Akrabalarım, dostlarım, arkadaşlarım, muhitin delikanlıları evlenince &[#]8216;hanım köylü&[#]8217; oluruz. Analar oğullarını, gelinleri tarafına ister istemez hediye ediverir.


Eee, etme bulma dünyası.


Cumhuriyet Türkiye&[#]8217;si yıllandıkça kadınlarımızın evlilikte istedikleri öncelikli oldu. Dua etsinler iki Mustafa&[#]8217;ya; biri Peygamberimiz Hz. Mustafa (Sav) öbürü de Gazi Mustafa Kemal. Biri &[#]8216;Veda Hutbesi&[#]8217; ile öbürü de &[#]8216;Medeni Kanun&[#]8217; ile kadınlarımızı yaptılar üstün cins. İkisi de erkek. Okkanın altına hep erkekleri sürmüşler. Baltanın sapı gibi. Baltanın sapı ağacın dalından. Sap baltasıyla ağacın yontulmasına ortak&[#]8230;


Orman Bölge Müdürü Suat Torun Bey emekli oldu. Yemeğine gittik. Suat Bey&[#]8217;e övgülerle plaket verip sırtını sıvazladık. Dostları olarak, Hanımına da çok kıymetli bilezik ettik. Sanki hanımı çalışmış da o emekli olmuş gibi. Pek de yakıştı.


Birde tutturmazlar mı &[#]8220;erkek kadın eşitliği istiyoruz&[#]8221; diye. Hiç durmaz vırvır eylemler, konferanslar, etkinlikler. Herhalde hanımlar, erkekleri robot olsun istiyor.


Laz erkekleri en kazak despot erkeklerdi. Şimdiyse öyle görünüyorlar ama esasında onlar da teslim oldular. Bakmayın laz kadınlarının çalışmalarına, onların mayası işle çalışmayla yoğrulmuş. Ailesinin üzerinde kartal gibi besleyici ve koruyucu. Erkeğinin fiyakasını bozmuyor. Fakat istediğini yapmasın, anasından emdiğini burnundan getirir.


Lafı dolandırıp durmayayım, anlatmak istediklerim başka şeyler.


[*][*][*]


Dul olan büyük baldızım Marmaris&[#]8217;e yerleşti. Güzel bir villası varmış. On seneyi geçti, &[#]8220;illa uzun misafirliğe gelin&[#]8221; diye davet eder durur. Ankara&[#]8217;da da bir baldızım var. Geçen Kurban Bayramı öncesi eşim rahatsızlandı. Her bayram evimizde oluruz. Allah eksik etmesin, sağolsunlar misafirimiz çokça oluyor. Dışarıdan yatılı konuklarımız da olacak, velhasıl bizimki tam bayram yapacak ve haşat olacak. &[#]8216;Hanım köylüyüz&[#]8217; ya, &[#]8220;hadi seni Ankara&[#]8217;daki kardeşine, oradan da Marmaris&[#]8217;teki ablana götüreyim&[#]8221; dedim. Rüşveti görünce razı oldu. Ankara&[#]8217;da iki gece yattık. Sabah erken yola çıktık. Yolda da 260 milyon eski TL &[#]8220;başım gözüm sadakası, helal olsun&[#]8221; diyerek trafik cezasını yedim. Eski yolları bilen bizim gibi dinazorlara yeni yollar kurgu film gibi. Onun için trafik cezalarına verdiğim paralarımı zekâtıma sayarım. Ben bu yolları gençliğimde rüyamda bile göremezdim. Şükürler olsun Allahıma.


Neyse, akşam Marmaris&[#]8217;e indik. Baldızım burnun doğrusuna çok savruk, kafası dopdolu bir kadın. Bağdat Caddesi&[#]8217;nin birinci sınıf hanım terzisi idi. (Haute Couturiee) Fakat elleri iflas etmiş, işi bırakmış. Olaylı bir kadın, devamlı olay icat eder. &[#]8220;Bizi Marmaris&[#]8217;in girişinde Opet&[#]8217;te bekle&[#]8221; dedik. Opet&[#]8217;e geldik. Fakat baldız yok. Ceple aradık, bulduk. Neyse buluştuk. Bizi şehir çıkışındaki &[#]8216;PO&[#]8217; da bekliyormuş.


