DÜNYA SU GÜNÜ
3-14 Haziran 1992 tarihlerinde Rio de Janeiro kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı'nda 22 Mart tarihinin "Dünya Su Günü" olarak kutlanılması kararlaştırıldıktan sonra, 22 Mart 1993 tarihinden itibaren her yıl "22 Mart Dünya Su Günü" olarak kutlanmaktadır.
Tatlı su kaynaklarının giderek azalması gerçeğinden hareketle, tatlı su kaynaklarında sürdürülebilir yönetim anlayışının egemen olması sonucu başlayan ve her yıl ayrı bir tema, bu temaya uygun bir savsöz (slogan) belirlenerek düzenlenen etkinliklerle; suyun canlı yaşamındaki önemi vurgulanmaktadır.
Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı (UNCED) tarafından Dünya Zirvesi (Earth Summit) başlıklı toplantıda kabul edilen ve "Birleşmiş "Milletler - Su (UN-Water)" adıyla kutlanan bu özel günün maddi temeli "su" ve "su kaynağı" olup; ilimizin sahip olduğu bu doğal değeri, bu kaynak değeri bırakın gereği gibi korumayı, yeterince koruyabiliyor muyuz?
İl coğrafyamızda Gökçebey dışındaki ilçelerimizin Karadeniz'de kıyısı olup; toplam seksen kilometrelik Zonguldak kıyı şeridindeki yalıyarlar (falezler), ağızlar (akarsu ağızları), koylar, kumsallar yanında ilçelerimizin tümünde ırmak, çay, dere sözcükleriyle tanımlanan irili ufaklı akarsular; ikisi termal su olan yeraltı suları, gelecek kuşaklara aktarılması gereken kaynak değerlerdir.
Geçmişin emaneti olan bu varsıllık kaynakları ile bunların kullanımlarından doğan sorunlar ve olası tehditler belirlenip "22 Mart Dünya Su Günü"nde kamuoyuna açıklanırken; bir eylem planı hem de acil eylem planı hazırlanırsa, bu özel gün daha bir anlam kazanır.
Bunun dışında söylenenler, lafla torba doldurmaktır...
KDZ. EREĞLİ VE YAKIN ÇEVRESİNDEKİ SU KAYNAKLARI
Ereğli ve yakın çevresinde "deniz", "akarsu" ve "yeraltı suyu(1)" olmak üzere üç farklı doğal su kaynağı türü olup; bunlar içerisinde antikçağda "Pontus(2)" sözcüğüyle tanımlanan deniz, "Karadeniz" adıyla anılan bir iklim kuşağı (Karadeniz İklim Kuşağı) olduğu gibi hem bir coğrafi bölgenin (Karadeniz Bölgesi) hem de yerleşim yerinin (Kdz. Ereğli - Karadeniz Ereğlisi) adı olmuştur.
Antikçağda önce Maryandin (Mariandynoi) sonra süreç içerisinde Herakleia Pontika(3), Bender Eregli(4) adlarıyla anılan doğal coğrafyanın yerleşim alanı seçilmesinin temel nedeni doğasının sunduğu koy (doğal liman) ile yöredeki irili ufaklı akarsuların suladığı bitek koyaklar ve adı geçen akarsuların Karadeniz'e döküldüğü arazilerde oluşturduğu "Danaağzı, Çavuşağzı, Kireçlikağzı, Alacaağzı, Çamlıağzı, Kandilliağzı, Köseağzı, Gülüçağzı, Mevrekeağzı adlı kumsallardır.
Yörenin engebeli arazi yapısı içerisindeki "Gülüç Irmağı, Kan Deresi, Kemer Deresi, Limanbaşı Deresi (Ayazma Deresi), Tabakhane Deresi (Pençeş Deresi), Kabasakal Deresi, Alacaağzı Deresi, Neyren Deresi (Çatal Dere), Karlık Deresi, Yapıyanı Deresi, Ağıllar Deresi, Soğanlı Deresi (Soğanlıçay), Kazan Deresi, Bez Deresi, Han Deresi, Ömerli Deresi, Gümüşsuyu Deresi, Sakindere (Dombay Deresi), Aydınlar Deresi, Kurtsuyu Deresi, Bitli Dere, Hörgüç Dere" adlı tatlı su kaynakları kayıtlara geçmiş belli başlı akarsularıdır.
