Zonguldak’ta,
Yağmur öncesi oluşabilecek sorunları,
Bir gün öncesinden yazmıştık.
Zonguldak Valiliği önlemini aldı.
Ancak,
Zonguldak Belediyesi,
Sınıfta kaldı.
Ömer Selim Alan döneminde,
Zonguldak sahili,
Halil Posbıyık döneminde ise,
Ereğli sahili talan olmuştu.
Afetin partisi veya zamanı olmaz.
Ancak mücadelesi olur.
O dönem biz bunu dedik diye,
Bazı CHP’liler hoplamıştı.
‘Bu iş afettir’ dedik diye.
Alın aynısını,
Şimdi CHP’liler yaşıyor.
Halbuki bu sağanak,
O dönemin afeti ile yarışamaz bile.
Kent Lokantası için de,
Uyarılarda bulunmuştuk.
Şimdi ise,
Kışta yaşanması muhtemel,
Kar fırtınasını konuşacağız.
Neyse!
Tahsin Erdem,
Beş ayda boşuna tartışılır hale gelmedi anlayacağınız.
Bu yaşananlar boşuna değil.
Biz eleştirirken,
Boşuna eleştirmedik.
Tahsin Erdem’i eleştiriyoruz diye,
Bize en çok kim kızıyordu?
Akın Kavi kızıyordu.
Ancak o da,
Ozan Varol ile yaptığı sosyete pazarı pazarlığı,
Akabinde,
Röportaj yaparak alkol ruhsatı aldırmak istedikleri,
Ancak beceremedikleri olay sonrasında,
Tahsin Erdem’i eleştirmeye başladı.
Akın Kavi sen en çok bize kızıyordun.
Paracı olan bizdik ya!
Sen neden belediyeyi ilgilendiren her işin altından çıkıyorsun?
Ali Rıza ayrı paracı,
Batuhan ayrı paracıydı!
Ama kimse bizi,
Böyle pazarlıkların içinde görmedi.
Herkes bir şekilde aslına rücu ediyor.
Sen gazeteci değilsin.
Bizler gazeteciyiz.
Sen ticaret erbabısın.
O yüzden bu işlerin içindesin.
İki gündür Tahsin Erdem’i eleştiriyorsunuz!
Biz altı aydır eleştiriyoruz.
Bizim dediğimiz noktaya geldiniz.
Ama Tahsin Erdem’i size bırakmam.
Size de yedirmem.
Tahsin Erdem tartışılan bir pozisyonda.
Ama size yedirmem.
Bu eleştiriler bizim eleştirilerimiz.
Siz bu kervana giremezsiniz.
Gidin kumda oynayın!
Kent Lokantası’nda,
‘Bize TOKİ madik attı’ diyordunuz.
Alkol ruhsatında ise ‘TAKİ’ madik attı diyecekler.
TAKİ ne demek?
TAKİ: Tahsin'e Akın Kavi İhaneti.
TOKİ mi?
TAKİ mi?
Hangisi daha ağır?
İzleyip göreceğiz.
Tahsin Erdem, Kent Lokantasında TOKİ'nin, içki ruhsatı konusunda TAKİ'nin kadrine uğradı..
Allah beterinden saklasın...
* * * * * * * * *
MHP eski İl Başkanı demek istiyorum.
Ancak,
Görevde derdest edilen il başkanı demeyi,
Bugün uygun buldum.
Kendisinin yüzü burda.
Bana mesaj atıyor.
Soyadımdan kasıt, “Malak” diye hitap ediyor bana.
“Benimle böyle konuşamazsın” dedim.
Halbuki ben ona ‘Reis’ demekten başka bir şey demedim.
Beni aşağılamaya çalıştığını zannetti.
Cevap verdim, “Bu kadar yalan söylemeseydin böyle olmazdı” dedim.
Kendisine kardeşlik yapmaya çalıştım.
Hukukumuz öyleydi.
Ancak her seferinde,
Arkamdan iş çevirdiğinden,
Bana yalan söylediğinden haberim vardı.
‘Batuhan, Ömer Selimci’ damgası gibi,
Bunlarda, ‘Batuhan, Murat Kotra’cı’ damgası yapıştırdı.
Tüm yerel medyaya bakın!
Bir buçuk sene evvelinden Murat Kotra’yı, “Zonguldak teşkilatına müdahale etme” diye eleştiren kim vardı?
Ben babamı bile yazmış adamım.
Yine söylüyorum!
Kimseye yalan söylemem.
Kimseden yalan duymak istemem.
Yalan söyleyenler ile asla işim olmaz.
Telefon gelir, “Batuhan neredesin?”.
Abartayım, “Şuan sevişiyorum” derim.
Ağabey dediklerimizin bu tutumu hoş değil.
Neler yazdığım Hamdi Ayan,
Dedemin cenazesinde baş sağlığı diledi de,
Mustafa Öztürk dilemedi.
Problem değil!
Herkes haddini bilecek.
Ben üslubumu bozmuyorsam,
Ona göre davranacaksınız.
Burası Zonguldak!
Bayburt köyü değil!