Neden bizi başka yerde beklediğini sorduk: &[#]8220;Kızımla damadım hep buradan yakıt alırlar da sizi de oraya gelirsiniz sandım&[#]8221; diye saçmaladı.


Bayram sabahı, camiye gitmek için hazırlandım. Antrede cipin ruhsatı üzerine bıraktığım cipin anahtarı yok. Hanımı kaldırdım. Ara Allah ara. Yok. Namaza gidemedim.


Baldız da kalktı. 12:00&[#]8217;ye kadar aradık, yok yok. Hele baldız abuk sabuk köşeleri de kadar arıyor. Gündüz gelen bahçıvanlara ve tamircilere de anahtarı telefonlarla soruyor.


Yedek anahtarı da almak aklımıza gelmemiş. Bayramda her yer kapalı. Ben abondone olan boksör gibi yığılıp kaldım. Derken üst kattan baldızın &[#]8220;müjde buldum&[#]8221; sesi geldi. Doğal olarak &[#]8220;neredeymiş?&[#]8221; sorusuna; &[#]8220;çantamdaymış, ev anahtarıdır diye çantama atıvermişim&[#]8221; demesin mi?


Kızmadım. Mübarek bayram. Tersine çok sevindim. &[#]8220;Bunda da bir hayır vardır&[#]8221; dedik. Gülüştük. Otomobil alışkanlığı olanın otosu olmasın, bacakları yokmuş gibi oluyor.


25 gün Marmaris&[#]8217;te iki kız kardeşin emrinde oldum. Baldız canıma okudu. Her gün bir süper markete götürdüm, bazen iki kere. Çarşı pazar gezdik. En uzak koylara varıncaya kadar gezdik. İki kız kardeş hiçbir şey almasalar bile, her gün pazardı, marketti saatlerce gezdiler. Ben onları saatlerce beklerken bir keresinde sıkıldım iki buçuk saat sonra ceple aradım. Surat surat baldız hanım, arabaya bindi. &[#]8220;Ne o, dükkânları daha gezmeye doyamadınız mı?&[#]8221; dedim. Demesin mi &[#]8220;gideli on beş dakika bile olmadı, öğle ezanı biz gezerken okundu.&[#]8221; &[#]8220;Kızım o öğle ezanı değil ikindi ezanıydı, isterseniz inin, yatsıya kadar gezinin.&[#]8221;


Bir de Marmaris&[#]8217;i çok biliyor havalarında. Yok mu ya, hepten yoları karıştırıp beni sinir ediyor.


Misafirliğimiz kabak tadı vermeye başlayınca Denizli&[#]8217;ye yola çıktık. Baldız sağ olsun kapasitesi kadar bizi ağırladı. O da kurtuldu, bende kurtuldum. Buyurgan ve havalı olduğu için ona &[#]8216;Kontes&[#]8217; derim.


[*][*][*]


Denizli&[#]8217;de bir Zonguldaklı


Marmaris yolu üzerinde Denizli de vardı. Oradan suçlu suçlu geçtimdi. Dönüşümde haberleştik. Yavuz Erkmen ve Atilla Çınar Beylere muhakkak uğramam şarttı. Hele Hilal Hanımefendi yengemiz gibiydi.


Bizim Bartın&[#]8217;da Yardımsevenler Derneği eski Başkanı yengem Nermin Demirok, Ankara&[#]8217;da sık sık ameliyat oldu. Aylarca süren ameliyat bakımlarında Yavuz Bey Merkez Valisi iken hem hastanede, hem kendi evlerinde gece gündüz hizmet etmişler. Bu sebepten minnet borcumuzu ödeyemeyiz. Allah razı olsun, bizi de iki gece Denizli&[#]8217;deki konaklarında çok güzel ağırladılar.