HAVZA VE AKARSU HAVZALARI
Dağ ve tepelerle sınırlanmış, suları ayni denize, ya da ayni göle veya ayni ırmağa akan ve "bölge" sözcüğüyle tanımlanan "havza" kavramı, Arapça kökenli bir sözcük olup; "havza yönetimi" de, sınırları belirlenmiş alandaki kaynak değerlerin doğal yenilenme, yaşamını devam ettirme sürecini temel alan ve her kaynak değer için en uygun, en dengeli kullanımın sağlanmasını hedefleyen bir yönetim modelidir.
Su havzalarının sahip olup sunduğu doğal olanaklar (doğal coğrafya), havzaların tarihsel geçmişi (tarihsel coğrafya) ve havzaları yurt edinenlerin yaşamlarını sürdürmek için icat ettikleri araç ve gereçlerle yaptıkları iş ve doğayla savaşımını içeren üretim kültürü (kültürel coğrafya) tek tek değil; ait olduğu ya da ilgili olduğu bütünle birlikte, diyalektik bütünlük çerçevesinde incelenmelidir, "Havza Ölçeğinde Koruma"nın olmazsa olmazı...
Temsilcisi olduğum ÇEKÜL Vakfı ve Tarihi Kentler Birliği (TKB) Danışma Kurulu Başkanı Sayın Prof. Dr. Metin Sözen hocamın "Havza, doğanın çizdiği bir sınırlamadır. Bugün konuşacağımız konu, 'havza boyutunda planlama' olup; parça parça olmak yerine birlikte olup, bütünü kurtarmalıyız(5)" sözü de, ülkemizde havza ölçeğinde korumayı gündeme taşıyarak, konunun tartışılmasına yol açmıştır.
Varlığıyla doğal, geçmişiyle tarihsel, kullanımıyla ekinsel özellikler içeren akarsu havzaları, bütüncül bir anlayış temelinde koyak (vadi) adıyla "doğal ve arkeolojik sit alanı" veya "doğal ve kentsel sit alanı" gibi "karmaşık sit alanı(6)" olarak tescil edilip, "koruma-kullanma dengesi" kuralları çerçevesinde ele alınması gereken özel alanlar olup; bu nitelikleri içeren alanların projelendirilmesi de, il ölçeğinde ilgili kurum ve kuruluşların organize çalışmalarıyla gerçekleşir.
Böylesi varsıllık kaynaklarının bulunduğu yöreye yerleşerek yurt edinenlerden emanet aldığımız değerleri araştırmak düşüncesiyle Belediye Başkanımız Sayın Halil Posbıyık ile 2011 yılında birlikte başlattığımız çalışmanın ilk etabı "arkeolojik çalışma(7)" ikinci etabı da doğal coğrafyamızın yerleşim alanı olmasına neden olan su kaynaklarımız oldu.
"Kdz. Ereğli'de Suyun Kullanımıyla İlgili Kültür Mirası Örnekleri Proje Önerisi(8)" adını verdiğim çalışma kapsamında Kdz. Ereğli'de kayıtlara geçmiş, toplam on dokuz adet suyu kullanma kültürü ile ilgili mimari değer olduğunu belirledim.
Bu nicel durum "su kuyusu", "çeşme", "hamam", "sarnıç", "su kemeri/akuadukt (su yolu)", "kanal-kanalet" gibi farklı kullanımları içeren nitel bir çeşitlilik (farklı kullanım türü) içermesine ve bunların her biri ayrı bir kültür mirası olmasına karşın; konuyla doğrudan ve dolayısıyla ilgili "kamu-özel", "kurum-kuruluş" birlikteliğini içeren organize bir çalışma yapılmamıştır.
Bildiğimiz ama bir türlü yaşama geçiremediğimiz "ortak akıl" su gibi aziz bir değerin korunmasıyla gündem maddesi olması dileklerimle...
