Kamu Hastaneleri Birliği Zonguldak Genel Sekreteri Muharrem Erdem, Ereğli Devlet Hastanesi Başhekimliği döneminde tahsil etmediği kantin kirası yüzünden ceza yedi, savcılığa verildi.

Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi Yöneticisi Hasan Tosun, tahsil etmediği kantin kirası nedeniyle soruşturma geçirdi, ceza yedi.

Peki, bu iki yöneticinin tahsil etmediği kira bedeli ne kadar?

Tam 2 milyon lira!

Peki, bu devletin 2 milyon lirası neden hala tahsil edilmiyor?

Ve bu 2 milyon lirayı tahsil etmeyen, geçirdikleri soruşturmalara rağmen neden hala görevlerinin başındalar?

Çünkü Muharrem Erdem'in arkasında AK Parti Zonguldak Milletvekili Faruk Çaturoğlu var.

Çünkü Hasan Tosun'un arkasında AK Parti Zonguldak İl Başkanı Zeki Tosun var!

Peki, devlete 2 milyon lira borç takan kantincinin arkasında hangi milletvekili var?

Sadece milletvekili mi?

Bir de danışman var!

2 milyon liralık kira borcunun bu kadar zamandır neden tahsil edilmediğini anladınız mı şimdi?

Geminiz, Karadeniz'de mi battı?

AK Parti Zonguldak Milletvekili Hüseyin Özbakır'ın bir "Gemi Kütüphane Projesi" vardı.

Hani İstanbul'dan gemi bedelsiz olarak alınmıştı.

Havalar düzelince, Zonguldak'a gelecekti.

Ama üzerinden iki yaz geçti!

Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan ödeneği çıkmıştı, her şeyi hazırdı.

Hüseyin Özbakır'ın Zonguldak lehine başlatıp, takip edip, bitirdiği tek bir proje söyleyebilir misiniz bize?

Bu geminin niye olmadığını bir bilseniz?

Ben birinci ağızlardan dinledim.

Şok oldum...

İsteyen herkese anlatabilirim.

Delilleriyle, tanıklarıyla...

Bakmayın siz, bizim iki de bir bu konuyu gündeme getirdiğimize...

Amacımız, bu gemi kütüphanesinin yapılmasından çok, Zonguldak halkına verilen sözlerin tutulmadığını anlatmaktır.

Bakın sıradan bir işi bile yapmadılar, yapamadılar.

Dünyanın en mutlu çifti kim?

Adem ile Havva...

Neden mi?

1) Adem'in de, Havva'nın da kaynanası olmadı.

2) Adem de, Havva da aldatılmaktan korkmadı.

3) Havva, hiçbir zaman kıyafetleri ile Adem'i çileden çıkarmadı.

4) Adem, hiçbir zaman Havva'ya, ''Sen dünyada gördüğüm en güzel kadınsın" derken yalan söylemedi.

Kıssadan Hisse: Deniz olmak istiyorsan...

Bir çocuğun ayakkabısı denize düşer, kaybolur. Sahilde kumların üzerine şöyle yazar: "Bu deniz hırsızdır."

Biraz ötede bir balıkçı ağına yakalanmış çok miktarda balığı kıyıya çeker ve kumlara şöyle yazar: "Bu deniz cömerttir."

Bir genç denizde boğulur. Acılı, ağıt yakan annesi kumlara şöyle yazar: "Bu deniz katildir."

İhtiyar bir balıkçı, koca bir inci barındıran istiridye çıkarır denizden ve kumlara şöyle yazar: "Bu denizin gönlü çok zengindir."

Bir dalga gelir, sahilde yazılı tüm yazıları siler.

Deniz, sükunet ve huşu içinde seslenir:

"Eğer deniz olmak istiyorsan başkalarının söylediklerine çok da önem vermeyeceksin!"

Çevremizdekileri hoş görmede deniz gibi olmak ümidiyle...