Zonguldak'ı güzel günler bekliyor.
Ama galiba sefasını biz süremeyeceğiz.
31 yıldır bu mesleğin içindeyim.
O günde Filyos Vadi Projesi gündemdeydi.
Bugün de hala Filyos Vadi Projesi gündemde.
20 yıla kalmaz bu proje bölgenin havasını değiştirir.
Şehir merkezinde bir değişim hareketi var.
Düşünsenize önceki dönem milletvekilleri olsa, bu projeler olur muydu?
Hüseyin Özbakır ayrı telden, Faruk Çaturoğlu ayrı telden, Özcan Ulupınar ayrı telden çalardı.
Faruk Çaturoğlu istediği zaman, istediği telden çalıyordu. Bir de Levent Çebi vardı. O da kendi kemanesinden çalıyordu. Hüseyin Özbakır'ın başını yedi. Recep Demirtaş'ın başını yedi! Gerçi Recep Demirtaş 'biraz daha görevde kalayım' diye önüne gelen başı yedi!
Bu dönem bir uyum var.
Polat Türkmen'e rağmen bu uyum sürüyor. Sürecek de.
Yeter ki Zonguldak'a bir şeyler yapılsın.
Bizden geçti. Hatta çocuklarımızdan da geçti. Belki torunlarımız güzel bir kentte yaşarlar.
Bizim başka ne beklentimiz olacak?
Zonguldak'a daha fazla zarar verilmesin diye çabalıyoruz.
Daha az çalınsın.
Daha az işgal edilsin.
Gelecek nesillere nefes alacak bir şehir kalsın diye.

Cemil İpekçi'nin Zonguldak Şubesi
Hani şu önce eşinin, sonra kayınvalidesinin iç çamaşırlarını giyen tebeşirci profesör vardı ya!
WhatsApp gruplarında hakkımızda ileri geri yazılar yazıyormuş.
Bu nasıl bir profesör ise, imam nikahıyla aşk yaşayan, bu gayri meşru ilişkisinden iki çocuk yapan kaymakamı savunuyormuş.
Özel hayat filan diyormuş.
Asıl derdi kaymakamı savunmak değil, kendi rezilliğini kamufle etmek!
Nasıl yani? Karısının beyaz sütyenini, dantelli iç çamaşırını, kayınvalidesinin pamuklusunu giyen, üstelik fotoğraf çektiren profesörü yazmayalım mı?
Yemin ediyorum tebeşirci profesörü Cemil İpekçi görse kıskanır!
Boyundan posundan utan!
Utanmaz adam!

Can Diyaliz
Can Diyaliz'in sahibi Bünyamin Altundal hakkında çok önemli bilgiler geliyor.
Sosyal medyada paylaşılan bilgiler her şeyi yerli yerine oturtuyor.
Sıra devlete geliyor.
O ne zaman oturtacak göreceğiz.

Günün Fıkrası: Kapak
85 yaşında adam doktoruna sperm kalitesini ölçtürmeye gitmiş. Doktor adama tıbbi kavanoz verip ertesi gün spermlerini getirmesini istemiş.
Ertesi gün adam doktora kavanozu getirmiş ama boşmuş. Doktor ne olduğunu sorunca adam anlatmış:
"Valla doktor bey, sol elimle denedim olmadı. Sağ elimle denedim gene olmadı. Hanımı çağırdım, o da sağ eliyle denedi olmadı, sol eliyle denedi olmadı. Sonra dişleriyle denedi olmadı, dişlerini çıkardı gene uğraştı olmadı. Biz de komşu Ayla Hanım'ı çağırdık, Ayla Hanım da iki eliyle yaptı olmadı, koltuk altını kullandı olmadı, dizlerinin arasına sıkıştırıp denedi gene olmadı.."
Doktor şok olmuştur : "Komşunuzu da çağırdınız ha?"
Yaşlı adam yanıtlar: "Evet ama hiçbirimiz kavanozu açamadık."