Hâlbuki Hilal Hanımefendi hastalanmış, seruma bağlanmış. Ben Marmaris&[#]8217;ten yola çıkarken sekreterlerinden korumalarından öncelikle ağızlarını aradımdı. Bir programları veya mazeretleri olur diye. Şu inceliğe bakın, onlar da hastalığın söylenmemesini sıkı sıkı tembih etmişler.


Denizli&[#]8217;ye girerken eskort karşıladı, bizi doğru konağa getirdi. Denizli&[#]8217;nin kendisi de, Vali Konağı da büyüklükte Zonguldak&[#]8217;ımıza on basar. Konaktaki salonların birinde Hilal Hanımefendi kolunda serum bizi karşılayınca biz donduk kaldık.


&[#]8220;Söyleseydim gelmezdiniz&[#]8221; deyince nasıl duygulandığımızın takdirini siz okuruma bırakıyorum.


Akşam Vali Beyle kucaklaştık. Yanında bizim Saltukova Belediye Başkanı Adil Düzlü, Zonguldak&[#]8217;ın futbol camiasında çok sevilen antrenör Resul Kumaş ve Denizli Üniversitesi&[#]8217;nde okuyan bir gariban Zonguldaklı öğrenci. Hepimiz on kişi kadarız, yemeğe oturduk. Hilal Hanımefendi serumu atmış misafirleriyle tek tek ilgileniyor. Vali Bey o muhteşem nezaketiyle esprili ve şen şakrak.


Hep Zonguldak&[#]8217;ı soruyor ve konuşuyor. Zonguldak&[#]8217;ın Denizli Büyük Elçisi. Denizli&[#]8217;nin Belediye Reisi, Denizli&[#]8217;ye gelen Zonguldaklıların Yavuz Bey&[#]8217;e sevgisine imreniyormuş. Yavuz Bey üniversitede tahsil yapan elliden fazla gence yardımda bulunuyormuş.


Dile kolay. 20 sene Safranbolu-Bartın-Zonguldak havzasında görev yapmış, kendini özbeöz hemşerimiz görüyor. Ben yanındayken Zonguldak merkezinde yeni yapılan Acılık Camisi&[#]8217;nin cenaze namazı kıldırılan iki bin metrekare kadar kapalı alanı için mermercilerden bedelsiz mermer temin etti. Bu işin sırrı şöyle: Yavuz Bey Zonguldak&[#]8217;taki bildiğimiz çalışkanlığı ile Denizlili (ilçeler dâhil) bütün sanayi ve ticaret sektörünün takdirini çabucak kazanmış. Bu mermercilerin de iş hacimlerini beş misli artırmalarını sağlamış. Bilhassa ihracat ve pazarlamalarına çok destek vermiş. Şimdi en çok üzüldüğü diğer sektörlerdeki krizden sebep kapananlara çare bulamayışı. Fırsat buldukça Denizlilerle konuştuğumda Yavuz ve Atilla Bey den memnun olduklarını duydum ve çok hoşuma gitti.


İftihar ettim, ne de olsa Yavuz Bey Zonguldaklı.


Hilal Hanımefendi bizi Buldan&[#]8217;a getirdi. Hilal Hanımefendi&[#]8217;nin Türkiye&[#]8217;de muhiti çok. Otobüslerle gelen tanıdıklarından sebep Buldan&[#]8217;a iş yağıyor. Buldan Kaymakamı&[#]8217;nın öğretmen olan eşi de çok akıllı ve cana yakın mütevazı bir hanım. Eşimin de terziliği var.


Beni yorulunca kaldırımlarda, kahvehanede Buldanlılarla baş başa bıraktılar. Kıymeti bilinmeyen şahane dokumaların içinde saatlerce yüzdüler, gene doyamadılar. Üçü de ekspertiz, üçü de zevk sahibi. Dokumacılar bunlara bayıldı. Anadolu&[#]8217;nun pırıl pırıl, bozulmamış sanatkârları &[#]8216;ilgileneceğiz&[#]8217; diye deli divane oluyorlar. Denizli&[#]8217;ye ancak akşam dönebildik.


