Zonguldak'ta "gazeteciliğin kitabı"nı yazacak kadar deneyimli bir meslek büyüğüm, "Senin bu kadar salak, düşüncesiz rakiplerin olduğu sürece zirvedeki yerini 20 yıl daha korursun" dedi.
Oysa benim böyle bir niyetim yok.
Gerçekten işimi büyük bir keyif alarak yapıyorum.
Biz, Zonguldak'ta; yolsuzluk, arsızlık, hırsızlık, nitelikli dolandırıcılık haberlerini yapıyoruz, kendini bize rakip görenlerse, geçinmek için bizi yazıyorlar!
Üstelik bunlarda sibop kadar akıl yok!
Yazdıkları her haber, gücüme güç katıyor!
Kazancımı artırıyor!
Ben, bu lastik kafalıların yerinde olsam, Ali Rıza Tığ'ı hiç yazmam!
Gündemden düşmesini sağlarım!
Ama o zaman bunlar yazacak bir şey bulamazlar!
Her yazısında, programında, haberinde sadece Ali Rıza Tığ'ı gündem yapan bir yüzsüze, çalıştığı işyerindeki arkadaşları bile, "Her yazında Ali Rıza Tığ var! Bu durum sende kompleks oluşturmuş! Ali Rıza olmasa, ne yazacaksın?" diyebiliyor!
Ben gerçekten eğleniyorum!
Çünkü kamuoyunda şöyle bir algı oluşuyor...
Adam; yazıyor, çiziyor, parasını kazanıyor, oturuyor, konuşuyor, işine bakıyor!
Diğerleriyse, boşuna çene yoruyor!
Gazetecilik konusunda bizimle yarışmak isteyen, bizden daha iyi haber yapacak!
Gazetecilik konusunda bizimle yarışmak isteyen, bizden daha çok haber yapacak!
Gazetecilik konusunda bizimle yarışmak isteyen, bizden daha fazla özel haberler yapacak!
Akşama kadar "Ali Rıza Tığ ve Pusula" dedikodusu yapmak, sizleri iyi bir gazeteci yapmaz!
Yapsa yapsa "mahalle kadını" yapar!
Bugün de köşemi kurtardığınız için sizlere teşekkür ederim, mahalle kadınları!

Oğlu ile aynı odayı kullanan beyler!
Zonguldak'ta oğlu ile aynı odayı kullanan isim sayısı ikiye çıktı!
"Nasıl olur?" demeyin!
Oluyor işte!
Adam, oğlu ile aynı yatak odasını kullanıyor!
Allah'tan bunlardan birinin oğlu bekar!
Diğeri evliydi, artık değil!
Oğlu, konuştuğunda mangalda kül bırakmayan kişiyi yatak odasında yakaladı!
Sonrasında neler olduğunu yazsam, kim olduğu ortaya çıkar!
Toplumda çok saygın biri!
Gazipaşa'da onu herkes tanıyor!
Caddede ona herkes selam veriyor!
O, çok büyük bir adam!
Çok mühim bir adam!
Herkes "arsız, hırsız, yolsuz", bir tek o dürüst!
Bir de onun "dürüst" dedikleri dürüsttür!
Çünkü o, her şeyi bilir!
Zonguldak'ın en dürüst insanıdır, kendileri!
"Baharda açan güller,
Gonca iken sararsa...
Ayrılan kalplerimiz
Yıllarca hasret kalsa..."
Yazının fon müziği: Bekir Sıtkı Sezgin

Ortalık yanıyor!
Kiminle sorun yaşasam, basında birlikte hareket eden grup karşıya geçiyor!
Kiminle görüşsem, basındaki ekip, o kişinin karşısına geçiyor!
Bu, öyle eğlenceli bir hal aldı ki!
Ama bu grubun belkemiği sayılabilecek biri ile üstü örtülü bir temas oldu!
Duysalar, çıldırırlar!
O kişiye demediklerini bırakmazlar!
Ortalık yangın yerine döner!
O nedenle bu teması bir süre gizli tutmayı düşünüyorum!