Yerde tane taneydi.
Çoğaldı.
Yükseldi.
Topladık.
Sıkıştırdık.
Üst üste koyduk.
Şekil verdik.
Burnuna havuç soktuk.
Gözleri kömür...
Kafasına şapka taktık.
Boynuna atkı astık.
Eline süpürge verdik.
El birlik olduk.
Kardan adam yaptık.
[*] [*] [*] [*]
Mutlu olduk, karşımızda görünce...
Sert iklimde sıkı durdu.
Dondan etkilenmedi.
Hatta pekişti.
Soğuğa direndi.
Havalar ısınmaya başlayınca...
Gevşedi.
Yumuşadı.
Önce burnu düştü.
Burnu düşünce, şapkasını aldık.
Atkıya da gerek yoktu.
Yumuşak kişiye şapka yakışmaz.
[*] [*] [*] [*]
Şapka, adam işidir.
Düşerse yere...
Ar düşer.
Namus düşer.
Utanır, adam olan.
Bakamaz kimsenin yüzüne...
Onun için şapkayı düşürmeden aldık kafasından.
Bizden çıktı artık.
O zaman çektik omuzlarından atkımızı...
Yavaş yavaş erimeye başladı.
Tüm pisliklere karşı elinde tuttuğu...
Silah gibi tuttuğu...
Üzerindeki adamlık gibi...
İnsanlık gibi tuttuğu...
Kimlik gibi taşıdığı süpürgesi düştü.
[*] [*] [*] [*]
Geriye; hımbıl...
Yumuşak...
Olduğu yerde eriyen...
Eridiğinin farkında olmayan...
Bir görüntü kaldı.
Güneşle eridi.
Yağmurla aktı gitti.
Ardından yerinde yeller esti.
[*] [*] [*] [*]
Bir kardan adam.
Eridi gitti.
Bitti.
[*] [*] [*] [*]
Biz böyle çok insanlar gördük.
Parça parça topladık.
İlmek ilmek işledik.
Baş tacı yaptık.
Sonra...
Bir ilmek kaçtı mı?..
Çözülüp gittiler.
Şimdi yerlerinde yeller esiyor.
[*] [*] [*] [*]
Bu millet çok kar gördü.
Çok zor gördü.
Çor kardan adam...
Çok zordan adam...
Yaptı...
Besledi, büyüttü...
İyisini de...
Kötüsünü de gördü.
Hep birlikte gördük...
[*] [*] [*] [*]
Ve hepsi kendi tercihini kendi yaptı.
Kiminin burnu uzadı...
Pinokyo gibi...
Havuç gibi uzadı, düştü.
Başındaki şapkasına sahip çıkamadı.
Aslında şapka akıldı.
Yükseklerde aklı bulandı.
Beyni döndü.
Yaptı bir çok hata...
Ve en kötüsü...
Ellerindeki güven...
Kötülüğe karşı verilen imkan...
Pisliğe inat tuttukları süpürge...
İlk fırsatta bıraktılar.
Ve millet...
Hep adamına göre davrandı.
[*] [*] [*] [*]
Bundan sonra da böyle olacaktır.
Ne yaparsanız yapın.
Kim olursanız olun.
Mesleğiniz, makam, mevkiiniz...
İşiniz, gücünüz...
Herkes adamlığı kadar ayakta kalır.
O kadar yaşar.
[*] [*] [*] [*]
Elinde çalma imkanı olmayan...
Çalmak için fırsat geçmeyen...
Namussuzluk yapma şansı olmayan...
Vesaire...
Doğruluk sınavına girmeyen insanlara bakın.
Onların dürüstlüğü sınavda belli olur.
O zaman not verilir.
Yoksa...
Gerisi lafı güzaftır...
[*] [*] [*] [*]
Allah, bizi doğru yoldan ayrılmayan kullarından eylesin.
