Siyasetçiye sormuşlar, "Siyasete girerken mi sıkıntı oluyor, çıkarken mi?" diye!

O da, "Boş dururken çok sıkıntı oluyor" demiş!

Siz hiç emekli siyasetçi gördünüz mü?

Hele hele Zonguldak'ta...

Bir tek Necdet Yazıcı'yı biliyoruz aslında!

O da Zonguldak-İstanbul arasında mekik dokuyor.

Torun seviyor oralarda.

Siyaseti de, işi-gücü de bıraktı.

Yani siyaseti bırakınca, bir şey olmuyormuş insana...

Siyaset yaptığında, Zonguldak adına nasıl mücadele edilebileceğini göstermişti, Necdet Yazıcı.

Bir de siyasetin nasıl bırakılabileceğini gösterdi.

Bence Zeki Çakan bekliyor mesela!

Bir liste görse, birinci sırasına gelir oturur herhalde!

Ali Uzun, hala belediye başkanlığı peşinde!

Harun Akın, milletvekilliği peşinde!

Hasan Gemici, zaten havada geziyor.

"Hadi gel" deseler, konacak listenin birine!

Allah'tan Köksal Toptan dönmüyor aktif siyasete!

Ömer Barutçu, gününü gün ediyor, yazın Bodrum'da, kışın Anadolu Kulübü'nde!

Hiçbiri, adam bırakmadı geride!

Ama onlara da kızmıyorum ben!

Düşünsenize!

Siyasetçi, birini genel müdür yapıyor. O genel müdür, ilk seçimde kendisini göreve getiren kişinin karşısına aday oluyor.

Sonra Ankara'da "Zonguldak Lobisi" kuramadığımızdan yakınıyoruz.

Cumhuriyet kurulduğundan beri 185 isim milletvekili seçildi.

Bazıları birkaç kez seçildi.

Diyelim ki, 150 ayrı isim milletvekili seçildi.

Acaba kaçının mezarı Zonguldak'ta, hiç aklınıza geldi mi?

Mezarlığında milletvekili olmayan kaç il var ki Türkiye'de?

Ne talihsiz bir iliz arkadaş.

"Babasının mezarını bilmediğin adama kız verme" diyorlar.

Biz, babasının mezarını bilmediğimiz adamlara bir ilin yönetimini veriyoruz.

Zonguldak'a yük olmayın...

Zonguldak eski Valilerinden Sayın Yavuz Erkmen'i sever, sayarım.

Sayın Erkmen'in de, Zonguldak'ı ve Zonguldaklıları nasıl sevdiğini yakından biliyorum. Ama biz, artık kendi kendimizi yönetsek daha iyi olmaz mı?

Zonguldak'a bürokrat olarak gelenlerin burada siyaset yapması yerine, Zonguldak insanının siyasette olması daha iyi olmaz mı?

Bakın, Hüseyin Özbakır, hasbelkader Zonguldak'ta Cumhuriyet Başsavcılığı yaptı.

Sonra buradan milletvekili oldu. Nasıl milletvekilliği yaptığını görüyoruz.

Yavuz Erkmen, asla bir Hüseyin Özbakır olmaz.

Çok daha iyi olur... Ama bizi kendimizle baş başa bırakır mısınız?

Özbakır, Sürmene'ye gitse! Erkmen, Tekirdağ-Çorlu'ya...

Güzel olmaz mı?

Ya da madem o kadar önemli kişilersiniz, partiler sizin peşinizden koşuyor.

Alsınlar sizi merkeze, göstersinler herkese...

Ne olur Zonguldak insanına yük olmayın!

İlahi adalet...

Türkiye geneline bakıyoruz.

Pek çok ilden önemli yazarlar, şairler, bilim adamları, işadamları çıkıyor.

Bizim işadamları; hırsız, arsız, yolsuz çıkıyor.

Kimi devleti soymuş, kimi bankayı soymuş, kimi vatandaşı soymuş.

Böyle bir ortamda nasıl şiir yazacağız, nasıl roman yazacağız biz?

Kentte bir estetik bırakılmadı.

Herkes tuttuğunu seviyor.

Boş bulduğu yere dikiyor.

Kimsenin karıştığı, ettiği yok.

Galiba ilahi adaletin tecelli etmesini bekleyeceğiz...