Zonguldak İl Özel İdaresi'ne işbaşı yapacak 30 kişinin ismi açıklandı. 

İşçi alımı sürecinde dedikodular ayyuka çıkmıştı.
"Torpil var", "kendi adamlarını işe aldırıyorlar", "haksızlık yapıldı" gibi bir çok eleştiri...
Yok "AK Parti Gençlik Kolları Başkanı işe girecek", yok "İl Genel Meclisi Başkanı Necdet Karaveli'nin akrabası işe girecek", yok "AK Parti Gençlik Kolları Başkanının yakınları işe girecek" diye söylemler oldu.
Liste açıklandı...
Listede, AK Parti Gençlik Kolları Başkanı yok...
Necdet Karaveli'nin akrabası yok...
Ancak listede, AK Parti Gençlik Kolları'ndan 2-3 isim yer alıyor.
Şimdi Zonguldak'ta bazı gazetelerde bu konu yazılıyor.
Ben de diyorum ki...
AK Parti gençlerine sahip çıktı.
Aslında bunu böyle yazmayacaktım ancak CHP'li genç bir kardeşimle konuştuktan sonra bunları yazmaya karar verdim. 
Listeyi gösterdi...
"Bak, adamlar nasıl işe girdi? Bizimkilerden hiçbir şey olmaz. Bize sahip çıkmıyorlar" dedi.
"Bizimkiler" dediği CHP'liler!
Örneğin, CHP Gençlik Kolları Başkanı Doğukan Güney, çevre mühendisi bir genç ve işsiz...
Önceki yıllarda CHP Gençlik Kolları Başkanlığı yapan Ali Bleda Akın, iş bulamadığı için Zonguldak'ı terk etti, Bursa'ya yerleşti.
Bunlar göz önünde olan gençler...
Bir de duymadıklarımız var, bilmediklerimiz var.
Yani İl Özel İdare'nin listesi eleştirilirken, karşı görüşteki gençlerin de düşüncesi böyle... 
Ülkenin geldiği durumda işsizlik gerçekten çok zor. Gençlerin iş bulma umudu yok! 
Partileri için yıllarca koşturan, emek veren gençlere tolerans sağlanmalı. 
Ancak tepeden inme, emrivaki yaparak, bir aileden iki kişiyi işe almalara karşıyız.
CHP kanadından İl Özel İdare'ye işçi alımlarıyla ilgili eleştiriler var.
Eleştiriyorsunuz ama siz gençlerinizi nerede işe koydunuz?
Muharrem Akdemir döneminde iki Gençlik Kolları Başkanı belediyede işe girdi.
3 Belediye Meclis üyesinin çocukları işe girdi. 
Bunu siz de yapıyorsunuz.
Ama karşı taraf yapınca, eleştiriyorsunuz!

Enerji Bakanı bizi kandırdı mı?

Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) özelleştirme konusu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar'ın Zonguldak'ta söylediği sözlerle kapanmıştı.
Ancak özelleştirme yeniden hortladı!
5 Eylül'de Resmi Gazete'de yayınlanan.2005-2027 yıllarını kapsayan "KİT Yönetişim Reformu"yla; TTK, TKİ ve Etibank'ın özelleştirilmesi yine gündeme geldi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dr. Alparslan Bayraktar, Zonguldak'ta TTK'nın özelleşmeyeceğini söylemişti.
Ancak "23'üncü Kömür Kongresi"ne, TTK'nın özelleştirme konusu damgasını vurdu.
TMMOB Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şubesi Başkanı Erdoğan Kaymakçı'nın şu sözleri gerçeği gözler önüne serdi:
"Kömür hala önemli bir enerji kaynağı olma özelliğini sürdürmektedir. 2022 yılında Rusya-Ukrayna çatışmasının tırmanmasıyla buna tanık olduk. Bu savaş halinin tırmanmasıyla doğal gaz krizi yoğunlaşmış ve bu nedenle Almanya, Avusturya, Fransa, Hollanda ve diğer ülkeler kömürle çalışan elektrik santrallerini yeniden başlatmaya karar vermişlerdir. Gelecekte de benzer darboğazların ortaya çıkması söz konusu olduğundan kömürün gelecekte de önemini koruması muhtemel görünmektedir. Günümüzde tüm bu gelişmeler yaşanmamış gibi, önümüzdeki dönemde KİT’lerin yönetim ve finans yapısında köklü değişiklikler yapılması düşünülmektedir. Bu değişikliklerin yapılması halinde KİT’lerin yasal statüsü tamamen değişecek ve piyasa şartlarında çalışan şirketlere dönüşecektir. Bu durum, Ocak 2024 tarihinde açıklanan ve 5 Eylül 2024 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan 2025-2027 yıllarını kapsayan OVP’da 'KİT Yönetişim Reformu' adı altında yürürlüğe girmiştir. Bu durum OVP’de 'Kamu işletmeciliğinde hesap verebilirliğinin güçlendirilmesi, şeffaflığının artırılması, ticari hayatın gerektirdiği şekilde faaliyetlerinin sürdürülmesi ile etkinlik ve verimliliğinin daha yüksek düzeylere çıkarılması sağlanacaktır. KİT’lerin faaliyetlerini makroekonomik, sektörel, sosyal politikalarla uyum içerisinde ve kamu maliyesinde sürdürülebilirliği destekleyen bir anlayışla etkin ve verimli bir şekilde sürdürmesi sağlanacak, KİT yönetişim reformuna yönelik düzenlemeler hayata geçirilecektir' şeklinde yer almaktadır. Böylece kamu yararı esas alınarak oluşturulmuş olan ve faaliyetlerini bu çerçevede sürdüren KİT’ler, piyasa koşullarını ve karlılığı esas alan bir yapıya dönüştürülerek halen faaliyetini sürdüren 19 adet KİT’in varlıklarının satışı ve tasfiyesi süreci başlayacak, özellikle madencilik sektöründe faaliyet gösteren TTK, TKİ ve Etibank’ın varlıklarının özel şirketlere devri ile karlı olmayan işletmelerin kapatılması ve diğerlerinin özelleştirilmesi programı uygulanacaktır. Bu durum madencilik sektörünün özellikleri gereğince kamusal faydayı ön planda tutan anlayışın terk edilmesiyle ciddi boyutlarda iş kazaları ve çevresel sorunlara yol açacaktır. Ayrıca kamu işyerlerinde çalışanlar açısından da yasal statü ve sendikal hakların sağladığı görece daha kabul edilebilir çalışma koşulları, ücretler ve özlük haklarının kaybedilmesi sonucunu da doğuracaktır."
Yorumu kamuoyuna bırakıyorum...