T. C. ÇAYCUMA SULH CEZA HAKİMLİĞİ
KARAR
Tekzip isteyenin talebinin kabulü ile karar ekinde gönderilen "düzeltme ve yanıt metninin"; karara itiraz edilmemişse kararın kesinleştiği tarihten, itiraz edilmişse yetkili makamın kararının tebliği tarihinden itibaren üç günden sonraki ilk nüshada Pusula Gazetesi İnternet sitesinde yayımlanan "Gazetenizin internet sitesinde https://www.pusulagazetesi.com.tr/zonguldaktan-oykuler-i-eski caycuma-ceza-ve-tevkifevi URL adresinde, 02.01.2023 tarihinde, Raif Tokel imzalı, “Zonguldak'tan Öyküler: 1 Eski Çaycuma Ceza ve Tevkifevi...” başlıklı bir yazı yayımlanmıştır.
03.01.2023 tarihinde basılı gazetenizde de yer alan yazı, içeriğindeki gerçek dışı bilgilerle, müvekkil Çaycuma Belediyesini karalamayı, kamuoyundaki itibarını düşürmeyi amaçlamaktadır. Art niyetle kaleme alındığı her satırından belli olan ve maddi gerçeklikle bağdaşır hiçbir yanı olmayan yazıyla ilgili cevap ve düzeltme hakkımız doğmuştur.
Müvekkil Çaycuma Belediyesi doğal, kültürel varlıkların korunması, gelecek kuşaklara aktarılması konusunda, ülkenin, duyarlılığı en yüksek belediyeleri arasındadır. Çaycuma eski cezaevi binasının korunup, yeni bir işlev kazandırılarak gelecek kuşaklara aktarılması da öncelikli hedefleri arasındadır. Bahse konu yazıda da belirtildiği gibi konu önceki dönemlerde gündeme gelmiş, yapılan işlemler ve açıklamalarla kamuoyuna da duyurulmuştur. Müvekkil idare eski cezaevinin kapasite yetersizliği nedeniyle kapatılıp Hazine'ye devrinin ardından kendilerine tahsisi için başvuruda bulunmuş, tahsis, yıllar sonra, 08/07/2020 tarihinde gerçekleşmiştir. Bu tarihe kadar müvekkil Belediyenin taşınmaz üstünde hiçbir tasarruf yetkisi yoktur. Dolayısıyla, Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı’nın yazıda dile getirildiği gibi ikinci bir adımı atıp tahsisi olmayan yapı üzerinde proje yaparak bir makama başvuruda bulunması mümkün değildir. Yazarın devam eden satırlarda, "Eski Cezaevi'nin 'taşınmaz kültür varlığı' olarak tescil edilmesini sağladım şeklindeki "Ben merkezli" cümlesi de tümüyle hayal mahsulüdür. Tescil bizzat müvekkil Belediyenin Karabük Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kuruluna Başkan Bülent Kantarcı imzasıyla yaptığı başvuru ile gerçekleşmiştir. Ayrıca müvekkil idare Başkanı Bülent Kantarcı, Karabük Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun tescil kararının görüşüldüğü toplantıya bizzat katılarak "kültür varlığı" sayılabilecek az sayıda tarihi eserin ayakta kaldığı Çaycuma'da, eski cezaevinin korunmasının önemini ifade ederek, bu yönde karar alması için kuruldan talepte bulunmuştur.
Yazıda müvekkil Çaycuma Belediyesinin Karabük Kültür Varlıkları Bölge Kurulunun "tescil" kararını kaldıran Yüksek Kurul kararına itiraz etmediği yönündeki ifadelerse tamamen "iftira” niteliğindedir. Müvekkil idarenin 2017/415 Esas No ile Yüksek Kurul kararının iptali için dava açtığı Zonguldak İdare Mahkemesi, 06.09.2018 tarihinde aldığı kararla, bu kararı iptal etmiştir. Bunun üzerine Kültür ve Turizm Bakanlığı kararı Ankara Bölge İdare Mahkemesinde istinaf etmiş, mahkeme bu aşamadayken taşınmazın müvekkil idareye devri üzerine sulh olunarak dava sonuçlandırılmıştır.
Tüm bu maddi gerçekler ortadayken, yazarın, "Bu kararın iptali için yönetsel yargıya başvurmayan Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, 'Eski cezaevi Çaycuma'nın yıkılamaz' içerikli ajitasyon türü sloganlarla düzmece bir gündem yaratarak, kendinden kaynaklanan sorunun üstünü kapatmaya çalıştı" şeklinde ifadeler kullanması, niyetinin, kamuoyuna gerçekleri anlatmak değil, gerçeğe aykırı bilgilerle müvekkil Çaycuma Belediyesi ve onun Başkanı Bülent Kantarcı'yı alenen karalamak olduğunu göstermektedir.
