Zonguldak'ın Ereğli ilçesinin "il" olması meselesi gündemi sallıyor.

Bu sefer il olabilecek 19 ilçenin içinde ve 8 kritere sahip olan özellikleriyle Ereğli "il" olmaya daha da yaklaştı.

Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, istediği kamuoyunu oluşturamıyor.

Siyasilerden şimdiye kadar bir tek AK Partili Fatih Çakır'dan ses geldi.

O da açıklama yaptığına bin pişman olmuştur. Çünkü tepki topladı.

Ereğli'den 2 milletvekili var...

AK Parti Milletvekili Saffet Bozkurt ve CHP Milletvekili Eylem Ertuğrul, şimdiye kadar çıkıp da görüşlerini belirtmediler.

Onlar, şimdilik çevreden gelen destek ve köstekleri takip ediyorlar!

İki milletvekili de -her ne kadar içlerinden Ereğli'nin il olmasını istese de- seslerini çıkartmazlar!

Bence ne Saffet Bozkurt, ne de Eylem Ertuğrul, Köksal Toptan'ın durumuna düşmek istemiyorlar.

Bartın ve Karabük, biliyorsunuz, Köksal Toptan'ın bakanlık döneminde ayrılmıştı.

Bu anlamda Köksal Toptan, Bartın ve Karabük'ün Zonguldak'tan ayrılmasının birinci sorumlusu olarak biliniyor ve yıllardır Zonguldak'ta ona karşı bir tavır var.

İşte Bozkurt ve Ertuğrul, bu konuma düşmek istemiyorlar.

İçlerini bilemeyiz, belki onlar da Ereğli'nin Zonguldak'tan ayrılmasını istemiyorlardır.

Zonguldak'a kazık atmak istemiyorlardır. Zonguldak'a ihanet etmek istemiyorlardır.

Ereğli'yi koparmak istemiyorlardır.

Zonguldak'ı iyice küçültmek ve güçsüzleştirmek istemiyorlardır.

Kim bilebilir...

Körler-sağırlar, birbirini ağırlar!

"Körler-sağırlar, birbirini ağırlar" atasözü, günlük hayatta çeşitli olaylarda kullanılan özlü bir sözdür.

Bu bakımdan, bu atasözünün anlamı önemlidir.

Atasözünün, Türk Dil Kurumu'ndaki anlamı şu şekilde tanımlanmıştır:

Kötü niyetle oluşmuş kişi grupları adına söylenmiş olan bu atasözü; nankörlük, riyakarlık, hırsızlık, yalan konuşma, ırz düşmanlığı, fesatlık gibi toplumsal olarak kötü olan konularda insanların yüz karası olan kişiler, bunları yapan ve yaşayan diğer kişilerle iyi anlaşırlar.

Çevremizde böyle gruplar ve bu gruplar adına sözcülük yapan kişiler var!

Kötü niyetinizde boğulursunuz inşallah!

Sizin hiç babanız öldü mü?

Bir Babalar Günü'nü daha bir yanım eksik ve hüzünlü geçirdim.

Anne ve babasını kaybedenler neden çok üzülür? Hep yaşanmamışlıklar için üzülürler.

Ben de babamı, birlikte yapamadığımız birçok şey adına çok özlüyorum.

Cemal Süreya'nın bu şiiri, bu yüzden çok dokunur bana...

        Sizin hiç babanız öldü mü?

        Benim bir kere öldü, kör oldum.

        Yıkadılar, aldılar, götürdüler.

        Babamdan ummazdım bunu, kör oldum.

Babalarını ebediyete uğurlayan ve Babalar Günü'nü bir yanı eksik geçiren herkese sabırlar diliyorum.