Kurbağa yarışı düzenlenir.

Tüm kurbağalar, ırmak kenarında toplanır.

Yarışmacılar yerini alır...

Seyirciler tribünü doldurur.

Derenin kenarındaki en yüksek ağaca ilk çıkan yarışmayı kazanacak.

Yarışma başlar...

Seyirci alkışlar.

Bu arada kendi aralarında konuşurlar.

Konunun özeti...

Hiçbir seyirci yarışmacıların yüksek ağaca çıkacağına inanmaz.

Hem eğlenirler...

Hem alkışlarlar.

Tezahürat yaparlar.

Ara ara da konuşular.

- O ağaca çıkmak imkansız.

Kimse başaramaz.

Mümkün değil.

Vesaire gibi...

Yarışmacılar gayretli...

Zaman zaman konuşulanları duyarlar.

- Zavallılar!

Hiçbiri başaramayacak.

Belli zaman sonra...

Duymazdan gelirler.

Yorulurlar...

Ümitleri kırılır.

Yarışmacılar teker teker çekilir.

Yarışı bırakırlar.

Tek bir kurbağa bırakmaz.

Yoğun mücadele verir.

Sonunda başarır.

Seyirci hayret içerisinde...

- Nasıl başarır?

Yarışmacılar şaşkın.

Üzgün.

- Keşke yarışı bırakmasaydık.

Biz ondan daha güçlüyüz.

Dirayetliyiz...

Biz de başarabilirdik.

Tabii bir yandan herkes merak içerisinde...

- Nasıl başardı?

Ödülünü almak için gelince sorarlar...

- Nasıl başardın?

Tepki vermez.

O anda anlaşılır.

Başaran kurbağa sağırdır.

Seyircinin konuştuğunu duymaz.

Mücadeleye devam eder.

Ve başarır.

[*] [*] [*] [*]

Büyükler öyle derdi.

Bazen "kör" olmak gerek...

Her şeyi görmek doğru değildir.

Görmezden gelmek gerekir.

[*] [*] [*] [*]

Bazen dilsiz olmak gerek...

Her bildiğini, her yerde konuşmak doğru değildir.

Daha doğrusu...

Her doğru her yerde söylenmez.

Burada düstur şudur...

Her zaman doğru söyle...

Her doğruyu her yerde söyleme...

[*] [*] [*] [*]

Bazen sağır olmak gerek...

Tam bu hikayedeki gibi...

Hayallerimiz...

Ümitlerimiz var.

Çalışıyoruz...

Çabalıyoruz.

Onun için kulaklarımız her daim açık olmalı.

Sadece olumsuzlukları...

Art niyetlileri duymamak gerekir.

Başarmak için hedefimize ulaşacağımızı söyleyenler...

Yol gösterenler olacaktır.

Onları duymalıyız.

Onun haricinde "kurbağa sesleri"ne kulaklarımızı tıkayalım.

[*] [*] [*] [*]

Sözün özü...

Doğruyu görmek...

Doğruyu söylemek...

Doğruyu duymak...

Gerisi hikaye...