Öte yandan müvekkil idarenin eski cezaevine, "Kütüphane müze" fonksiyonu kazandırması bir tercihten değil, zorunluluktan kaynaklanmaktadır. Çünkü taşınmazın devir fişinde "tahsis amacının, kütüphane ve müze" olduğu net şekilde yazılıdır. Bunun aksine her türlü uygulama, "Amacı dışında kullanım" gerekçesiyle tahsisin iptaline yol açacaktır. Yazıyı kaleme alan kişi salt müvekkil Belediye ve Başkanı Bülent Kantarcı’ya itibar suikastı yapmak için gerçekleri tersyüz etmektedir.
Ayrıca, "müze kütüphane/kütüphane-müze" kavramının terminolojide, literatürde yeri, mevzuatta kaydı olmadığını söylemek, yapılan işin tanımını "melez" ifadesiyle küçümsemek Türkiye'de müzeciliği hiç bilmemek anlamına gelmektedir. Bizzat Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğünün resmi internet sitesinde, bu adla ondan fazla kayıt bulunmaktadır.
Yazıda müvekkil idarenin eski cezaevi üzerinde geliştirdiği projenin Tarihi Kentler Birliğince ödüllendirilmesine karşı dile getirilen görüşlerin de maddi gerçeklikle bağdaşan hiçbir yanı yoktur. Çaycuma Belediyesi üyesi olduğu Birliğin özendirme yarışmasına, şartnamede bildirilen koşullara uygun şekilde dosya hazırlamış, her biri alanının en seçkin ismi, olan seçici kurulca da ödüle değer bulunmuştur. Şartnamede, “Taşınmaz üzerindeki kurul kararları sürecinin Danışma Kurulu'na açıklanması" gibi bir koşul yoktur. Kaldı ki, bu durumla ilgili tüm gelişmelere ilişkin hocamız Prof. Dr. Mustafa Sözen başta olmak üzere TKB'nin çok değerli yöneticilerine defalarca bilgi verilmiş, çözüm için kendilerinden destek istenmiştir. Dolayısıyla müvekkil idarenin aldığı ödülde hiçbir "defo" yoktur.
Yaptığı çalışmalarla yerel yönetim alanında ülkenin takdirini kazanmış müvekkil Belediye tüm çalışmalarını toplumsal fayda ve kamu hukukuna uygun şekilde yürütmektedir. Şeffaflık ve kamu yararını faaliyetlerinin an ilkesi haline getiren Çaycuma Belediyesi korumacılık, ekolojik duyarlılık, erişilebilirlik, dezavantajlı kesimlere pozitif ayrımcılık gibi bölgedeki birçok belediyenin ağzına bile almadığı ilkeler etrafında yürüttüğü çalışmalarla "Daha yaşanabilir bir Çaycuma için" gecesini gündüzüne katmaktadır.
İçinde "sokma akıl" gibi sahibine iade etmekten bile ar duyduğumuz ifadeler bulunan yazının kamuoyuna bilgi vermek değil, müvekkil idare Çaycuma Belediyesi ile Başkanı Bülent Kantarcı'yı itibarsızlaştırma ve karalama amacıyla kaleme alındığı çok açıktır. Bahse konu haberin derhal yayından kaldırılıp bu cevap ve düzeltme metninin tebliğ tarihinden itibaren 3 gün içinde aynen ve tamamen, cevap ve düzeltmeyi gerektiren yazının yayınlandığı sayfada, eş büyüklük ve eş karakterdeki harflerle yayımlanması gerekmektedir. Açıklanan nedenlerden dolayı müvekkil idareye yönelen her türlü gerçeğe aykırı beyan ve hukuka aykırı saldırı dolayısıyla yasal yollara başvuru hakkımız da saklıdır. " başlıklı yazı sütunundaki aynı puntolarla ve aynı şekilde yayımlanmasına;
Kararın ve yayımlanması için eki "düzeltme ve yanıt metninin" karşı tarafa tebliğine
Karardan bir örneğin tekzip yayınlanmasını isteyen vekiline tebliğine
Yapılacak tebligat giderlerinin tekzip muhatabından tahsiline
Dair, kararın öğrenildiği tarihten itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle Zonguldak Sulh Ceza Hakimliği nezdinde itiraz yolu açık olmak üzere karar verildi. 26/01/2023