Bu köşede, muhalefetin Zonguldak Belediyesi’ni kazanması halinde "tasarruf" adı altında işçi çıkartacağını iddia ediyoruz.
CHP Zonguldak Merkez İlçe Başkanı Osman Zaimoğlu, yazdıklarımızın doğru olmadığını söylemiş!
Dedeman Otel’de, CHP Zonguldak Belediye Başkan Adayı Tahsin Erdem’in lansmanına giden Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Tayfun Demir’i protokole oturtmamış!
Bu nedir şimdi?
Emekten yana olduğunu iddia eden CHP’nin Merkez İlçe Başkanı Osman Zaimoğlu, törenine davet ettiği emeğin temsilcisini protokole oturtmamış!
Ben, size söylüyorum...
"Osman Zaimoğlu, CHP gibi sosyal demokrat bir partinin Merkez İlçe Başkanlığı’nı yapacak kalitede biri değil" diye...
Sadece size de söylemiyorum.
Geçenlerde kendisine de söyledim.
Böyle densizlikler yapıp, sonra özür dilemek ne demek?
Bence Tayfun Demir, Osman Zaimoğlu’nun özrünü kesinlikle kabul etmemiştir.
Çünkü o hareket, sadece Tayfun Demir’e yapılmadı ki...
Maden işçilerine yapıldı.
Maden işçisi, temsilcisine yapılan bu saygısızlığa karşı yanıtını sandıkta mutlaka verecektir.

Proje çöplüğü!

CHP Zonguldak Belediye Başkan Adayı Tahsin Erdem, proje tanıtımını Dedaman Otel’de yaptı.
Çöp döküm alanına bir düzenleme yapmışlar!
Ancak çöp döküm alanını, Karadeniz’den nasıl koruyacaklarını düşünmemişler!
Bu iş, o çevre koruma duvarları olmadan yapılacak olsa zaten yapılırdı.
Hem de Zonguldak Belediyesi’nin kasasından bir lira harcanmadan...
Zonguldak Belediye Başkanı Dr. Ömer Selim Alan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na yaptırırdı bu işi...
Sahil Projesi'ni yaptırdığı gibi...
Lavuar Alanı'nı başlattığı gibi...
CHP’nin, "Kapuz-Orta Kapuz-Tersane Projesi" yine Dr. Ömer Selim Alan’ın daha önce açıkladığı bir proje...
Dedeman’da yapılan toplantıdaki tek artı, Harun Akın’ın orada olmasıydı.
Tahsin Erdem, ekibiyle birlikte Harun Akın’ın adaylığına şiddetle karşı çıkıyordu!
Kendi aday olunca, lansmana katılması için her şeyi yaptı!
Başka ne vardı?
Emekliler için lokanta açacak, üç kap yemeği 50 liradan satacak!

Gerçeklerle yüzleşelim...

Her seçim döneminde aynı sorunu yaşıyorum.
Süreç uzadıkça, sıkılıyorum.
Daha çok yalan dinlemek, yoruyor beni...
Elinizde veri var ama karşınızdaki size tam tersini anlatıyor!
Duyduklarınızı kulaklarınız kabul etse, bünyeniz kabul etmiyor!
İddialı parti adaylarını bir yere kadar anlayabiliyorum!
Ama hiç iddiası yok!
Bir partinin belediye meclis üyesi adayı olabilmek için kendini paralayan, birilerini araya koyan kişi, istediği olmayınca, başka bir partiden belediye başkan adayı oluyor!
Bakın, bir partinin belediye meclis üyesi adayı bile yapmadığı ismi, bir başka parti, belediye başkan adayı yapıyor!
Ve o isim konuşuyor!
Biz de onu dinlemek zorunda kalıyoruz!
O nedenle bu seçim bir an önce bitsin.
Hayatın gerçekleriyle yüzleşelim istiyoruz.
Bir şey daha var...
"Adaylardan çok gazeteciler yarışıyor" gibi bir algı da oluştu!
Aynı noktada bulunmaları sakıncalı olan bazı isimler, utangaç bir şekilde aynı adayı destekliyorlar!
Umutlarını belediye başkan adaylarına bağlayanlar var!
Kazanırsa, kazanacaklar!
Kaybederse, kaybedecekler!
Oysa hayat devam edecek.