Pazar günü Kozlu Emka Aquapark&[#]8217;taydık. Çocukları evde tutmak imkansız. Bir baktık, Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş&[#]8230; Yayladan dönmüş, teftişe çıkmış. Emka Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Karakuş karşılıyor kendisini. Yarım saat geçmiyor, AK Parti İl Başkanı Hamdi Uçar ile Mercimekler de geliyor. Kozlu sahiline yapılacak outletlerin işletmecisi Nurettin Balcı da orada. Muhabbet gırla. Diyorlar ki: &[#]8220;Ali Bektaş ile Hamdi Uçar&[#]8217;ın arası açık.&[#]8221; Yazılanları okuyunca, Ali Bektaş&[#]8217;ın masadakileri yerlere yatıran fıkrası geliyor aklıma:

Temel ile Fadime evlenecek. Ama Temel işi bilmiyor. Kahvede konuşurken, büyüklerden biri &[#]8220;Korkma Temel, Fadime ne yaparsa, sen de onu yap&[#]8221; diyorlar. Düğün gecesi, Fadime ile Temel baş başa kalıyorlar. Fadime üstünü çıkartıyor. Temel de aynısını yapıyor. Fadime altını çıkartıyor, Temel de altını çıkartıyor. Fadime sırtüstü yatıyor. Temel de öyle yapıyor. Fadime dayanamıyor: &[#]8220;Temel birini çağır da ikimizi birden yapsın.&[#]8221;

İşte Zonguldak&[#]8217;ın durumu bu hesap... Ali Bektaş&[#]8217;ın Zonguldak Belediye Başkan adaylığından rahatsız olanlar, bu dedikoduları köşelerden yayıyorlar. Ali Bektaş&[#]8217;ın ne AK Parti İl Başkanı Hamdi Uçar ile ne de Milletvekili Köksal Toptan ile arasında hiçbir sorun yok. Sadece bu ilişkiden rahatsızlık duyanlar var. Temel ile Fadime hesabı. Öyle değil mi?

En başından belliydi&[#]8230;

&[#]8220;Vedat Atasoy&[#]8221; diye biri. Sürekli mesaj atar, görüşmek ister, araya birilerini sokardı. Daha adını ilk duyduğumda, daha doğrusu soyadını duyunca dedim ki: &[#]8220;Bu işin içinde bir iş var. Kesin bir çıkarı var.&[#]8221; İstanbul&[#]8217;daki Devrekliler Derneği&[#]8217;nin Başkanıydı. Sonra &[#]8220;pat&[#]8221; diye istifa etti. Dedim ki: &[#]8220;Ahan da, işte geliyor.&[#]8221; Dün gazetelere bakınca, &[#]8220;Tam isabet&[#]8221; dedim. Vedat Atasoy, Devrek Belediye Başkanlığı&[#]8217;na aday olduğunu açıklamış. Parti yok. Teklifler varmış, değerlendirecek. Sanırsın ki süper lig oyuncusu. Sivassporlu Enaramo. Bonservisi elinde. Bilgi birikimini, müthiş projelerini Devrek için değerlendirmek istiyormuş. Vay be&[#]8230; Siyasetin, belediye başkanlığının çıtası bu kadar düşmüş demek ki.

Sıra Zonguldak TSO&[#]8217;da&[#]8230;

Ereğli TSO Başkanı Yaşar Tetiker, Bülent Ecevit Üniversitesi&[#]8217;nin (BEÜ) Ereğli kampüsünün içinde kantin binası ve yemekhane binası inşa edileceğini açıkladı. Yapılacak işin 500 bin liranın üzerinde olduğu belirtiliyor. Ereğli TSO, 500 bin liralık bir yatırım sözü veriyorsa, Zonguldak TSO en az 1 milyon liralık destek sağlamalı üniversitemize. Bakın, Çaycumalılar kendi ilçelerinde üniversiteye ciddi destek veriyorlar. Gökçebey de öyle. Ereğli de vermeye başladı. Zonguldak Merkez ve Devrek bu konuda daha duyarlı olmalı. Haydi Zonguldak&[#]8230; Hayri Devrek&[#]8230; Görelim sizi&[#]8230;

Kıssadan Hisse: Deli sayısı!

Olay, yıllar önce yıllarda Elazığ´da geçer. Elazığ Akıl Hastanesi&[#]8217;nden personelin bir ihmali sonucu bütün deliler kaçar, Elazığ&[#]8217;ın cadde ve sokaklarına dağılırlar. Toplam 423 deli kaçmıştır. Mülki makamlar panikler, başhekime koşup, "Doktor Bey, ne yapalım?" diye sorarlar. O zamanın ünlü doktoru Mutemet Bey, hastanenin başhekimdir. Mutemet Bey, "Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin" der. Doktor önde, birkaç personeli arkasında, kara trencilik oynayarak bütün Elazığ&[#]8217;ı "çuf çuf" nidalarıyla dolaşırlar. Başhekimin tahmini tutmuştur, bütün deliler bu kuyruğa girer, vagon olurlar. Lokomotif, yani Başhekim Mutemet Bey, yönünü hastaneye çevirince, tüm kaçan deliler hastaneye geri dönmüş olurlar. Sorun çözüldüğü için mülki makamlar ve doktorlar, trencilik oynayıp hastaneye döndükleri için de deliler hallerinden çok memnundur. Ancak esas sorun akşam yoklama yapıldığı zaman ortaya çıkar. Hastaneye trencilik oynayarak gelenlerin sayısı 612 kişidir!

Günün Fıkrası: Temel plajda&[#]8230;

Temel ile Fadime, plajda, herkesin içinde çılgınca sevişiyorlar. Halk rahatsız olmuş ve polise şikâyet etmiş. Polis olay yerine gelince sormuş: "Siz burada ne yapıyorsunuz?"

Temel: "Fadime boğuluyordu da, onu kurtarıyordum."

Polis: "Kardeşim, boğulan insana ağızdan suni teneffüs yaptırılır."

Temel: "Ula uşağım, her şey öyle başladu zaten."

Günün Sözü:

İstediğiniz bazı şeylere sahip olamamak, mutluluğun bir parçasıdır.

B.Russel