimiz, tanıdığımız öğrenciler Ereğli'de...

İlçe Milli Eğitim Müdürü Numan Korkmaz'a yazsak...

Bugüne kadar yazdığımız hiçbir konuyu çözdüğünü görmedik...

Biz "yetkililer" diyelim...

Kaliteli insanlar zaten anlar.

Gereğini yaparlar...