Ak Parti İl Başkanı Hamdi Uçar, DSP´den istifa eden Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş´ı partisine davet etmiş.


Ak Parti keşke seçimlerden önce Ali Bektaş´a teklif getirseydi.


İçinizden bazıları "Kabul eder miydi?" diye bir soru sorabilir.


Ali Bektaş, Ak Parti´yi kesinlikle kabul ederdi.


Ak Parti´de aslında Ali Bektaş´ı kabul.


Benim tanıdığım Ali Bektaş, bir çok Ak Partiliden daha muhafazakar, daha demokrattır.


Düşünsenize&8230;


CHP´li Gökçebey Belediye Başkanı Zeki Kılınçarslan bile Ak Parti´de değil miydi?


CHP´li Mithat Gülşen, iki dönemdir Ak Parti´den Belediye Başkanı seçilmiyor mu?


Peki DSP´li Aydın Güngör hala Ak Parti´de değil mi?


Ben bir bu isimlere bakıyorum.


Bir de Ali Bektaş´a.


Ali Bektaş camiye gider, cumaya gider, cenazeye gider, namazını kılar, orucunu tutar.


Ak Parti´ye en çok yakışan isim aslında Ali Bektaş´tır.


Bu saatten sonra geçer mi?


Orasını kendisi bilir.



Anahtar deliğinden nem!


Hava sıcakları mevsim normallerinin üstünde.


Soğuk ve buzlu bir şey içmediğimiz halde boğazlarımız şişti yine.


Ateş yapıyor, halsizlik veriyor.


Bademcik eritir mi bir insanı?


Kimi doktor "Alalım kurtul" diyor.


Kimi doktor "Lazım olmasa o bademcik orada olur muydu?" diyor.


Ve biz senede en az 15-20 kez çekiyoruz bu çileyi.


Tam "Aldırayım" diyorum, biri çıkıyor "Aldırma" diyor.


Aldırmıyorum şişiyor.


Benim gibi anahtar deliğinden nem kapan birisi için büyük sıkıntı bu bademcik.


Önceki akşam vurdu ilkin.


Bir serum yiyip, ilaçları alıp gittik eve.


Dün öğleye doğru vurdu yine.


Çalışma şevkim kırılıyor.


Canım hiçbir şey çekmiyor.


Şu köşeyi bitirebilsem kaçacağım eve.


Dinlenip, iyileşip yeni haftaya bomba gibi girmek istiyorum.


Hepinize iyi hafta sonları diliyorum.



Kıssadan hisse&8230; Arkadaş İçin...


Kötü karakterli bir genç varmış. Bir gün babası ona çivilerle dolu bir torba vermiş. "Arkadaşların ile tartışıp kavga ettiğin zaman her sefer bu tahta perdeye bir çivi çak" demiş. Genç, birinci (ilk) günde tahta perdeye 37 çivi çakmış. Sonraki haftalarda kendi kendini kontrol etmeye çalışmış ve geçen her günde daha az çivi çakmış. Nihayet bir gün gelmiş ki hiç çivi çakmamış. Babası onu yeniden tahta perdenin önüne götürmüş. Gence "Bugünden başlayarak tartışmayıp kavga etmediğin her gün için tahta perdelerden bir çivi çıkart" demiş.


Günler geçmiş. Bir gün gelmiş ki her çivi çıkarılmış. Babası ona "Aferin iyi davrandın ama bu tahta perdeye dikkatli bak. Artık çok delik var. Artık geçmişteki gibi güzel olmayacak" demiş.


Kıssadan çıkarılacak hisse: Arkadaşlarla tartışıp kavga edildiği zaman kötü kelimler söylenilir. Her kötü kelime bir yara (delik) bırakır. Arkadaşına bin defa kendisini affettiğini söyleyebilirsin ama bu delik aynen kalacak (kapanmayacak). Bir arkadaş ender bir mücevher gibidir. Seni güldürür yüreklendirir sen ihtiyaç duyduğunda yardımcı olur seni dinler sana yüreğini açar.