Hırstır...

Hırs, insanı kör eder.

Bir insan kör ise, Allah'ın rahmetini üzerine çeker.

Kör olmadığı halde hırsından kör etmişse kendini, rahmet ondan uzak olur.

[*] [*] [*] [*]

Kaz, toprakta...

Suda ne bulursa yer.

Yemediğini de bir yere gömer.

Kazın hırsının sebebi ise, sahibine güvenmemesidir.

[*] [*] [*] [*]

Çok eski zamanlarda...

İflas etmiş bir tüccar...

Hırsız, dolandırıcı...

Yakalanır.

Kadının huzuruna çıkarılır.

Kadı onu hapse mahkum eder.

Hırsız huyundan vazgeçmez.

Hapiste de herkesi dolandırır.

Kimsenin cebinde beş kuruş bırakmaz.

Mahkumlar kadının huzuruna çıkarlar.

Durumu anlatırlar.

Kadı, mahkumları kurtarmak için müflis, hırsızı bırakmaya karar verir.

Hırsız sevineceğine itiraz eder:

- Aman kadı hazretleri...

Bu zindan benim cennetim.

Ekmek kapım.

Beni salıvermeyin.

Ben dışarıda ne yaparım?

Kadı bunu bırakmakla kalmadı.

Bu hırsızı, uğursuzu "herkes tanısın" diye on dilde tellal tuttu.

O devirde adetti.

Adamı bindirdiler deveye...

Şehirde gün boyunca gezdirdiler.

Tellallar on dilde adamın hırsızlığını, uğursuzluğunu çığırdılar.

Deveci ise, akşam alacağı saman parasını hayal ediyordu.

Gün böyle akşam oldu.

Deveci daha fazla dayanamadı:

- Yeter artık. Benim saman paramı ver.

- Bre gafil! Sabahtan beri on dilde ilan ederler.

Ben müflis bir adamım.

Duymaz mısın?

[*] [*] [*] [*]

Mevlana Hazretleri böyle anlatır.

Kıssa böyle...

Ya hisse?

Bu dünya herkesi çulsuz gönderen bir müflistir.

Bir hayduttur.

Bir hırsızdır, ömürleri çalan...

On dilde halka durumu ilan eden tellallar peygamberlerdir.

İnsanları hep doğru yola çağırırlar.

Ömürleri böyle geçer.

Hırs sahibi insanlar ise, saman parası hırsıyla duyduğunu duymaz, gördüğünü anlamaz hale gelen o deveci gibidir.

Deveci gibi kalbi kararmış olanlar...

Hırsa kapılanlar...

O ilahi elçileri duymazlar.

Müflis bir hayduttan başka bir şey olmayan dünyaya aldanırlar.

Dünyanın makamlarına, mevkilerine, servetlerine kendilerini kaptırırlar.

Bir hataya düştüklerinde, çırpınırlar.

Onu telafi etmeye çalışırlarken, daha büyük zarara uğrarlar.

[*] [*] [*] [*]

Allah bizi zarara uğrayanlardan eylemesin.

Kalp ile dil...

Lokman Hekim ve yardımcısı, bir kabile reisine misafir oldu.

Ev sahibi onlara bir koyun kesti.

Lokman Hekim, yardımcısını denemek istedi.

- Git o hayvanın en temiz iki azasını bana getir.

Yardımcı, koyunun dili ve kalbini Lokman Hekim'e getirdi.

Başka bir akşam...

Başka bir yere konuk oldular.

Yine bir koyun kesildi.

Lokman Hekim, yardımcısını yine gönderdi.

- Git o hayvanın en pis iki azasını bana getir.

Yardımcı yine kalp ile dil getirdi.

[*] [*] [*] [*]

Bilmişti...

Tebrik etti.

Şöyle açıkladı;

- İnsanın ve hayvanın en pis ve temiz yeri, kalbi ve lisanıdır.