I. Dünya Savaşı'ndan sonra 1919 yılında Fransız şirketlerinin haklarını korumak bahanesiyle Fransız askerleri önce Zonguldak'ı, ardından da Karadeniz Ereğli'yi işgal etmişler! Ancak Zonguldak ve çevresindeki Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerine bağlı güçlerin karşı koymasıyla tehlikeye düşmüşler ve 21 Haziran 1920'de de bölgeyi terk etmişler!
Zonguldak’ta kalan Fransızların kent yaşamına, mimarisine kattıkları değerler ortada!
Fener Mahallesi, Fransızların eseri!
Bahçelievler Mahallesi’ne de Fransızların eli değseydi!
İncivez böyle mi olurdu?
Bazen, “Keşke Fransızlar Zonguldak’ta daha uzun süre kalsalardı” diye düşünüyorum!
Zaten sadece Zonguldak ve Ereğli’de kömür üretimini yönetiyorlardı!
Zonguldak Merkez, Kozlu ve Kilimli hala işgal altında değil mi?
Fransızlar kalsaydı daha mı kötü olurdu?
Bir kentin yüzde 80’i kaçak olabilir mi?
İmar barışından sonra bu kaçak yapıların ne kadarı yasal hale dönüştü onu bile bilmiyoruz!
Gariban bir Zonguldaklı kaçak inşaat yapsa devletimiz hemen üzerine çöküyor!
Ama devleti yönetenlerin gözünün içine baka baka kaçak bina yapanlara hiçbir şey olmuyor!
Zonguldak’ı Fransızlar yönetse, zimmetçiler, nitelikli ve niteliksiz dolandırıcılar, katiller, kömürcüler, tefeciler bu kadar rahat hareket edebilirler miydi?
Hemşehrilik ayağına kentin içine edebilirler miydi?
Üstelik Zonguldak’ın bir kimliği olurdu!
Fransızca öğrenir, adamların ne dediğini anlardık!
Derdimizi anlatırdık!
Hala ne dediği/ne demek istediği anlaşılmayan insanlarla yaşamak zorunda kalıyoruz!
Kentimize Fransız kalıyoruz!

Zonguldakspor ve güven sorunu

Zonguldakspor Futbol Kulübü Basın Sözcüsü Şükrü Öztürk,”İlkini 14 Haziran’da yapmamız gereken olağanüstü kongremizi çoğunluk sağlanamadığı için bugüne ertelemiştik. Şu ana kadar aday çıkmadığı ve liste oluşmadığı için bugün ikinci kez yapmamız gereken kongreyi yine ertelemek durumunda kaldık. Üçüncü kez yapacağımız kongreyi 3 Temmuz 2025 tarihinde saat 17.00’de Dedeman Otel’de yeniden gerçekleştirme kararı aldık. Talipli varsa o tarihte gelsin aday olsun. Sosyal medyada çok yazanlar var. ’Demirler bıraksın, yönetimde şu isimler olmasın diye’ Tamam biz bırakalım ve yönetimde olmayalım. Buyurun liste yapın siz aday olun. Ama ilk iki kongrede böyle bir aday çıkmadı. Biz 3 Temmuz’a kadar hazırlıklarımızı yapacağız. Bu süreçte destek gelirse şampiyonluğa oynayacak bir takım kapacağız. Gelmezse sıradan ortalarda yer alacak bir ekip yapacağız. 3 Temmuz’a kadar hazırlıklarımızı tamamlayıp bekleyeceğiz” demiş!
Kulübün 79 üyesi vardı!
Üye sayısı 4 adet artmış!
83 olmuş!
83 üyenin kim olduğunu kamuoyu bilmiyor!
Ama biz bu 83 kişinin neredeyse tamamının Demir ailesinin belirlediği isimler olduğunu biliyoruz!
Bu tabloda Demir ailesinin onay vermediği bir kişinin seçimi alması mümkün değil!
Üye sayısı 83 olan bir kulüp önümüzdeki sezon için 95 adet kombine satmış!
Kulübün 83 üyesi kombine almamış!
Onursal Başkanlar kombine almamış!
Eski başkanlar kombine almamış!
Yönetim Kurulu kombine almamış!
Vali almamış!
Milletvekilleri almamış!
Belediye Başkanları almamış!
İş insanları almamış!
Zonguldaklılara “Niye kombine almıyorsunuz?” diye kızıyorlar!
Zonguldak insanının aklı ile dalga geçiyorlar!
“Zonguldakspor Futbol Kulübüne
kimse sahip çıkmadı, biz sahip çıktık” demek için yapıyorlar!
Kulübü isteyen biri çıkınca, para istiyorlar!
Borçları da ödeyeceksiniz diyorlar!
Yani öyle birinin çıkıp, Demir ailesinin onayı olmadan başkan olması mümkün değil!
Neymiş, Zonguldakspor Futbol Kulübü’nün talip olduğu yere 14 kişi talip olmuş!
Nasıl olurmuş?
Doğru ya Zonguldak’ın sahibi sizsiniz!
Sizin izniniz olmadan bir yere talip olanlar çok büyük yanlış yapmışlar!
Özür dileseler kabul eder misiniz?
Bürokratik engellerden söz ediyorlar!
Zonguldak Valisi Osman Hacıbektaşoğlu’na kızıyorlar!
Ama bunu dillendiremiyorlar!
Bir ara Vali Osman Hacıbektaşoğlu’nu onursal başkan yapacaklardı!
Vali Osman Hacıbektaşoğlu onurlu olduğu için böyle bir sıfata tav olmadı!
Zonguldakspor Futbol Kulübü’yle ilgili Zonguldak kamuoyunda bir güven sorunu var!
Önce bu sorun aşılmalı!

Devletin Zafer Sağlam’a gücü yetmiyor mu?

Zonguldak-Ankara karayolunun 8’inci kilometresinde Zafer Petrol Ürünleri Turizm-İnşaat-Nakliyat-Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından işletilen Shell Akaryakıt istasyonu önündeki bölünmüş yol bir türlü bölünmüyor!
İstasyon sahibi Zafer Sağlam, Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı olduğu için mi bölünmüyor?
Bu istasyonun yeri Orman Bakanlığı’na ait!
Orada yıllardır açılmayan bir tesis inşaatı var!
Tesis açılsa başka bir şey olacak!
Ormanın malı deniz mi?
Devlet malına neden sahip çıkmıyor!
Orman, çalı kesen köylüye ceza yazıyor!
Ama Zafer Sağlam’a gücü yetmiyor!
Öyle mi?

Günün Fıkrası: Karısı olabilir

Bir Profesör, "Yiyecek mi, yoksa cinsellik mi önemli?" konusunu araştırmak üzere bir deney yapıyor. Bir camekanda bir köşeye erkek fare, bir köşeye dişi fare, bir köşeye de yiyecek (peynir)
koyuyor. Erkek fareyi serbest bırakınca bakalım nereye gidecek...
Erkek fare, peynire gidiyor... Peyniri belki çok seviyor diye, peynir yerine ceviz konuyor... Erkek fare, cevize
gidiyor...Ceviz yerine kek konuyor...
Keke gidiyor...
Bu deney, yiyecek değiştirilerek devam
ediyor... Her seferinde erkek fare yiyeceğe gidiyor...Bunun üzerine profesör:
- Demek ki... Yemek cinsellikten daha önemli,
diye yorum yapıyor...
Asistanı profesöre itiraz ediyor:
- Hocam... Dişi fareyi değiştirelim karısı olabilir!