Küçük yaşta çocukların barlarda-içkili mekanlarda ne işi var?
Ensarcı-Yeşilaycı bürokratlarımızın bu konularda daha hassas olması gerekmez mi?
Öyle yolu ikiye bölüp, yanlış olduğunda açarsanız, sorun çözülür.
Ama toplumu bölüp, hatanızı anlayınca, yeniden birlikteliği sağlamanız kolay değil.
Toplumun önünde; Allah, din, kitap, telefonda rezil rezil konuşup-yazışmakla olmuyormuş bu işler!
Pusula'yı yayını nedeniyle eleştiren birinin, yazdıklarını okudunuz değil mi?
Bizim gizlimiz-saklımız yok. Açık, aleni yazıyoruz.
"Başka biriymişiz" gibi de davranmıyoruz.
Bize "Şovenist" deyip, millete "Oflu gibi davranmayın" diyen bir bürokrat olabilir mi?
Zonguldak'ın bürokratlar için staj yeri olduğunu yazınca kızıyorlar.
"Şu kadar yerde görev yaptım" diyorlar!
Görüyoruz işte!
Ağzınız başka, kalbiniz başka, aklınız başka!
Biz yazmasak, Zonguldak,
Türkiye'nin en huzurlu kenti olacak!
Bir kurumda şube müdürü...
Denetlemekle sorumlu olduğu kişi ile ortak çiftlik kurmuş, çiftliğe müdür yardımcısını da ortak etmiş.
Dairede çalışan hizmetli ile tatil beldesine gitmiş. Şimdi o gittiği beldeden arsa topluyormuş.
Daha önce müteahhitlerle gizli ortaklıklar kurduğu için arsaları da başkaları üzerine topluyor!
Devletin arabasını, kendi arabası gibi kullanıyor.
Peki, bu kişiye "dur" diyen var mı?
Bırakın "dur" diyeni, "merak eden" bile yok!
Hak, hukuk, adalet, Allah, din, kitap hikaye!
Herkes düşmüş koltuğundaki huzurunun peşine!
Bunları, böyle yazınca rahatsız oluyorlar.
Sonra soruşturma açıyorlar.
Soruşturmacıyı da, soruşturulan kişinin başında olduğu birlikte çalışan çocuğun babasından seçiyorlar!
Sonra bu soruşturmadan sonuç bekliyorlar!
Biz yazmasak, Zonguldak, Türkiye'nin en huzurlu kenti olacak, değil mi?
Bir FETÖ soruşturması daha...
Şimdi geçenlerde hakkında FETÖ üyesi olduğu iddiasıyla soruşturması devam eden birini, İl Müdür Yardımcısı yaptıklarını yazmıştım. Hem de bile-isteye yaptılar. Soruşturmada gizlilik kararı olduğu için kimsenin öğrenemeyeceğini sandılar.
Şimdi bir iddiada daha bulunuyorum. Bu kişinin göreve gelmesini sağlayan kişilerden birinin kardeşi hakkında da FETÖ soruşturması başlatılmış. Tabi ki yine gizlilik kararı var.
Biz bu kadarını öğrenip yazdık.
Gerisini devletin ilgili birimleri ortaya çıkarır.
Diyeceksiniz ki:
"Burada isim yok. Devlet nasıl bilecek?"
Devlet biliyor.
Sadece harekete geçmiyor.
Neden?
Ben de bilmiyorum.
Günün Fıkrası: İkisi sosisli, ikisi sade...
Bir doktor, hemşiresi ile gizli gizli buluşuyormuş. Bu buluşmalardan bir süre sonra, hemşire, hamile olduğunu söylemiş. Fakat doktor, bu olayı karısının duymasını istemediğinden, hemşireye yüklü bir miktarda para uzatarak, demiş ki:
- Hemen İtalya'ya git ve çocuk doğana kadar orada kal.
- Bebeğin doğduğunu sana nasıl haber vereceğim?
- Bana hemen bir kart gönder ve arkasına "spagetti" diye yaz, ben durumu anlarım, başka bir açıklama yapmana gerek yok.
Hemşire, parayı almış ve uçağa binip İtalya'ya gitmiş. 9 ay sonra, bir gün doktorun karısı evden aramış:
- Sevgilim, bugün postadan senin adına İtalya'dan postalanmış ilginç bir kart geldi, fakat ne anlama geldiğini anlayamadım.
- Peki karıcığım, ben akşama eve gelince sana gerekli açıklamayı yapacağım.
Doktor, akşam eve gelmiş, kartı almış ve okuyunca; kalp krizi geçirmiş ve olduğu yere yığılıp kalmış. Acil yardım ve tıbbi müdahalelerin sonunda; doktor yavaş yavaş kendine gelmeye başlamış. Müdahale eden meslektaşları, doktorun elinde sıkı sıkıya tuttuğu kartı alıp bakmışlar. Kartta aynen şunlar yazıyormuş:
- Spagetti, spagetti, spagetti, spagetti!.. İkisi sosisli, ikisi sade...
