Zonguldak Belediyesi,
Yaz yaz bitmiyor anam!
Dün akşam,
Bir konuyu dile getirmiştim.
İddia şu yönde;
Zonguldak Belediyesi Temizlik İşleri Müdürü Ahmet Tatar,
Belediyenin kullandığı araç ile,
Şehir dışına çıkıyor.
Araç belediyenin.
Mazot belediyenin.
Aracın plakası 35 ASG 489.
Ahmet Tatar’in,
Şehir dışında bulunan evine,
Bu araçla ve şahıslar izindeyken,
Eşya götürüldüğü iddiası var.
Tabi olayın,
Bir iştirakçisi daha var.
Aynı departmanda şef olan,
Hasan Özalp.
Belediyeden bu konuya ilişkin,
Ne yalanlama geldi.
Ne bir ses çıktı.
Herkes kulağının üzerine yattı.
Biz gerçi alıştık artık.
Belediyeden çıkan beş ses var.
‘Para yok’.
‘Mustafa Özdemir’.
‘Akın Kavi’.
‘Ali Rıza Tığ’.
‘Batuhan Karamalak’…
Ancak şimdilerde ise,
Özel Kalem Müdürlüğü meselesi var.
Hatırlayınız!
Ömer Selim Alan döneminde,
Ankara’dan özel kalem müdürü geldi diye,
Cırlayanlar vardı.
Selcan Cansızoğlu’nun görevden alınması ile birlikte,
Şimdilerde,
Ömer Çağla Kaya’nın özel kalem müdürü olacağı konuşuluyor.
Görüşme de gerçekleştirildi.
Kaya’nın,
Tahsin Erdem’in yakın akrabası olduğu konuşuluyor.
Öte yandan,
Kaya’nın İstanbul’dan mı, Ankara’dan mı ithal edileceği ise meçhul!
Ömer Selim Alan dışarıdan müdür getirdiği diye cıyaklayanlar,
Tahsin Erdem ithal edince neden ses çıkarmıyor?
Ama aslında bu kadar kavgaya gerek yok!
Bu iş yerli ve milli Mustafa ile çözülebilirdi!
Kapı kapı gezmeye,
İthal özel kalem müdürü aramaya da gerek yoktu.
Mustafa Özdemir’i en başında özel kalem müdürü yapacaktınız.
Mustafa Ağabey makama kurulacaktı.
Ama işte,
İthal özel kalem müdürüne de,
En çok Mustafa Ağabey bağırıp çağırmıştı!
Mustafa Ağabey!
Bak Tahsin Erdem,
İthal özel kalem müdürü getiriyor.
Ama senden nam-u nişan yok!
Hiç sesin çıkmıyor.
Anlaşılan o ki,
Özel Kalem Müdürünü siz bir yerden getirince,
Bir de akrabanız olunca,
Bir sıkıntı yok!
Erdemli belediyecilikten ‘Nerdenli’ belediyeciliğe…
*    *    *    *    *    *    *    *    *
Zonguldak’ta,
1+1 evler çok meşhurdur.
Herkes bilir bunları.
Ama,
Siyaseten,
Hücre evleri de kurulmuş.
Uyuyan hücre evi hem de!
Fakat bu,
Bir terör örgütü gibi değil.
Bir gazeteci ile belediye başkanının,
Güven bunalıma girerek,
Şahsi evlerinden buluşmasından mütevellit,
Kurun bir ev.
Uyuyan hücre evi!
Ama bu olayın şifresi,
Karton bardakta gizli!
Cam bardak olunca,
Bir sıkıntı olmamıştı.
Üst cemiyette şahit olmuştuk.
Karton olunca,
Sıkıntı olmuş.
Haliyle,
Geçmişinde kağıtlarla haşir neşir olan gazeteci,
Kağıt uzmanı olarak,
Yeni bir çözüm bulmuş!
Kağıttan gemi de yapacak,
Leğende yüzdürecekler anlaşılan!
Ama Zonguldak,
Leğen kadar küçük değil.
Neyse!
Uyuyan hücre evleri takibimizde.
Uyanırlarsa anlarız.
Ancak hala,
Yedi uyurlar ile arkadaşlık yapıyorlar.
Allah rahatlık versin!
Saydığınız koyunlara değsin!
*    *    *    *    *    *    *    *    *
Son dönemde,
Yeni Adım Gazetesi,
Her ne hikmetse,
MHP’yi dizayn etmeye çalışıyor.
Sebebini anlıyorum.
MHP’de,
İl Başkanlığından derdest edilen Mustafa Öztürk,
Zonguldakspor yönetimine girdi.
Takım maç oynasa,
Mustafa Öztürk, “3-0 kazandık” dese,
Rakip takımın başkanına ara sorarım!
O kadar inanmam yani!
Yeni Adım’dan,
Simge hanım ve Özge Hanımın,
MHP sevdası peyda oldu!
Bir de,
Murat Kotra düşmanlığı!
Ancak hatırlatmakta fayda var.
Demir Ailesi rödovans sahibi.
Rödovans için,
En çok koşturan ise,
Murat Kotra olmuştu.
Dün övülen Kotra,
Bugün dövülen oluyor.
Ama bence bu vefasızlık,
Biraz da ayıp oluyor!
İfade özgürlüğüdür,
Tabi bir şey diyemem!
Ancak,
Murat Kotra,
Devlet Bahçeli’nin üç dönem görev verdiği,
En yakı isimlerden.
Kotra’yı yazmak,
Devlet Bahçeli’yi hedef almaktır.
Bilginize…
*    *    *    *    *    *    *    *
Güzide belediyelerimizin,
İmar departmanlarında,
Nedense bir sorun oluyor.
Özellikle,
Vadi bölgemizde,
Yaşanan sorunlar,
Ve müteahhit enflasyonu,
Çok kulağımıza geliyor.
Mesela Filyos!
Bülent Kantarcı’nın da ilgi alanı.
Başkana çok danışan.
Filyos’un başkanı yok mu?
Ama görüyoruz ki!
Filyos’tan TPAO gaz alıyor sanıyorduk.
Meğer Filyos imar işlerinde gaz veriyormuş!
Filyos’un havasından mıdır suyundan mı?
 Gelen gideni aratıyor,
Ama gelen gidenin üstüne kat ve kat koyup işine devam ediyor.
Değişen sadece isimler.
Neyse parti değil!
 İsimler değil!
Beldede amaçların değişmesi lazım… 
Nereden değil nereye gittiğimiz önemli…
Yoksa ha Aksaray’dan gelmişsin ha Ardahan’dan!
Ha oradan proje yaptırmışsın ha buradan!
Ha müteahhittin işini görmüşsün ha Aksaray’ın!
Amaç belli,
Gelişme belli,
Niyet belli…
Bizde o zaman niyet ettik,
Filyosumuzu bu amansız hastalıktan kurtarmaya!