Yaklaşık bir haftadır yoğun bir tempo içindeyim.
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü kapsamında KGD´nin bir dizi etkinlikleri ve ödül töreninin en güzel şekilde gerçekleşmesi için çalışıyorum.
Dolayısıyla gazetenin yolunu ancak akşamları bulabiliyorum.
Arkadaşlarıma gösterdikleri sabır için teşekkür ediyorum.
Gazetenin önünü tıkayan adam olarak anılıp kalmak istemem.
Sonuçta bir şeyleri yapmak için bazı şeyler aksayabiliyor.
Karaelmas Gazeteciler Derneği´nin bugün gerçekleştireceği törenin üç önemli konuğu var.
KGD´nin davetini kırmayıp Zonguldak´a gelen bu üç konuk Başbakanlık Basın Enformasyon Genel Müdürü Salih Melek, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Orhan Erinç ve Başkan Yardımcısı Turgay Olcayto.
Orhan Bey ve Turgay Bey Zonguldak gönüllüsü iki güçlü kalem.
Salih Bey ise Zonguldak´ı yeni tanıyan ancak mesleki anlamda özverili, iyi niyetli en başarılı bir bürokrat.
Basının daha iyi daha güçlü olması için imkanların sonuna kadar zorlayan bir isim.
Zonguldak bugün bu üç önemli ismi ağırlayacak.
Bir diğer Zonguldak gönüllüsü Nail Güreli ise gelemiyor.
Ancak sözü var.
İlerleyen günlerde ayrı bir program kapsamında gelecek.
Medya - siyaset, medya -medya ve medya - kent ilişkisi üzerine önemli düşünce ve görüşlerin paylaşılacağı bu önemli organizasyon Atatürk Kültür Merkezi´nde saat 14:00´te.
Zonguldak bu organizasyona davetli.
[*] [*] [*]
Medya önemli bir kuvvet.
Genel medya bugünler de kendisini tartışıyor.
Bunlar bir yana.
Yerelde medyaya çok önemli bir sorumluluk düşüyor.
Medya konulara hakim olmak zorunda.
Medya halkı doğru bilgilendirmek zorunda.
Medya objektif olmak zorunda.
Ancak hiçbir şey tek taraflı olmuyor.
Günümüzde en çok sorgulanan konularından biri medya- siyaset ilişkileri.
Siyasallaştırılan medya taraf olurken objektifliğini yitiriyor.
Siyasallaştırılan medya halkın gözüne batıyor.
Ancak siyasetin de medyayı taraftarlaştırma çabasını görmezden gelemeyiz.
Yani vakti günü geldiğinde karşılıklı bir menfaat söz konusu.
Bu çerçeve içinde çok sesliliğin gereği ise herkese söz hakkı vermekten geçiyor.
Medya eski alışkanlıklarını değiştirip kendini yenilemek ve evrensel değerler ölçüsünde kendisini geliştirmek zorunda.
Medya siyaset ilişkilerinde yaşanan erozyon aslında kimseye yaramıyor.
[*] [*] [*]
Medya kent ilişkisinde, medyaya çok daha fazla ihtiyaç var.
Zonguldak´ta bugün pek çok konu medyada yer almadığı sürece kulak arkası ediliyor.
Mithatpaşa Tüneli´nin bu kadar gündemde olmasının en büyük nedeni medyadır.
Son olarak İrem Yağcı olayı.
Bir dizi ihmal ve hatalar sonunda Ankara´ya sevk sırasında yaşamını yitiren 12 yaşındaki İrem Yağcı´nın ölümünü sorgulayan medya amacına ulaştı.
CHP Milletvekili Ali Koçal, Sağlık Bakanı Recep Akdağ´a bu ölümün hesabını sordu.
Sağlık Müdürlüğü bünyesinde aksayan ne varsa şimdilerde gözden geçiriliyor.
Araç gereç eksiklikleri tek tek rapor ediliyor.
Medya olmasa İrem´in ölümündeki ihmallerin hesabı sorulmayacak bazı birimlerde ki laçkalık bir anlamda devam edecekti.
Yerel medya bu yüzden önemli.
Örnek çok.
Yerel medya kentsel, sosyal ve yaşamsal sorunların üzerine ısrarla gittiğinde sonuç almak çok da zor değil.
Bu yüzden konu yakalamayı o konuyu ısrarla devam ettirmek gerekiyor.
İşte o zaman okurun ve siyasetin medyaya güveni artıyor.
Bu konuda çok daha fazlasını yapmak mümkün.
[*] [*] [*]
Sonuç olarak 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü.
Bizim camianın çoğu zaman sembolik kutlamalardan öteye gidemediği bir tarih.
Oysa derin bir anlamı var.
Bir hak arama gününden yola çıkarak bugün yaşanan haksızlıkları sorgulamamız gereken bir gün.
10 Ocak´la ilgili son yıllarda yapılan etkinliklerin derecesi halkın bakış açısını kısmen de olsa değiştirmiş görünüyor.
Oysa insan doğası gereği her öğretiden bir şeyler kapmalı.
Yani geliştirmeli.
Örgütler de böyle.
Medyaya olan güveni sağlayacak olanlar önce gazeteciler, sonra örgütler.
Karaelmas Gazeteciler Derneği kuruluş düşüncesinin ortaya atıldığı günden beri bunun kavgasını veriyor.
Gazeteciliği gazetecinin yapmasının mesleğe duyulan güvenin artacağına inanıyor.
Kimseyi öteleme, kimseyi yerme gibi bir amacı yok.
Mesleğin daha saygın hale gelmesi için çalışıyor.
Daha yaşanılabilir bir kent olabilmek için sorumluluk alıyor.
Burada sayamayacağımız kadar meslektaşımızın emeği var.
Birçoğu buruk.
Birçoğu için bugünün pek de anlamı yok.
Ama gazeteci ve okurlar olarak doğrudan yana tavır koymak zorundayız.