Bir süredir hakkımızda yürütülen kampanyada görkemli bir final hazırlığı var!

Biliyorum, duyuyorum, hissediyorum!

Biliyorsunuz, bir süre önce bir işadamının oğlunun bahis oynattığını yazmıştım.

İşadamı, oğlunu apar-topar Ankara'ya yolladı!

Operasyonu nasıl haber aldı?

Çok ilginç değil mi?

Ve son operasyonda bu çocuğun adı yok!

O halde bir şey yapmak lazım, değil mi?

Nitelikli dolandırıcı, onun becerikli danışmanı ve tecrübesiz siyasetçi, oğlu bahis oynatan işadamı "kumpas" çalışması yapmışlar!

Plan şöyle:

Bahis ve suç örgütü işinden gözaltına alınanlara avukatlar aracılığıyla ulaşıp Ali Rıza Tığ'ın adı bu işe karıştırılacak!

Gözaltı kararı bile olsa amaca ulaşılacak!

Fikir, müflis işadamının!

Finans işi, nitelikli dolandırıcının; operasyonu hayata geçirmek, becerikli danışman ve onun kuklası siyasetçinin...

Basındaki ayakları da çalışmaya başladı.

Başarılı olabilirler mi?

Eskiden olsa, kesinlikle olamazlardı.

Bunu net bir şekilde söyleyebiliyorum!

Şimdi olur mu?

Pek emin değilim!

Ben Yaradan'a sığınırım.

Bir de eninde-sonunda ortaya çıkan gerçeklere...

10 Numara şifresi: Hazman!

Ereğli'deki 10 numara olayı yeni boyut kazanıyor. Her ne kadar olayın üstü kapatılmaya çalışılsa da, bu iş ortaya çıkacak!

Biz üzerine gittiğimiz hangi konuyu yarım bıraktık ki?

Şimdi 10 numara yağ işinin şifresini veriyorum size: Hazman!

Şimdi, "Bu Hazman ne?" diye merak ediyorsunuz.

Öyle hemen "cart" diye yazsak, yarın ne yazacağız, değil mi?

Amacımız, nitelikli dolandırıcıları ve insan azmanlarını rahatsız etmek!

Haksız kazançlarını burunlarından fitil fitil getirmek!

Ve bu haksız kazançtan haksız şekilde nemalananları fitil etmek, rezil etmek!

Bazen böyle şeref yoksunları için özel olarak görevlendirildiğimi düşünüyorum!

Ve bunun için devletten maaş almıyorum, lojman, araba, koruma istemiyorum!

Daha yazacak çok haberim var benim!

Özbakır oraya nasıl gitti?

AK Parti Zonguldak Milletvekili Hüseyin Özbakır'ın hastane yeriyle ilgili, "Bana göre en ters yer Elvanpazarcık'tır. Şehre hiç yakışmayacak olan bir yer. Ne yolu var, bırakın yolu, yolu yapmaya kalksanız, yol bağlantısı da olmayabilir" demişti.

Cumartesi akşamı Elvanpazarcık'ta belediyenin iftar programına katılmış.

Siyaset, ağızdan çıkan söz, yüz...

Zor iş yani...

Kutsal topraklardayım...

Devrek'e gittim.

Annemin, babamın, atalarımın topraklarına...

Mezarlığa uğrayıp dua ettim.

Sonra çocukluğumun geçtiği tarlalara, ormanlara...

Yeşilin bin bir çeşidi...

Kuş sesleri...

Ne çevre kirliliği var, ne insan kirliliği!

Ne çevreye kanser saçan termik bacaları...

Ne de toplumun sağlığını bozan ruh hastaları var!

Bu toprakları bu yüzden çok seviyorum...