Girişimcilik…


Yenilik…


İstihdam…


Cesaret…


Risk…


Özgüven…


Bunların yokluğu veya eksikliği, Zonguldak’ta pek çok sorunu da beraberinde getiriyor.


Klişe bir sözdür:


“Kömür, Zonguldak’tan çıkartılıyor.


Demir-çelik, Zonguldak’ta üretiliyor.


Ama soba Kayseri’de yapılıyor.


Zonguldaklının evinde Kayserilinin sobası yanıyor.”


Aslında bu sözler, pek çok konuyu özetlemek için yeterlidir.


Zonguldak’ta geçmişten beri bu söz çok söylenir.


Siyasetçisi söyler…


STK başkanları söyler…


Bürokratları söyler…


Belediye başkanları söyler…


TSO başkanları söyler…


Esnaf Odası başkanları söyler…


Gazeteciler yazar, ama bu klişeyi kırmak için gösterilen çabalar ise yetersizdir.


Bazen çaba da yoktur aslında.


Çaba gösteriyormuş gibi davrananlar vardır.



Zonguldak’ta söz konusu girişimcilik olduğunda çok az sayıda da olsa başarılı örnekler var.


Bugün yurt dışına ürün satıp uluslararası firmalarla rekabet eden firma, bir elin beş parmağı kadar…


Onun ötesi yok.


Son yıllarda üst üste yapılan girişimcilik eğitimleri ne kadar işe yarıyor, onu da zaman gösterecek.


Ancak öyle bir örnek var ki, bu kentte aslında nelerin yapılabileceğinin belki de en çarpıcı örneği…



O örneğin adı, MFA…


O örneğin adı, Murat Uzun…


O örneğin adı, geçtiğimiz günlerde Türkiye İş Güvenliği İş Adamları Derneği Başkanlığı’na seçilerek MFA’yı ve Zonguldak’ı gururlandıran Fatih Furtun…


Genç firma…


Genç isimler…


Hikaye çok canlı…



Murat Uzun, uzun yıllar Alaborina Restoran’ı işletti, Ali Özçep ile…


Sonra yeni bir sektöre girme kararı aldılar.


İş güvenliği ürünlerinin pazarlamasına yöneldiler.


Yıl, 2006’ydı.


Sonra yollarını ayırdılar.


Dikkatlerini bir alana yönlendirmek istediler.


Murat Uzun ve Fatih Furtun, MFA’yı bambaşka bir noktaya taşıdılar.



Murat Uzun, şimdi MFA Firması Genel Koordinatörü…


İşe, hazır ürünler alarak, girdikleri ihalelerle firmalara satmakla başladılar.


Ancak o başlangıç ile üretime yönelme süreci çok hızlı.


Murat Uzun ve Fatih Furtun, “Biz neden üretmeyelim?” diye sordular.


Küçük bir atölyede maske üretimi ile başlayan yolculuk, ürün çeşidi açısında geniş bir yelpazenin de habercisiydi belki.


Ancak bu kadarını kimse düşünmemişti.



Murat Uzun’u geçtiğimiz haftalarda Pusula TV’de “Artı-Eksi”de konuk ettik.


Bunları ve çok daha fazlasını konuşmuştuk.


Dün yapılan basın toplantısıyla da Murat Uzun, Zonguldak’ın bu önemli kazanımı hakkında bilgiler verdi.


Uzun, kendi üretecekleri tam ve yarım yüz gaz maskeleri sayesinde Türkiye’nin dışa bağımlılığının ortadan kalkacağını ifade etti.


Kendileri için gurur kaynağı olan gaz maskesinin kalite ve konfor açısından ihtiyaçları karşılayacağını aktaran Uzun, 8-11 Mayıs 2016 tarihleri arasında İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde yapılacak olan uluslararası fuarda da büyük ilgi beklediklerini aktardı.



Devam ediyor Murat Uzun:


“Zonguldak Valiliği, bizim daha entegre bir tesis kurabilmek için talep ettiğimiz arazi ihtiyacımıza olumlu cevap vermesiyle beraber firmamıza 17 dönümlük arazi tahsisi yapıldı.


İnşallah Temmuz ayında Avrupa’nın en büyük solunum koruyucu maske fabrikasının temellerini Zonguldak’ta atacağız.


2,5 yıl içerisinde bu tesisi tamamladığımızda hem üretim kapasitesi, hem ürün çeşitliliği olarak toz maskelerinden tutun gaz maskelerine kadar devam eden süreçte Türkiye’nin artık Avrupa’daki ve diğer Uzakdoğu’dan gelen ürünlere karşı çok net bir şekilde kendi ürünleri olacak.


Çok şükür, bizim en büyük hedeflerimiz olan hem yarım yüz, hem de tam yüz gaz maskesinde Türkiye’nin ilk milli ürünlerini üretmiş durumdayız.”



Yapılanları yakinen bilen birisi olarak, Zonguldak’ta pek çok yapılanlara insanın kolay kolay inanması pek mümkün değil.


Bu kentte pek çok kişinin, “Yok ya, abartıyorlardır” dediği, diyeceği, demek istediği bir durum.


Murat Uzun, Vali Erdal Ata’nın kendilerini nasıl cesaretlendirdiğini, Vali Ali Kaban’ın ise inandığı ve güvendiği için arazi tahsisi konusunda nasıl yardımcı olduğunu anlatmıştı, o programda…



İleride fabrikanın açılışı olduğunda en çok siyasetçiler öne çıkar.


Belediye başkanları öne çıkar.


Zannedersiniz ki, onların da büyük emekleri var bu çabada…
Onlar genelde hazıra konarlar.


Riski, işadamı alır.


Girişimci alır.


Havayı, siyasetçi atmaya kalkar.



Hani bir teşvik meselesi vardı.


Özellikle AK Parti Zonguldak Milletvekilimiz Hüseyin Özbakır’ın üzerinde durduğu, diğerlerinin de sahip çıktığı teşvik…


Sahi, ne oldu?


MFA, bu yatırımı başka bir kente götürse, pek çok teşvik avantajından yararlanır.


Ancak Murat Uzun’un Zonguldak sevdasıdır, bu yatırımı Zonguldak’ta tutan…


Peki, ne oldu o teşvik açıklamaları?


Yalan mıydı yani?



Murat Uzun’un anlattığı, anlatacağı çok şey var.


Ancak bazen iyi bir örnek, çok şeyi anlatmaya yetiyor.


Murat Uzun ve Fatih Furtun’u tebrik ediyoruz.


Desteklerinden dolayı eski Vali Erdal Ata ile mevcut Valimiz Ali Kaban’a teşekkür ediyoruz.



Bu kentin siyasette, bürokraside, STK’larda ve medyadaki “zihni sinir”leri olarak keşke katakulli işlere değil de, bu işlere kafa yorabilseydik...


O zaman her şey çok daha bambaşka olacaktı.


Ahhhhh ulan memleket…


Ne çektin be!