Bir...
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Kozlu Müessese Müdürü Kazım Eroğlu'nu, 11 aydır vekaleten TTK Genel Müdürlüğü görevini yürüten Ercan Gebeş'in yerine yine vekaleten atadı.
Vekaletin yerine vekaleten.
O da güzelmiş!
[*] [*] [*] [*]
İki...
Kazım Eroğlu, Genel Müdürlükte yapılan devir-teslim töreni ile görevi devraldı.
Hacettepe Üniversitesi Zonguldak Mühendislik Fakültesi'nden mezun olduktan sonra 1986'da Kozlu Müessese Müdürlüğü'nde maden mühendisi olarak işe başlayan Eroğlu'nun ismi uzun zamandır gündemde.
Eroğlu'nun işinde başarılı, özverili olduğunu bilmeyen yoktur.
Kuruma dair, üretime dair formülleri var.
İktidarın bürokratı olmaktan öte kentini seven, kuruma sahip çıkan biri isim oldu.
[*] [*] [*] [*]
Üç...
Ama onun da bir talihsizliği oldu.
Kozlu Müessese Müdürlüğü maden ocağında 7 Ocak 2013 tarihinde meydana gelen 8 işçinin öldüğü iş kazasında, "taksirle ölüme sebebiyet vermek" suçundan tutuksuz yargılanan 10 sanık arasında yer aldı. Yargılamanın devam ettiği Zonguldak 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne geçen hafta gönderilen 3'üncü bilirkişi raporunda taşeron firma asli kusurlu, Kozlu Müessese Müdürü Kazım Eroğlu ve Yardımcısı Nurettin Yılmaz ise eksiklikleri nedeniyle firmaya bir yaptırım uygulamak yerine, kendi bünyelerinden bir çalışanı teknik nezaretçi olarak atamayı uygun gördükleri için tali kusurlu bulundu.
[*] [*] [*] [*]
Dört...
Ne yazık ki, böyle bu işler.
O taşeronu oraya sokan akıl, sokmazsan tehdit eden akıl, bunun yolunu açan akıl, "güzel öldüler" diyen akıl, "firmanın üzerine gidersen yakarım çıranı" diyen akıl, elini-kolunu sallaya sallaya dolaşır, Adana kabağı gider bürokratların başında patlar!
[*] [*] [*] [*]
Beş...
Olay tam da referandum öncesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "işçi alınsın, üretim artsın" diyen GMİS ve maden işçisine azar çekmesinin gelişti.
Olay tam da referandum sonuçlarıyla ilgili iktidarın Zonguldak aldığı mağlubiyetin nedeninin maden işçilerinin olduğunun tartışıldığı günlere denk geldi.
Şimdi her şeyin üzerine sorular akla geliyor.
Vekaleten devam mı edilecek?
Eroğlu'nun asaleti ne zaman gelecek?
Asaleti gelmezse başımıza ne gelecek?
Gelecekte mi bir gün gelecek, gelecekte mi bir gün gelmeyecek?
Adama sinir geliyor yeminle!
[*] [*] [*] [*]
Altı...
Kazım Eroğlu'ndan herkes memnun.
GMİS çok memnun.
Ama buradan bir başka sonuç çıkıyor.
Görülüyor ki iktidar, Enerji Bakanı ve Zonguldak'ın iktidar milletvekilleri çalışıyor.
Yarışıyor.
Ama hangi alanda?
Söz konusu bürokrat atamaları olduğunda!
Vagonlar oluyor tumba...
Bunu yapabildiklerine göre aslında daha fazlasını yapabilirler.
Bu yetenek onlarda var!
[*] [*] [*] [*]
Yedi...
Başka soruları da türetmek mümkün...
Matruşkalar gibi.
Soru soruyu doğuyor.
Kazım Eroğlu geldi de ne değişecek?
Neyi değiştirebilecek?
Kurumu ayağa kaldırma yönünde atacağı adımlar, hazırlayacağı stratejiler ve yol haritaları kurumun daha hızlı satılabilir olması için mi kullanılacak?
Yoksa, "Bu kurum ayağa kaldırılabilir. Bir şans daha verelim. Referandumda Zonguldak uyarısını yaptı. Kapatıp, satıp kurtulmak yerine asıl sorunun biz olduğundan yola çıkarak bir şans daha mı versek. Malum seçimde Zonguldak bize lazım" mı denilecek?
[*] [*] [*] [*]
Sekiz...
Sayın Eroğlu neye faktör?
Kime faktör?
Hangi faktör?
Ne için geldi?
Neden getirildi?
Milletvekillerinin bilmem ne yarışı nedeniyle mi, tetiği çektirmek için mi, kurumu yaşatmak için mi, yaşatıp satmak için mi?
Eroğlu'nun çabasını, arzusunu biliyoruz da, "Bu böyle gitmez. Yerli üretimi özel sektör yatırımları ile teşvik edeceğiz" diyen Ankara ne düşünüyor?
[*] [*] [*] [*]
Dokuz...
Kazım Bey'in elinde sihirli değnek yok.
Ama onda diğerlerinden daha farklı bir şey var.
Enerjisi, suiistimallere meydan vermemesi...
İzin verirler mi?
Bilgi cesaretindeki gücün hareket enerjisine dönüşmesine izin verecekler mi?
Nereye kadar?
Kime kadar?
Ne için?
[*] [*] [*] [*]
Dokuz buçuk...
Bunlar Kazım Bey'in enerjisini kırmak için değil...
Bunlar sadece bir durum tespiti.
Ve ihtimallerini sevdiğimizin Türkiye'sinde içine düşürüldüğümüz paranoya!
[*] [*] [*] [*]
On...
Uğur ola madenci!
Hayırlı, uğurlu olsun.
Sonuç ne olursa olsun Kazım Bey, inşallah çalışmaya kurumun sırtındaki gerçek kamburlardan başlar!
Sevgili Eren...
2 yaşında gelişim bozukluğu yaşayan Öykü bebeğin haberini yaptıktan sonra az sayıdaki gönüllü dostumuzun çabaları için teşekkür ediyorum.
O çaba, daha önceki yıllarda kanserden kaybettiğimiz kardeşimiz Eren Çöğendez'in anısına yapılan ve geliri Öykü bebeğe aktarılmak üzere yapılan gece ile daha da arttı. Pek çok kişi küçük katkıları ile bu zor duruma ve umuda ortak oldu.
Onlara da yürekten teşekkür ediyoruz.
En büyük teşekkürlerden biri, evladını kaybettikten sonra her yıl Eren'in anısına yaptıkları etkinliklerle okullara kütüphane kazandıran, laboratuvar kazandıran, en önemlisi de bu topluma insaniyet kazandıran Melahat-Hasan Çöğendez çiftine...
Eren'in anısına bir iyilik yapmak için çaba gösteren gönüllü grubu...
Kozlu Halk Eğitim Merkezi saz-söz ekibi ise, bu duyguları taçlandırdı.
Onları bir kez daha alkışlıyoruz.
Bazen şunu görüyoruz.
Bir iyilik o kadar zor değil.
İsterseniz yapabilirsiniz!
Sevgili Eren.
Üzülürken de gülebilen, güldürebilen bir annen, baban, ablan, ablaların, dostların olduğu için çok şanslısın.
Mekanın cennet oldun.
Cennette buluşun!
