Zonguldak&[#]8217;ı seven...
Taşına, toprağına&[#]8230;
Varlığına, yokluğuna&[#]8230;
Kömürüne, santraline&[#]8230;
Siyasetçisine, bürokratına&[#]8230;
Ereğliliye, Çaycumalıya&[#]8230;
Alaplılıya, Gökçebeyliye&[#]8230;
Kozluluya, Kilimliliye&[#]8230;
Devrekliye, Beycumalıya&[#]8230;
Trabzonluya, Rizeliye&[#]8230;
Giresunluya, Artvinliye&[#]8230;
Ve dahası&[#]8230;
Yoluna, hatta yolsuzluğuna&[#]8230;
Suyuna, susuzluğuna&[#]8230;
Yokuşuna, düzüne&[#]8230;
Kaldırımlarına, merdivenlerine&[#]8230;
Katlanır&[#]8230;
Tıpkı başlıkta yarım kalan cümle gibi&[#]8230;
Gülü seven dikenine katlanır.
Başkaca yeriniz yoksa gidecek&[#]8230;
Katlanırsınız.
Kaçacak cesaretiniz yoksa&[#]8230;
Zonguldak&[#]8217;a mahkumsunuz.
Ya gidemiyorsunuzdur.
Gücünüz yoktur.
Ya bırakamıyorsunuzdur.
Çok seviyorsunuzdur.
Sonuç değişmez.
Severek ya da sevmeyerek kalırsınız.
Sonuçlarına katlanırsınız.
Biz Zonguldak&[#]8217;ı vatan bildiğimizden gitmiyoruz.
Çıkar yollarımız var.
Sonuna kadar buradayız.
Büyük Dedem, yedi cephede savaşıp gelmiş.
Mezarı Akköy&[#]8217;de&[#]8230;
Dedem, Akköy&[#]8217;de vermiş yaşam savaşını...
İzmir&[#]8217;e kadar uzanmış gurbetçiliği&[#]8230;
Fırsatlar çıkmış önüne&[#]8230;
Hepsini bırakmış oralarda.
Yerleşmemiş Cumaovası&[#]8217;na&[#]8230;
Gelmiş Akköy&[#]8217;e&[#]8230;
Babam hep Akköy&[#]8217;de&[#]8230;
Biz de öyle&[#]8230;
[*] [*] [*] [*]
Dünyanın en güzel yeri neresidir?
Bana sorsalar, Akköy&[#]8230;
Elbette daha güzel yerler vardır.
İşin aslı duygusaldır.
Doğup-büyüdüğün yerdir&[#]8230;
Öyle değil&[#]8230;
Mezarımın kazılacağı yerdir, memleketim.
[*] [*] [*] [*]
İşte bunun için katlanıyoruz, tüm olumsuzluklara&[#]8230;
Gideceğimiz yer çok.
Vatan bileceğimiz yer yok.
Ondandır çırpınışımız.
Bizim çocuklarımız buradalar.
Nereden geldiği belli&[#]8230;
Annesi-babası belli&[#]8230;
Diğerleri için de öyle&[#]8230;
Sadece nereye gidecekleri belli olmayan insanlara teslim etmemeliyiz, kentimizin kaderini&[#]8230;
Kendimizin kaderini&[#]8230;
[*] [*] [*] [*]
Derler ki, adamın biri uzun yola çıkmış.
Barınacak, sığınacak yurt arıyor.
Nihayet bir köyü uzaktan görebilmiş.
Köye varmadan bir çobanla karşılaşmış.
- Kardeşim!
Ben öyle kötü bir yerden geliyorum ki; oranın insanları sevgisiz.
Merhametsiz, acımasız.
Söyle bana, bu köyün insanları nasıldır?
- Bu köydeki insanlar da öyledir.
Adam oraya hiç uğramaz.
Çeker gider başka köy aramaya&[#]8230;
Aradan zaman geçer.
Başka bir yolcu gelir.
Sorar çobana&[#]8230;
- Kardeşim!
Ben iyi insanların olduğu&[#]8230;
Hakkın, adaletin olduğu&[#]8230;
Sevginin, merhametin olduğu bir yerden geliyorum.
Bu köyün insanları nasıldır acaba?
- Bu köyün insanları da aynen öyledir.
[*] [*] [*] [*]
Biz neysek&[#]8230;
Neyi arıyorsak.
Karşımıza o çıkar.
Hemen çıkmayabilir.
Beklediğimiz gibi çıkmayabilir.
Kendimizi yeniden yoklamalıyız.
Tabi diğer sonuçlar da var.
Bunlar da ayrıca imtihan sebebidir.
Niyetimiz, düşüncelerimiz bizden ayrı değildir.
[*] [*] [*] [*]
Gül misali&[#]8230;
Önümüzde iki yol var.
Dikeni görüp gülden vazgeçmeyeceğiz.
Ya da gülün hatırına dikeni görmezden geleceğiz.
Her halükarda bileceğiz ki, gül var.
Diken var.
Dikene de sarılmayacağız.
[*] [*] [*] [*]
Zonguldak&[#]8217;ın güllerine ve dikenlerine ithaf olunur&[#]8230;