Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, İl Müdürleri Kararnamesi hazırlanıyor. Zonguldak İl Müdürü Kemal Gümrükçü 10 yıldır yoruldu, yıprandı.

Artık kuruma hediye olarak gelen iki kuzuyu güdemeyecek kadar yorgun. Kuzunun biri öldü. Diğeri, personelin çoban olan babasında emanet duruyor.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'nde bir değişim bekleniyor. Çoğunluk, 'Kemal Gümrükçü gitsin de' diyor. Ben kimin geleceğini merak ediyorum.

Şimdi tutun, "Yıllardır bir yere atayamadık. Adam boşta kaldı. Verelim işte oraya" diye Kamuran Aşkar'ı inşallah bu kuruma atamazlar. Çünkü Aşkar'ın işi bu değil! Kemal Gümrükçü'den bir farkı olmaz.

Vallahi ben de Kamuran Aşkar'ın bir yere atanmasına ikna olmuş durumdayım. Bir yere atansa o da rahat etse, biz de rahat etsek.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne işinin uzmanı bir isim atanması çok daha doğru olur. Yani liyakat. Anlatabiliyor muyum.

Şimdi biz, "iki kuzuyu güdemeyen il müdürü olmaz diyoruz" diye, koyun sürüsüyle önümüze çıkmayın sakın.

Rica ediyorum.

Devrek'te AK Parti İlçe Başkanı var mı?

Devrek'te Belediye Başkanı Çetin Bozkurt, Cumhurbaşkanlığının resmi kararını, Devrek Belediyesi'nin kararı gibi kamuoyuna lanse ediyor.

Devrek'te AK Parti İlçe Başkanlığı yok mu?

AK Partili Belediye Meclis Üyeleri yok mu?

Bu duruma Çaydeğirmeni Belediye Başkanı Satılmış Gebeş mi yanıt verecek?

AK Parti Devrek İlçe Başkanı kim?

Hala görevde mi?

Görevde ise bir açıklama yapsın öğrenelim.

Kıssadan Hisse: Bir insana işte bu kadar toprak yeter!

Sıradan kendi halinde bir çiftçi olan Pahom, daha zengin bir hayatın hayalini kurmaktadır. Uzak bir yerlerde, cömert bir reisin karşılıksız toprak verdiğini duyunca, daha çok toprak elde etmek için reise gidip talebini iletir. Gerçekten de reis herkese istediği kadar toprak veren cömert biridir. Pahom'a "Sabah güneşin doğuşundan batışına kadar katettiğin bütün yerler senin fakat güneş batmadan yeniden başladığın yere dönmen lazım." der. "Yoksa bütün hakkını kaybedersin."

Pahom güneşin doğuşuyla beraber başlar yürümeye. Tarlalar, bağlar, bahçeler geçer. Tam geri dönecekken gördüğü sulak bir araziyi es geçemez. Şu bağ, bu bahçe derken bakar ki güneşin batmasına az kalmış. Koşar, koşar, ama kesilir takati. Halsiz adımlarla yürümeye devam ederken, Pahom'un burnundan kanlar damlamaya başlar. Tam başladığı noktaya yaklaşmışken, bir an yığılır yere ve bir daha kalkamaz...

Reis olanları izlemektedir. Çok kereler şahit olduğu olay yeniden vuku bulmuştur. Adamlarına bir mezar kazdırır. Pahom'u bu mezara gömerler. Reis, Pahom'un mezarının başında durur şöyle der: "Bir insana işte bu kadar toprak yeter!" (Tolstoy'un "İnsan Ne ile Yaşar" kitabından)

Hisse: Gören bir gözü, tutan bir eli, yürüyen bir ayağı satın alamayacak ve kaybedince tekrar sahip olamayacak kadar aslında fakiriz hepimiz.