-------------------------------------------------------------------
DİPNOTLAR
(1) Anadolu'da su kaynağına sahip olan yerler, "küçük akarsu" anlamını içeren "akarca" sözcüğüyle tanımlanmıştır. Kdz. Ereğli'nin tarihi kent merkezini oluşturan yörelerden biri de "Akarca Mahallesi" olup; mahallede iki adet sarnıç, iki adet çeşme ve dört adet kuyu vardır.
(2) Pontus/Pontos: Karadeniz'in antikçağdaki adıdır. Geçmiş dönemlerde kendilerine yeni yurt kolonistler, pazar arayan bezirganlar ya da bir inanç uğruna yola çıkıp yelken basanlar; sisi, yağmuru, fırtınası, dalgası nedeniyle oldukça hırçın bir su kütlesi olan Karadeniz'i, önce "Konuksevmez Deniz (Pontus Auxeinos)" sonraları doğal liman olan koylara, kumsallara demir atıp nimetlerinden yararlanınca, "Konuksever Deniz (Pontus Euxeinos)" sözleriyle tanımlamışlardı.
(3) Herakleia Pontika (Heraclea Pontice) : Herakles adına Karadeniz'de kurulmuş Herakles (Herkül) kenti.
(4) Bender Eregli (Benderekli): Kıyıdaki tekneleri dalgaların yıkıcı etkisinden korumak, teknelerin yük alması ya da taşıdığı yükleri boşaltmak için kıyıya "bend" yapılmasıyla kentin adı önce "Benderekli" sonra "Bender-i Eregli" olarak değiştirilmesi sonucu yörenin uzun bir süre kentin bu adla tanınması, anılması bir toponimi örneğidir.
[*] "Bender Eregli (Bender-i Eregli) / Benderekli (Bender-i Erekli) : İşlek ticaret iskelesi, ticaret limanı.
(5) Sayın Prof. Dr. Metin Sözen'in "Tarihi Kentler Birliği" ile "ÇEKÜL Vakfı"nın 23 Eylül 2011 tarihinde Şanlıurfa'da düzenlediği "Anadolu Buluşmaları" adlı toplantıda "Havza Ölçeğinde Koruma" konulu sunumu.
(6) Karmaşık Sit (Karma Sit): Farklı nitelikteki kültür varlıklarıyla doğal varlığının bir arada olduğu alan. Örneğin doğal sit ile arkeolojik veya doğal sit ile kentsel sit gibi.
[*] 2011 yılında doğal sit alanlarıyla ilgili iş ve işlemlerin Çevre Şehircilik İklim Bakanlığı'na devredilmesiyle doğal sit alanları; "kesin korunacak hassas alan", "nitelikli doğal koruma alanı", "sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı" olarak sınıflandırıldı.
(7) 2011 yılında Tarihi Kentler Birliği'ne sunduğumuz su kemerleriyle ilgili projemiz Tarihi Kentler Birliği yetkililerince yerinde yapılan incelemede "olumlu" bulundu; hazırlık için verilen hibe türü parasal destek 2014-2019 döneminde kullanılamadı. Ayni projeyi revize edilerek bu kez 2021 yılında Zonguldak Valiliği'ne sunduk.
[*] Projenin Adı: Balı Mahallesi Roma Dönemi Su Kemerleri Çevre Düzenlemesi Projesi - Proje Sahibi: Halil Posbıyık, Kdz. Ereğli Belediye Başkanı - Proje Koordinatörü: Raif Tokel, Başkanlık Danışmanı, ÇEKÜL Vakfı Temsilcisi, Kdz. Ereğli 2011-2019, 2021, s: 34.
(8) Projenin Adı: Kdz. Ereğli'de Suyun Kullanımıyla İlgili Kültür Mirası Örnekleri Proje Önerisi - Proje Sahibi: Halil Posbıyık, Kdz. Ereğli Belediye Başkanı - Proje Koordinatörü: Raif Tokel, Başkanlık Danışmanı, ÇEKÜL Vakfı Temsilcisi, Kdz. Ereğli 2011-2019, 2021, s: 47.