Zonguldak’ın "Müslüman" olarak bilinen bir iş insanı, genç sevgilisine Ankara’da müstakil bir ev tutmuş!
Genç sevgilisinin evini dayayıp-döşemiş!
Ama kadın genç!
İş insanı, yoğunluğundan kadını ihmal etmiş!
Ankara’ya, dayayıp-döşediği eve gitmek yerine telefonla işi idare etmeye çalışmış!
Ama dediğimiz gibi kadın genç!
Telefonla konuşmak kadının ihtiyaçlarını karşılamaya yetmemiş!
Sonunda isyan etmiş:
“Sen, bu evi dayayıp-döşedin! Beni buraya yerleştirdin! Ama gelip-gitmiyorsun! Benim diğer ihtiyaçlarımı karşılamıyorsun! Para göndermiyorsun!”
Tabi ki bizim Müslüman iş insanının eli sıkı! 
Aslında yaptığının yanlış olduğunun farkında!
Geri adım atmak istiyor!
Nefsi ile cüzdanı arasına sıkışıyor!
Cüzdan ağır basıyor!
Hemen bir başkanlık alıyor!
İmaj çalışmasına başlıyor!
Ama kadın genç!
Ama kadın güzel!
Ama kadın zeki!
Ama kadın şeytan!
Müslüman iş insanı ile yaptığı görüşmelerin hepsini kayıt altına almış!
Kayıtlar piyasaya salınmış!
Ses kaydı avukatların elinde!
"Savcılar bile dinlemiş" diyorlar!
İş insanımız, sakin ses tonuyla peltek peltek ne güzel konuşuyor!
Son günlerde Zonguldak kulislerinde fısır fısır konuşulan bu konu, ne zaman patlayacak merak ediyoruz?
Allah’tan genç kadın henüz şikayetçi değil!
İlla savcılığa gitmesine gerek yok!
Bize de gelebilir!
Adliye ile aynı manzaraya bakıyoruz!
Biz de kendimize göre bir karar verebiliriz!
“Para ile imanın kimde olduğu belli olmaz” diyorlar ya!
Biz, para ile imanın kimde olduğunu biliyoruz!
Ahlakın kimde olduğunu bilmiyoruz!

Kaçak ocak sorunu...

Zonguldak’ta devlet, kaçak kömür ocaklarıyla mücadele ediyor!
Ya da ediyor gibi yapıyor!
Oysa kaçak kömür ocağı işletilen bölgelerde çıkan elektrik faturalarına bakılsa, kimin kaçak kömür ocağı işlettiği çok kolay ortaya çıkar!
Dağ başında bir eve beş bin lira elektrik faturası gelir mi?
10 bin lira gelir mi?
20 bin lira gelir mi?
50 bin lira gelir mi?
Gelmez!
Geliyorsa, bu kişi kaçak kömür ocağı işletiyordur!
Kaymakamları dağlara göndererek, jandarmaya yol gezdirerek, polisi köşe başlarına dikerek bu sorun çözülmez!
Önce elektrik faturasına bakacaksın!
Adam bu elektriği nerede harcıyor, ona bakacaksın!
Sonra işlem yapacaksın!
İşte ondan sonra kolluk güçleri devreye girecek!
Sonra yargı devreye girecek!

Erdemli rezillik!

Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem, "Yöresel Ürünler Pazarı" adı altında "Künefe ve Kebap Festivali"ne izin verdi!
Madenci Anıtı’nda, Merkez Çarşısı’nın inşaat alanında kirin-pasın içinde gıda satışı yapılıyor!
Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem, bu rezilliğe çok komik paralar karşılığında izin veriyor!
Bence belediyenin aldığı para cüzi!
Bu işten birileri kesin para kazanıyor!
Zonguldak Belediyesi, "birilerinin cebine para girsin" diye mi bu rezilliğe göz yumuyor?
Zonguldak halkı, bile-isteye zehirlenirken, Zonguldak Valisi Osman Hacıbektaşoğlu, bu rezilliğe neden göz yumuyor?
Tarım ve Orman Zonguldak İl Müdürü Balıkesir eşrafından Nihat Ağan, bu rezilliğe neden göz yumuyor?
“Zonguldak’ın, Zonguldaklının sahibi yok” diye yazınca, kızıyorsunuz!
Neden gereğini yapmıyorsunuz?
Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası ile Zonguldak Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nin de bu duruma itiraz etmesi gerekmiyor mu?
Sizler, Zonguldak esnafının-tüccarının hakkını korumak zorunda değil misiniz?
Siz, neden bu rezilliğe göz yumuyorsunuz?

Kötülüğe ve çirkinliğe taraftar...

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), Zonguldakspor Futbol Kulübü’nü “çirkin ve kötü tezahürat” nedeniyle Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’na sevk etti. 
Sevk kararında, "Zonguldak Spor Futbol Kulübü A.Ş. Kulübü’nün 13.04.2025 tarihinde oynanan Zonguldakspor Futbol Kulübü A.Ş.-İzmir Çoruhlu Futbol Kulübü A.Ş. Nesine 3'üncü Lig 4'üncü Grup müsabakasındaki 'çirkin ve kötü tezahüratı' nedeniyle Futbol Disiplin Talimatı’nın 53'üncü maddesi uyarınca PFDK'ya sevkine karar verilmiştir” denildi!
2-0 yendiğimiz bir karşılaşmada, çirkin ve kötü tezahürat neden olur ki?
Kendilerini "taraftar" olarak gören bir kitle, maçlara bedava girecek, küfür edecek!
Bunun bedelini, Zonguldakspor Futbol Kulübü ödeyecek!
Kendine "taraftar" diyen 50-100 kişinin yaptığı çirkinliğin bedelini, tüm Zonguldak ödeyecek!
Zonguldakspor başarılı olmak istiyorsa, karşılaşmalara beleş giren, rakip taraftara, rakip sporcuya, rakip yöneticiye, rakip teknik ekibe küfür eden, kendine "taraftar" diyen kişilerden kurtulmalıdır. 
Mesela, Zonguldakspor Futbol Kulübü, geçen yıl "çirkin ve kötü tezahürat" nedeniyle ne kadar ceza yedi?
Bu yıl, sezon başından bu yana ne kadar ceza yedi?
Rakamlar ortaya konsun!
Kendilerine "taraftar" diyenlerin, kulübün karına mı, zararına mı "taraftar" oldukları ortaya çıksın!

Sorunu çözdük...

Ülkemizde Suriyeli sorunu kalmadı!
Aylardır Suriyelilerle ilgili bir mesele duyuyor musunuz?
Sokaklar yakılıp‐yıkılıyor, evler taşlanıyor, büyük kargaşalar yaşanıyordu!
Türkiye'deki geçici koruma statüsündeki Suriyeli sayısı, 16 Nisan 2025 itibarıyla resmi verilere göre 2 milyon 782 bin 733 kişi... Esad rejiminin devrilmesinden bu yana 175 bin 512 Suriyelinin ülkesine geri döndüğü açıklandı.
2 milyon 782 bin 733 Suriyeliyi geri göndermek yerine, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ı Silivri Cezaevi’ne gönderdik!
Sorunu çözdük!
İşte bu kadar!