Sağlık çalışanlarını Vali'ye ben ihbar ettim! Suçumu kabul ediyorum. Vali'yi sağlıkçılar konusunda yanıltan da, dolduran da benim.

"Sağlıkçılar dört kişi bir arabaya binip gidiyorlar. Dört kişi bir arabaya binip Tekel Büfesinden içki alıyorlar. Tekelciye de Corona Virüsü bunlar bulaştırıyor. Odalarında oyun oynuyorlar, içki içiyorlar" diyen de benim.

Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş, Atatürk Devlet Hastanesi'nde sağlıkçılarla buluştu. Orada kendisine basında çıkan bu iddialar soruldu. Sağlık yöneticileri, Vali'ye 'Sağlıkçılar yük oldu' sözünüzden sonra böyle bir rezillik olursa bunun altından kalkamayacaklarını söylediler.

Ancak bu iddiaları yazan kişi, Emniyet Müdürünün gidip evinin kapısında yemek yediği kadındı.

Sağlıkçıların huzursuzluğunun bitmesi adına konuyu uzatmıyorum.

Pandemi Kurulu toplantısı öncesi ve sonrasında yapılan konuşmaları bilmiyorum. Söyleyeceklerim bu kadar.

Erdoğan Bektaş ve Ahmet Metin Turanlı

Vali Erdoğan Bektaş'ın sağlık çalışanları için "Kendilerini koruyamadılar. Bize yük oldular" sözü üzerinden başlayan tartışma üzerine birkaç şey söylemek istiyorum.

Biz Vali Erdoğan Bektaş'ın basın toplantısında kullandığı ifadeleri görüntülü bir şekilde haber yaptık. Toplantıdaki arkadaşlar bu detayı atladılar. Haber patladı gitti. Sonra sosyal medya karıştı.

Bizim bu haberi yapmak dışında başka bir icraatımız olmadı. Sosyal medyadaki linç girişimini başlatan da, sürdüren de biz olmadık. Biz sadece haber yaptık. Bugün yine olsa yine yaparız.

Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş'ın benimle görüşmediği için aleyhine yayın yaptığım iddiası külliyen yalan. Vali Erdoğan Bektaş'a "Yasin Hamzaçebi hakkında yazı yazma. Konuştum. O da yazmayacak" dediği için kızdım.

Karşımdaki kişi gazeteci olsa, Vali araya girse "Birbirinize yazmayın uygun olmuyor" dese amenna. Ama Vali, bana "Yasin Hamzaçebi'yi yazma" diyemez. Yasin Hamzaçebi'nin 20 yıl hapis cezası alması haklılığımı kanıtladı.

Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı'ya kızgınlığım da bu yüzden. O da "Erdoğan Demir'i yazma. Yunan askerinin saldırısına uğradı. Kendini biraz toplasın" dedi.

Yunan askeri, FETÖ imiş. Biliyorsunuz Erdoğan Demir, Halkın Sesi'nde kendisi hakkında çıkan bir habere yanıt verirken "Bana ihtiyaçları oldukça yardım etmeye de devam edeceğim. Ben Sayın Fetullah Gülen Hocaefendi'nin ellerinden, 18 sene önce öptüm. Saygı duydum. Aynı saygıyı duymaya da devam ediyorum" diyen biri.

Ne Vali Erdoğan Bektaş'tan, ne İl Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı'dan kişisel bir talebim olmadı. Ben işimi en iyi şekilde yapmaya, gazetemi ve internet sitemi ayakta tutmaya çalışan bir gazeteciyim.

Benim eskilerimi giyiyorsun

Benim çıkardıklarımı giyiyorsun

Efendim neymiş, Pusula, belden aşağıya yayınlar yapıyormuş. Neymiş Ali Rıza Tığ belden aşağı köşeler yazıyor, fıkralar yayınlıyormuş. Size ne kardeşim? Beğenmiyorsan okumazsın olur biter.

Bana belden aşağı yazıyor eleştirisini getiren kişi, bir işadamına "Benim eskilerimi giyiyorsun", "Benim çıkardıklarımı giyiyorsun" diye yazan kişi! En son konuşması gereken kişi!

Şimdi çıkmışlar nitelikli dolandırıcılık iddiasıyla 107 yıl hapis istemiyle yargılandığı davadan, zaman aşımı sayesinde, zimmet suçundan 20 yıl hapis cezasıyla kurtulan Yasin Hamzaçebi'nin sponsorluğunda bizim hakkımızda konuşuyorlar. Tencere kapak misali!

Bence yanlış yoldasınız. Böyle küçük işlerle kullandırmayın kendinizi. Yasin'i kafalayın! Akın Kavi'den Elmas TV'yi satın alsın! Benim aldığım koltuklara oturun öyle konuşun! Ayakta yoruluyorsunuz!