Zonguldak Valisi Sayın Ahmet Çınar, "Zonguldak'ın kuması çok" demişti.
Bence bu yanlış bir ifade... Zonguldak'ın "kuması" değil, "kocası" çok.
Etkin siyasetçi olmayınca, herkes başına buyruk hareket ediyor.
Şöyle bir örnek vereyim size...
Zonguldak'ta Ömer Barutçu milletvekili olacak, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Recep Demirtaş böyle davranacak, öyle mi?
İktidar milletvekillerinin bulunduğu ortama gel(e)meyen Genel Sekreter olur mu?
Adam, "Ben ikinci valiyim" diyor.
Muhtara, "S..tir git" diyor.
Ama bir siyasi de çıkıp bu adama, "Sen s..tir git" demiyor.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bürokrasinin engellerini kolay geçebilmek için ülkede sistem değişikliğine gitti.
Ama sanırım Zonguldak hala cumhurbaşkanlığı sistemine geçemedi.
"Zonguldak'ın kocası çok" dedik ya!
İktidarın milletvekili muktedir olmayınca, Recep Demirtaş gibiler de kendilerini "koca" zannediyor! "Ben ikinci valiyim" diyor!
"Fareye içki içirmişler, 'bana evin kedisini getirin' demiş."
Türk ordusunun Afrin'e operasyon yaptığı gece resmi makam şoförüyle, kuruma iş yapan müteahhidin arabasıyla Bolu'ya rakı içmeye giden Recep Demirtaş, yakında "Ben valiyim" derse, şaşırmamak lazım!
İşadamı, bürokrasiden biraz yüz bulunca, kaçak-göçek işler yapıp milletin gözünün içine baka baka rant yaratıyor! Değneksiz köyde kendini "koca" zannediyor!
Belediye başkanı ilçede hamuduyla götürüyor!
Kendisinden öncekinin başına gelenden ders almamış olmalı ki, hala arsızca çalmaya devam ediyor! O da kendini koca ilçenin "kocası" zannediyor!
Bilmiyor ki, onun da sonu önceki başkan ya da ilçe başkanının sonu gibi olacak!
Bir başka belediye başkanı, iktidar olmadığı halde ilçede muktedir olmuş!
Kamyon kamyon çalıyor, kimse bir şey demiyor!
Adam, bırakın ilçeye kocalık yapmayı, yan ile uzanmış bulunuyor!
Bankayı dolandırmış, üzerindeki elbiseler dışında malı yok!
Belki çocuğu bile kendi nüfusuna kayıtlı değil!
"İşadamıyım" diye gezenlerin, siyasetçiler ve bürokratlar tarafından korunduğu bir şehir Zonguldak!
Yahu; vergi numaran yok, adına kayıtlı işyerin yok, resmi çalışanın yok, üstelik adam değilsin! Kendini "işadamı" diye tanıtıyorsun!
Peki, bunlara ses çıkartan var mı?
Devletin 18 yaşına gelmesini bekliyor!
Sayın Valim!
Bu kentin "kuması" değil, "kocası" çok!
Olan, Zonguldak'a oluyor!
Gelen vuruyor, giden vuruyor!
Bu ahlaksızların, ahlaksızlıklarını yazdığımız için de olan bize oluyor.
Hani bir şarkı vardı:
"Dübeş attım, yek geldi,
Bugün kızlar tek geldi,
Bir gülüşe razıydım,
Bin beş yüzlük çek geldi."
Zonguldak'ın durumu bu!
Kimsenin umurunda değil bu kent!
Herkes kendi menfaatinin peşinde!
Akşam-sabah size yağ çekenlere bakın, fotoğrafı daha net göreceksiniz!
Aslında şöyle diyorlar:
"SİT'imden aşşa, Gazipaşa!"
Zonguldak batmış, kimin umurunda?
Yani Vali Bey'in dediği gibi bu kent erkek de, "kuması" çok değil.
Bu kentin "kocası" çok...
Eğer öyle olmasa, Zonguldak'ta deniz böyle kirletilir mi?
Ormanlar talan edilir mi?
Hazine arazileri işgal edilir mi?
Bu yazı uzar gider...
Ama teşhisi doğru koymak lazım...
"Ağzında bal olan arının kuyruğunda iğnesi vardır" atasözü boşuna söylenmemiş!
Cemal Süreya'nın dediği gibi...
"Sonrası iyilik, güzellik..."
