Dünya, elektrik enerjisini çeşitli şekillerde karşılıyor.
Ne tek başına hidroelektrik santralleri yetiyor&[#]8230;
Ne tek başına rüzgar enerjisi yetiyor&[#]8230;
Ne de termik elektrik santralleri yetiyor&[#]8230;
Enerji çeşitliliği şart&[#]8230;
Hidroelektrik santrallerine karşı çıkılıyor. Termik santrallere karşı çıkılıyor. Nükleer santrallere de karşı çıkılıyor.
Bir kimya mühendisiyle konuşuyoruz, &[#]8220;Çevreye en çok zarar vereni, fosil yakıt kullanan termik santrallerdir&[#]8221; diyor.
İşin uzmanına inanalım.
Peki, ne yapacağız?
Doğalgazımız yok. O halde hidroelektriğe yöneleceğiz. Ona da karşı çıkılıyor. Üstelik tek başına yetmiyor. Rüzgar, hiçbir ülkede tek başına enerji kaynağı olmuyor.
Elimizde bir tek nükleer santral kalıyor.
&[#]8220;Nükleer santral kurulsun&[#]8221; deyince de ayağa kalkıyoruz.
Peki, ne olacak?
Olacak şu&[#]8230;
Millet, karşı çıktığıyla kalacak. Nükleer santral da olacak, termik santral da olacak, rüzgar enerjisi de olacak, hidroelektrik santrali de olacak.
Yok bunun başka çaresi&[#]8230;
Sayın Vali&[#]8217;nin yapması gereken&[#]8230;
Bartın Valisi Sayın Bülent Savur&[#]8217;un başı gerçekten büyük belada.
Daha birkaç gün önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, valilere tavsiyelerde bulunuyor, halkın valisi olmalarını istiyordu.
Bartın Valisi Sayın Bülent Savur ise, Saadet Partisi&[#]8217;ni ziyareti sırasında ettiği sözlerle büyük bir çam devirdi. Basına yansıyan haberlere göre, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan durumdan rahatsız. Deneyimli bir Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü olsa, Bartın Valisi Sayın Bülent Savur bu sorunu yaşamazdı. Şimdi Vali Bey&[#]8217;in yapması gereken şey; bu olayı fırsat bilip kapısında biriken yağcılara inanmak yerine gerçekleri görmek, eleştirileri dinlemek ve gereken dersi çıkartmaktır.
Objektifler şu anda Vali Bey&[#]8217;in üzerinde. 23 yıllık deneyimimle söylüyorum. Hislerimde yanılmam. Bence yakında daha büyük bir bomba patlayacak.
Vali Bey&[#]8217;in gerekli önlemleri alması ve daha dikkatli olması lazım&[#]8230;
Kıssadan Hisse: Kedi!
Büyük bir kedi, kuyruğuyla oynayan küçük bir kediye sormuş:
"Neden kuyruğunu kovalıyorsun?"
Yavru kedi yanıt vermiş:
"Bir kedi için en güzel şeyin mutluluk, mutluluğun da kuyruğum olduğunu öğrendim. Bu nedenle onu kovalıyorum, yakaladığımda mutluluğa kavuşacağım."
Bunun üzerine yaşlı kedi şöyle demiş:
"Gençken ben de mutluluğun kuyruğum olduğuna karar vermiştim. Ama şunu fark ettim; ne zaman onu kovalasam, benden uzaklaşıyor, ne zaman kendi yoluma gitsem, hep peşimden geliyor."
Mutluluk, zamanı geldiğinde sizi kendiliğinden bulacaktır.
Hayatı akışına bırakın. (Alıntıdır)
Günün Fıkrası: Haftada 3 defa!..
Kadın; psikologa, kocasının kendisi ile sevişmediğini anlatmaktadır. Psikolog, &[#]8220;Yarınki seansa kocanızı da getirin&[#]8221; der. Ertesi gün kadın, kocasıyla gelmiştir. Doktor kadına soyunmasını ve yatağa uzanmasını söyler ve adamın gözünün önünde kadınla etraflıca sevişir. Sonra kadının kocasına dönerek, &[#]8220;Gördün mü, böyle olacak, hem de haftada en az 3 defa&[#]8221; der.
Koca:
&[#]8220;İyi de, her defasında benim de gelmem gerekiyor mu?&[#]8221;
Günün Sözü:
Coşku duy! Öyle çok neden var ki: Çiçekler açıyor, kuşlar ötüyor, güneş gökyüzünde parlıyor, bunlar için kutlama yap! Nefes alıyorsun ve hayattasın, bilincin açık, bunu kutla!
Osho
