Fi tarihi...

Birbirini seven iki kardeş...

Halil...

İbrahim...

Halil; evli, çocuklu...

İbrahim, bekar.

Evleri ayrı...

Ancak birlikte çalışırlar.

Birlikte eker-biçerler...

Ne mahsul çıkarsa, eşit pay ederler.

Böyle geçinip giderler.

Her yıl olduğu gibi...

Ekini biçerler.

Harman alırlar.

Samanı ayırırlar.

Buğdayı eleyip...

Tozunu savurup yığın yaparlar.

Harmanda ikiye ayırırlar.

Sıra taşımaya gelir.

Halil çuval almaya gider.

İbrahim düşünür.

- Abim evli...

Çocukları var.

Hanımı var.

Ben ise bekarım.

Benden daha fazla buğdaya ihtiyacı var.

Kendi yığınından biraz buğday alır...

Ağabeyinin yığınına atar.

Halil gelir.

Çuvalı kardeşine verir.

İbrahim'in yığınından bir çuval doldururlar.

İbrahim ambara gider.

Bu sırada Halil düşünür.

- Ben evliyim.

Çocuklarım var.

Çok şükür geçiniyorum.

Kardeşim bekar.

Evlenmesi lazım.

Yuva kuracak.

Düğün-dernek yapılacak.

Onun daha çok ihtiyacı var.

Kendi yığınından İbrahim'in yığınına biraz buğday atar.

İkisi aynı düşüncededir.

Halil ambara gider...

İbrahim atar.

İbrahim gider...

Halil atar.

Derken...

Taşırlar.

Akşam olur.

Taşıma bitmez.

Üzerini örterler...

Ertesi gün devam ederler.

Şaşırırlar.

Ambarlar dolar.

Ama buğday bitmez.

Allah, Halil-İbrahim'in davranışlarını çok beğenir.

Emeklerini bereketlendirir.

Bereket hikayesi...

Buradan gelir.

[*] [*] [*] [*]

Bakın evinize...

Kardeşinize...

Ne kadar bereketlisiniz?

[*] [*] [*] [*]

Bunun bir de ortaklık hikayesi var.

İki kardeş ortak bakkal dükkanı açarlar.

İşleri açılır...

Büyür...

Derken...

İşler tersine döner.

Düşünürler.

Çare bulamazlar.

Ortaklardan biri, dükkandan dışarı şeker taşıyan karıncaları görür.

Halbuki bu karıncalar daha önce dükkana toprak taşırlardı.

Durumu ortağına anlatır.

Ortak hatayı kendinde bulur.

- Ben önceden eve malzeme alırken en iyisini sana veriyordum.

Şimdi yumurtanın irisini kendime alıyorum.

Hatasını anlar.

Helallik alır.

Benzer hikayeler çok.

[*] [*] [*] [*]

Ama ana fikir hep aynı.

Önce kardeşin...

Öz kardeşin...

Üvey kardeşin...

Din kardeşin...

Miktar önemli...

Ama bereket istiyorsan...

Kendin için istediğini, onun için de isteyeceksin.

Bu kadar sade...

Kalın sağlıcakla...