Kıştan önce geldiler.
Söz verdiler.
Kar yağmadan yollara yama yapılacak.
İmkan olursa beton ve parke çalışması yapılacak.
Olmazsa...
Yaz mevsimine.
Kış geldi geçti.
Yaz geldi geçiyor.
Yama sözü yerine getirilmedi.
Doğal olarak; ufak işi yapamayanlar, büyük işi zaten yapamazlar.
Bu yaz da geçer.
Bir daha kış gelir.
Dünya işi.
Ömür törpüsü.
Bizim ömür de biter.
Sizin ömür de biter.
İlahi huzura birlikte çıkarız.
Bize yazdıklarımızın hesabı sorulur.
Size yapmadıklarınızın.
Bu dünyada yüzünüzü gördük.
Ne umduk?
Hiçbir iş bulamadık.
Allah öbür tarafta bizi karşılaştırmasın.
Bizim hakkımız peşinen helaldir.
Orada da sizi görmek istemiyoruz.
Hakkullah'a gelince...
O zaten mutlaka tecelli edecek.

[*] [*] [*] [*]
Yokluğa, yolsuzluğa alışmıştık.
Olmayacağını biliyorduk.
Geldiniz.
Bizi umutlandırdınız.
Sonra yapmadınız.
Şimdi umutlarımız kırıldı.
Hatta öldü.
Siyasetçilere karşı güvenimiz zaten yoktu.
Zamanın bürokratları da olmuş siyasetçi.
Hepsi reise bağlı.
Hepsi sadece Ankara'dan emir alıyor.
Kimse kimseyi takmıyor.
Vatandaşın yolu yokmuş.
Suyu akmıyormuş.
Kimin umurunda.
Herkes, daha etkili ve yetkili makamlara geçmenin peşinde.
Sanki oturdukları makamların haklarını verdiler de...
Sistem böyle...
Bu memleketin çocuklarının geldiği son nokta.
Bundan sonra gelecek nesillere Allah kolaylık versin.
İşler her geçen gün daha da zorlaşıyor.

Yokluk güzeldi...
Eskiden...
Çeyrek asır önce...
O kadar eski.
Yol yoktu.
Pazara patika yollardan gidilirdi.
Vasıta at, katır.
Yanlarına iki heybe takılır.
Yeni nesil bilmeyebilir.
Motosiklet heybesi kadar.
Tabiri caizse, iki battal boy poşet kadar hacimleri olurdu.
Pazara gidilir.
Çay, şeker, tuz, gazyağı, ayçiçek yağı, kılık-kıyafet...
Hepsi bu kadar.
Geri kalan ne varsa köyde hazırlanır.
İnsanların kendi yağıyla kavrulurdu.
Yokluk içindelerdi.
Mutlulardı.
Katırın gidemeyeceği patika yol olmazdı.
Ne asfalt yol istenirdi, ne de çukur derdi olurdu.
Atına binen yol alırdı.
Şimdilerde öyle mi?
Yol yaparsınız...
Çukur olur.
Kanal yaparsınız...
Sel alır.
Trafik olur...
Kaza olur...
Olur da olur.
Yokluğun güzel yanı, tüm bunların da yok oluşuymuş...