Dinler tarihi,
İnsanlığın başından beri,
Bir çok öğretiler sunmaktadır.
Hatta dinler incelendiğinde,
İnsanlara örnek olması için,
Peygamberler bile yollanmıştır.
Tabi haliyle,
Zonguldak da,
Çeşitli din öğretilerinin etkisinde kalmıştır.
İslamiyet,
Hristiyanlık,
Yahudilik gibi semavi dinler olduğu gibi,
Hinduizm,
Ateizm,
Agnostikler gibi dini öğretilerden de,
Zonguldak etkilenmiştir.
Ama son dönemde,
Yeni bir din inanışı ve öğretisine gönül verenler var.
Zonguldak yeni moda olan bu din anlayışının adı ‘Sikhizm’…
Ankara Üniversitesi ‘Sikhizmi’ şöyle tanımlıyor; Kast sistemine karşı çıkarak, insanların eşit olduklarını ileri süren bir dindir. Sikh deyimi, "çömez" anlamına gelen şishya (Skr.) sözcüğünden türemiştir. XV. yüzyılda Guru Nanak (1469–1539) tarafından kurulmuştur. Kimi araştırmacılar "bu dinin Hinduizmle Müslümanlığın birleşimi olduğunu ileri sürerler. Granth adını taşıyan kutsal kitaplarında şöyle denir: "Bir tek Tanrı vardır, onun da adı gerçektir. Yaratılmamıştır, kendi varlığını kendinden çıkartmıştır. Yaratan o'dur. Ölümsüzdür. Korku nedir bilmez. İlkin gerçek vardı, bugün de var, her zaman var olacaktır."
Devamında ise şu ifadelere yer veriliyor, “Zamanla siyasi bir nitelik kazanan ve çok güçlü bir topluluk meydana getiren bu din, ruh göçü inancıyla sürdürülen guru (havari) ların başkanlığında yönetilerek günümüze kadar gelmiştir. Saç ve sakallarını hiç kesmeyen guru (havari) ların başkanlığında yönetilerek günümüze kadar gelmiştir. Saç ve sakallarını hiç kesmeyen Sikhler, Guru Nanak’ın bu gurularda yaşamaya devam etiğine inanırlar. Guru Nanak’ın ölümünden sonra ilk guru, onun yaşarken seçtiği Angad adlı çömeziydi. Birbirlerini izleyen dokuz ünlü Guru’dan Hargoving Sikhliği bir devlet durumuna soktu, çok güçlü bir ordu kurdu. Lahor, Keşmir, Multanı gibi önemli kentler ele geçirilerek çok genişletilen Sikh devleti, sonunda bir racalık oldu.”…
Bu dine inanlara ‘Sikh’ ismi veriliyor.
İşte bu noktada,
Zonguldak’ta,
‘Sikh’, ‘Sikh’ konuşanlar var.
Bu dine mensup ‘Sikhlere’ medyada da denk gelebiliyoruz.
Aslında bunlar kendilerini,
Peygamber falan ilan edeceklerdi.
Bir daha peygamber gelmeyeceğini bilmesek,
Bahsettiğim dine geçiş yapmaya başladılar.
‘Sikhizm’ dininin peygamberi ve müritleri olacaklar.
Bu ‘Sikh’ler Zonguldak’ta olan her şeyi kendileri sayesinde olduğunu düşünüyor.
Medyanın en ahlaklısı bunlar!
En iyi gazeteciler bunlar!
Bunlar olmasa Zonguldak’a yol yapılmayacak!
Bunlar olmasa tünel, köprü yapılmayacak!
Biz bu ‘Sikhizm’ topluluğundan,
Ali Rıza Tığ ile aramızda ‘Sikhikler’ diye bahsediyoruz.
Mesela bunları medyada izleyince, “Yine Sikh sikh konuşuyorlar” diyoruz.
Çok konuşuyorlar çünkü Sikhizm dininin öğretilerini anlatmak istiyorlar.
Yani en azından,
Biz öyle olduğunu düşünüyoruz.
Bu kadar çok konuşmalarının ne anlamı olabilir ki?
Tabi bu ‘Sikhizm’ mensupları içeri dönük bir grup.
Bunlar kendi aralarında bu dine mensup başka bir ‘Sikh’ görünce,
El ‘Sikhi’ diyorlarmış.
Bu din grubunda aitlik önemliymiş.
‘El Sikh’ini görmeyen kendi ‘Sikh’ini İsrail Tüfeği zannedermiş’ gibi atasözlerini kullanarak,
Farklı cemaatlere taş atarlarmış!
Diyorum ya aitlik kavgaları varmış.
‘Benim ‘Sikh’im’ senin ‘Sikh’in’ diye ayırıyorlarmış.
Olsun onları böyle kabul ediyoruz.
Ali Rıza Tığ ile bunları görüyoruz.
Bize çok sallıyorlar.
‘Sikh’tir git’ diyoruz.
Ne diyeceğiz başka?
Elhamdülillah biz Müslümanız.
Bu ‘Sikh’ dinine karşıyız.
Caddede falan bu ‘Sikh’ikleri’ görürseniz,
Siz pis pis bakarlar.
‘Sikh, sikh ne bakıyorsun lan’ deyin.
Ses edemezler.
Gözlerinden hangi dine mensup oldukları anlaşılır zaten.
Kendilerini dinimiz uyarınca,
İslamiyet’e davet ediyorum.
İsterlerse şehadet getirtir,
Müftülükte tören ayarlarız.
* * * * * * * *
Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem,
Geldiği günden bu yana,
Para yok diye ağlıyor.
Yani artık öyle bir boyuta geldi ki,
Yahudilerin kutsal mekanı,
Ağlama duvarı değil,
Belediye başkanlık makamı olacak.
Kafalarını duvara duvara,
Makamda para yok diye,
Yahudilerle beraber ağlayacaklar.
Ama,
En iyi icatlar,
Yokluk zamanında bulunmadı mı?
İnsanın kafası yoklukta çalışır.
Graham Bell telefonu öyle buldu.
Edison Ampulü geliştirdi.
Tahsin Erdem de,
Bu dar boğazdan çıkacak reçeteyi icat etmek zorunda.
Ağlayarak olmaz.
Süt Bebe Projesi değil.
Para yok diye ağlayacaksanız,
Mahalle kreşlerini yapın,
Bebelerle yan yana ağlayın.
Öyle ya! Cevher Har’da, İnsan darda işlenirmiş.
Gazan mübarek olsun başkanım!
Darda işlenmelisin,
Harda cevher olmasın…