Vali Bey bizi bekliyor, hemen hazırlandık. Atilla Çınar ve Cemile Hanım&[#]8217;ın davetlisi olarak polisevine geldik. Polisevi stadyumdan büyük bir parka sahip. Bizim polisevinden beş misli büyük bir saray.


&[#]8220;Birkaç gün daha kalın&[#]8221; samimi ısrarlarına &[#]8220;başka tarihte inşallah gene geliriz. Sizi de bekleriz&[#]8221; temennilerimizle yola çıktık.


Çok özlediğimiz Zonguldak&[#]8217;ımıza kavuştuk.


Hasta olmasına rağmen bizi misafir eden hakiki bir Osmanlı Sultanı olan Hilal Hanımefendi&[#]8217;ye, her yönüyle çok değerli Yavuz Erkmen Beyefendi&[#]8217;ye içtenlikle teşekkür ettik. Kadife eldivenli, demir pençeli Atilla Çınar ve Eşinin ilgisi de bizi sevindirdi, sağ olsunlar.


İşte böyle sabırlı okurlarım. Sizi Kozmik Oda&[#]8217;dan, Ergenekon&[#]8217;dan, Domuz Gribi&[#]8217;nden, televizyon hapsinden uzak tutabildimse, ne mutlu.


Sağlıkta ve huzurlu olmanızı dua ederim.


[*][*][*]


Anadolu&[#]8217;da Vakit Gazetesi&[#]8217;nin İletişim Koordinatörü ve Muharriri Sami Özey&[#]8217;in 29 Aralık 2009 Salı günkü yazısında Denizli Valisi Yavuz Erkmen ve Emniyet Müdürü Atilla Çınar ile ilgili yorumu:


&[#]8220;Denizli dendiği vakit en önce hatırladığımız kişilerin başında Vali Yavuz Erkmen Beyefendi gelir.. Vali Beyi eskiden tanırız..


Kibar, zarif ve halkıyla bütünleşmiş idarecilerimizdendir Yavuz Bey!.. Zonguldak Valisiyken radyo programlarımda sık görüşürdük, ancak Denizli&[#]8217;ye atandığından bu yana doğrusu hiç görüşmemiştik..


Elbette Denizli&[#]8217;ye gitmişken Vali Beyi görmemezlik edemezdik..


Denizli&[#]8217;de olduğumuzdan kendilerini haberdar ettik.. Sağolsun, Vali Bey, Denizli Emniyet Müdürü Atilla Çınar&[#]8217;la birlikte ziyaretimize geldi..


Vali Bey&[#]8217;le Pamukkale&[#]8217;de kaldığımız Colossae Thermal Otel&[#]8217;de ve bu toplantıya renk katmak için Necmettin Öztürk&[#]8217;ün İstanbul&[#]8217;dan getirdiği usta sanatçı Ömer Çelik&[#]8217;in duygulu nameleri eşliğinde beraberce sohbet ettik, hasret giderdik..


Vali Yavuz Erkmen, Denizli için gerçekten bir şans!.. Bir kere yüzünden tebessüm eksik olmuyor.. Meşhur kelamdır; yüzü gülen kişinin kalbi de merhametli olur.. Allah yolunu açık etsin Vali Bey&[#]8217;in!..


Emniyet Müdürü Atilla Bey de aynı şekilde.. Sivas&[#]8217;ın yiğit bir evladı.. Zaten Vali Bey&[#]8217;le Zonguldak&[#]8217;ta da birlikte çalışmışlar.. Şimdi de Denizli halkının mutluluğu için bir arada mesai harcıyorlar..


Kısacası; Deniz&[#]8217;de asayiş berkemal!..&[#]8221;