&[#]8220;Seçim ile senedin günü çabuk gelir&[#]8221; diye boşuna söylememişler.

Bakın daha şimdiden seçim konuşulmaya başlandı.

Seçimin insan psikolojisini nasıl değiştirdiğini bir fıkra ile anlatmak istiyorum sizlere:

İki arkadaş siyasete atılır ve farklı partilerde milletvekili olmak için mücadeleye başlarlar. Lakin arkadaş ya bunlar içlerinde, &[#]8220;Ya ben kazanamazsam&[#]8221; düşüncesi yer alır. Bunun üzerine bir arkadaşı diğer arkadaşına, &[#]8220;İkimiz meclise gidersek, sorun olmaz da, olur ya, birimizden birimiz gidersek ben senin yanına veya sen benim yanıma geldiğinde unutmamak için bir parolamız olmalı&[#]8221; demiş.

Arkadaşı, &[#]8220;Doğru söyledin. Haklısın, bir parola bulalım&[#]8221; demiş. Arkadaşı aşağı düşünmüş, yukarı düşünmüş, lafları dolandırmış ve &[#]8220;O adam&[#]8221; demiş. Arkadaşı da ona:

&[#]8220;Hah buldun işte. &[#]8216;O adam&[#]8217; bizim parolamız olsun.&[#]8221;

Kıyasıya bir seçim olmuş ve arkadaşlardan biri meclise gitmiş. Gel zaman, git zaman meclise giden bu arkadaş, Bakan olmuş. Arkadaşının Bakan olduğunu televizyon ve gazetelerden öğrenen ve seçimi kazanamayan diğer kişi bir süre sonra, &[#]8220;Ya arkadaşı bir ziyaret edelim de, Bakanlığını kutlayalım&[#]8221; diyerek yola koyulmuş.

Adam, Bakan arkadaşını göreceği için büyük heyecan içinde sekretere, &[#]8220;Bakan Beye haber verir misiniz? &[#]8216;Arkadaşınız geldi?&[#]8217; deyiverin gari&[#]8221; demiş.

Sekreter heyecan içerisinde olan adama, &[#]8220;Efendim &[#]8216;kim geldi&[#]8217; diyeyim?&[#]8221; demiş.

Adamcağız isim vermekten çekinir ve aklına parola gelir:

&[#]8220;Sayın Bakana &[#]8216;O adam&[#]8217; geldi deyiverin&[#]8221;&[#]8230;

Sekreter bir daha sorunca, aynı cevabı almış ve telefonu açarak, &[#]8220;Sayın Bakanım, rahatsız ediyorum efendim. Burada sizin arkadaşınız olduğunu söyleyen, ama ismini söylemeyen bir kişi geldi&[#]8221; der.

Bakan, sekretere yüksek sesle, &[#]8220;Kızım, her önüne geleni bana söyleme. Ağzından kendini tanıtan hiçbir kelime çıkmıyor mu?&[#]8221; deyince sekreter &[#]8220;Sayın Bakanım, &[#]8216;O adam geldi deyin&[#]8217; diyor. Özür dilerim, ne emredersiniz efendim&[#]8221; der.

Bakan, önce gülümser, sonra da kendinden emin bir şekilde telefonda ki sekretere, &[#]8220;O adama söyle, &[#]8216;O adam, o adam da. Ama bu adam artık o adam değil&[#]8217; deyin, o anlar&[#]8221; der&[#]8230;

Seçim öncesinde tanıdığımız bazı siyasetçilerin böylesi bir değişime uğradığını biz de görüyoruz.

Kişisel olarak değil elbette&[#]8230;

Toplumdan öyle konuyorlar ki&[#]8230;

Aynen bu dönem Zonguldak&[#]8217;ta olduğu gibi&[#]8230;

Diyoruz ki:

Siz yine o adama gelirsiniz.

Ama bu adam, artık o adam olmaz.

Bilesiniz&[#]8230;

Bizimle masak geçme!

Zonguldaklı bir işadamının damadının saatlik, günlük ev kiraladığını duyunca, inanın çok şaşırdım!

Sen gel Zonguldak&[#]8217;a fore kazık çak!

Git Ankara&[#]8217;da millete kazık çaktır!

Olacak iş mi bu?

Yazık değil mi belediyeye?

Bir şey daha var.

Ama onu şimdi söylemeyeceğim!

Yakında siz duyarsınız zaten!

Alkollü ve ehliyetsiz
trafik canavarı&[#]8230;

Bir süredir hakkımda akla-hayale gelmedik yazılar yazan biri, her akşam alkol alıyor.

Alkollü şekilde araç kullanırken yakalanıyor.

Polis tarafından ehliyetine el konuluyor.

Ama bu kişi hala alkol alıyor.

Alkollü ve ehliyetsiz bir şekilde araç kullanıyor.

Çarşı içinden geçmemek için aracını Kadırga yokuşuna bırakıyor.

İnsanların can güvenliğini tehlikeye atan bu trafik canavarına kim &[#]8220;dur&[#]8221; diyecek?