Biri...
Birileri vardı.
Bir zamanlar.
Birlikte olmak.
Beraber yürümek.
Bir şeyler yapmak...
Kısacası...
Biz olmak için mücadele verdik.
Ne söylediysek.
Neler yaptıysak.
Onu ikna edemedik.
Bahaneleri bitmedi.
Tam aksine...
Aksi yöne yürüdü.
Bizden ayrı...
'O' olmayı başardı.
[*][*][*]
Sonra tecrübe ettik.
Gitmek isteyen gitsin.
Zaman geçer.
Her şey olacağına varır.
Üzülürsünüz.
Gidene değil.
Üçüncü şahıs olmasına değil.
Gidecek biri için verdiğiniz mücadeleye üzülürsünüz.
Harcadığınız zamana...
Gayretinize üzülürsünüz.
Bırakın gitsin.

Üç şey...
Yemeği...
Yemeğin tuzunu.
Çayın şekerini.
Eşyaya...
Özellikle kullanmadığınız eşyaya harcadığınız parayı...
Boşa harcadığınız zamanı...
Atalım.
Azaltmaya gayret edelim.
Boşa gidenler bize kalsın.
Sevdiklerimize kalsın.
[*][*][*]
Bahaneleri...
Mızmızlanmayı.
Homurdanmayı...
Çekingenliği...
Bırakıp çalışalım.
Mazeret üretmeyelim.
Ki mazeret kaybedenlerin sığındığı yegane kaledir.
Başkalarının hayatına heves etmeyi...
Kıskanmayı bırakın.
Olumsuz düşünceyi bir kenara atın.
Ön yargının kapısını açmayın.
Surat asmayı bırakın.
[*][*][*]
Tebessüm edin.
Tebessüm sadakadır.
Gülümseyin.
Dua edin.
Hayır işleyin.
Hayır isteyin.
Olumlu düşünün.
Şükredin.
Teşekkür edin.
İçtiğiniz su miktarını artırın.
Çocuklarınızla...
Çocuklarla geçirdiğiniz zamanı artırın.
Güzel söz söyleyin...
Varsa hatanız.
İnsanlardan özür dileyin.
Allah'a tövbe edin.
[*][*][*]
Sözün özü...
Zararlı alışkanlıkları bir kenara bırakalım.
En azından azaltalım.
Miskinliği, tembelliği bırakalım.
Ön yargını, surat asmayı bırakalım.
Duayı, şükrü...
Özrü, tövbeyi...
Bil hassa...
Güzel sözü.
Tebessümü çoğaltalım.